Dolar

34,8656

Euro

36,6613

Altın

3.038,07

Bist

10.058,47

Prof. Aktay'dan YAŞ öncesi çarpıcı rapor!

Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE), YAŞ kararları öncesinde ''YAŞ ve Hükümet-TSK İlişkilerinin Yeniden Yapılandırılması' konulu bir rapor açıkladı.

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-07-22 15:22:56

Prof. Aktay'dan YAŞ öncesi çarpıcı rapor!
HABER MERKEZİ / TİMETURK

Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) tarafından hazırlanan “YAŞ Ve Hükümet-TSK İlişkilerinin Yeniden Yapılandırılması” başlıklı rapor düzenlenen bir basın toplantısı ile kamuoyuna duyuruldu. Toplantının açılış konuşmasını SDE Başkanı Prof. Dr. Yasin Aktay gerçekleştirirken, raporun sunuşunu SDE Savunma ve Güvenlik Programı Koordinatörü Prof. Dr. Aytekin Geleri yaptı.

SDE Başkanı Prof. Dr. Yasin Aktay toplantının sunuşunda SDE’nin kuruluşundan beri “Ortak insani değerler ve farklılıklara saygı temelinde özgürlük, demokrasi, barış ve adaletin egemen olduğu yeni bir Türkiye, yeni bir dünya” vizyonuyla yola çıktığına dikkat çekerek, Türkiye’nin demokratikleşmesinin en önemli vizyon unsurlarından biri olduğunu anlattı.
 
Aktay, konuşmasına şöyle devam etti: 
 
“Türkiye BM üyesi 190’ın üzerindeki ülke arasında en iyi 16. Ekonomiye sahip ülke haline gelmiş, ancak demokrasiyle yönetilmekte olan 110 ülke arasında 87. Sırada yer alıyor. Bu çelişki nasıl oluşuyor? Demokratikleşme ölçümlerinde ilk bakılan noktalardan biri asker-siyaset ilişkileri. Bu noktada Türkiye gerçekten son yıllarda bu alanda yaşanmış olan devrim niteliğindeki değişimlere rağmen halen çok geride yer alıyor. Askerin değişik yollarla siyaset üzerindeki vesayeti, ilgili ilgisiz birçok kurumda asker temsilcilerin bulunması üzerinden veya MGK’daki askeri varlığın ülkenin yine ilgili ilgisiz bir çok konusu üzerinde bir denetim ve vesayet konumunda tutulması, demokrasi seviyesindeki düşüklüğün nedenlerinden sadece bir kaçı. Hiç ilgisi olmayan hususlarda sürdürdüğü bu vesayet TSK’yı kendi içinde verimsizleştirmekte, kendi konularında dahi bir zaafa düşürmektedir. Bugün daha açık bir toplumda bu tespitleri daha kolay dikkat çekilebilir örneklerle söyleyebiliyoruz.
 
Diğer önemli bir konu da YAŞ’taki yapılanma. Öyle görünüyor ki,. Askeri bürokrasinin kendi içindeki yapılanma, askerlere terk edilemeyecek boyutlara gelmiştir. Geçtiğimiz yıl YAŞ krizi dolayısıyla yaşananlar, YAŞ’ta tayin, terfi, ihraç gibi konularda “teamül” diye bahsedilen unsurların hiçbir ölçüsü yok. YAŞ’ın bu tür hususlarda istişari bir organdan karar alıcı bir organa gelmesinin tarihi yine darbelerin tarihiyle yakından ilgili. Demokratik bir ortamda bu durumun sürdürülmesi imkânsızdır. Bütün bunları ise TSK’yı ne zayıflatmak ne de yıpratmak gibi bir amaçla gündeme getiriyor değiliz. Aksine daha verimli, rasyonel ve etkili bir TSK yapılanmasına hepimizin ihtiyacı var. Bugünkü haliyle TSK ise hem verimsizliğini ve hantallığını kanıtlamış hem de demokratik bir ortama uygun olmadığını…. Burada sunulan rapor SDE bünyesinde epey zamandır sürdürülmekte olan çalışmaların yanı sıra en son 30 kadar emekli asker veya savunma strateji uzmanlarının katılımıyla gerçekleşen bir çalıştayın verilerine dayanıyor. Demokrasimize hayırlı olması dileklerimle sizi raporu sunacak olan Aydın Bolat (SDE Genel sekreteri, Faik Tarımcıoğlu (emekli askeri hakim ve SDE YİK üyesi), Prof. Dr. Aytekin Geleri (SDE Savunma ve Güvenlik Araştırmaları Koordinatörü), Doç. Dr. Bekir Berat Özipek ( SDE uzmanı) ve Mesut Ülker (Emekli albay, Strateji Uzmuanı) ile baş başa bırakıyorum."
 
Toplantıya Aktay ve Geleri dışında konuşmacı olarak, SDE Stratejik Planlama Kurulu Başkanı Aydın Bolat, SDE Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Faik Tarımcıoğlu, (E) Albay Strateji Uzmanı Mesut Ülker ve SDE Uzmanı Prof. Dr. Bekir Berat Özipek katıldı.
 
Toplantıda; Yüksek Askeri Şura’nın yapısı, karar alma usulü ve görevleri, YAŞ kararlarının yargı denetimi, Ergenekon ve Balyoz Davası sanık ve tutuklularının durumu, general ve amiral terfi ve atamaları, general ve amirallerin görev sürelerinin uzatılması ve subaylar hakkında TSK’dan ayırma işleminin yapılması gibi konular üzerinde durulurken, Türkiye’de askeri bürokrasi reformunun ana çizgileri ayrıntılı bir şekilde işlendi.
 
Raporun sunuşu ise şu şekilde;
 
"Günümüz dünyasında güçlü bir biçimde yer almak isteyen bütün ülkeler, siyasi, ekonomik ve hukuki sistem ve kurumlarını çağın gerekleri doğrultusunda yenilemek zorundadır. 
 
Türkiye’de son on yılda demokratikleşme ve hukuk devletinin tesisi doğrultusunda atılan adımlar ve Avrupa Birliği sürecinde gerçekleştirilen reformlar, onun uluslararası gelişmişlik endekslerindeki sırasını belirgin biçimde yukarıya taşımıştır.
 
Ancak aynı endeksler, demokratik hukuk devleti ilkesinin tesisi açısından Türkiye’nin büyüyen gücüne ve güçlenen ekonomisine yaraşır bir konumda olmadığını da göstermektedir. Hukuki, ekonomik ve siyasi sistemin yenilenmesine ilişkin reformlara rağmen, sivil-asker ilişkilerine ve bu kapsamda ordunun anayasal düzen içindeki konumuna ilişkin sorunlar devam etmektedir.
 
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) çağın, demokratik hukuk devleti ilkesinin, etkinlik ve verimlilik ilkelerinin gerektirdiği kapsamlı bir reforma ihtiyaç duymaktadır. Bu reformun gecikmesi, ekonomik, hukuki ve diğer boyutlarıyla bütün bir sistemin başarısını da olumsuz yönde etkilemekte ve güçlü bir ülke olmanın önündeki kronik sorunlarımızın çözümünü de güçleştirmektedir.
 
Sivil irade-asker ilişkilerinin bugünkü sorunlu yapısının bir parçasını da Yüksek Askeri Şura (YAŞ) oluşturmaktadır. Türkiye, Ağustos 2011 YAŞ sürecine de, bu kurumun hukuki sistem içindeki yerinden üye yapısına ve pratikteki işleyişine kadar bir dizi sorunla birlikte girmektedir.
 
Pratikte özellikle aldığı kararlarla ve onları alma biçimiyle tartışılan ve ordunun sivil denetimi ilkesi bakımından çağdaş demokrasilerdeki benzerlerinden önemli ölçüde ayrılan bu kurumun, kısa vadede daha doğru bir işleyişe kavuşturulması, uzun vadede ise anayasal düzen içindeki yerinin, yapısının ve işlevinin günümüz demokratik hukuk devletlerindekine uygun biçimde yeniden düzenlenmesi, gelişen yeni Türkiye’nin artık erteleyemeyeceği bir zorunluluktur.
 
Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE), bu perspektif ve kaygılardan hareketle, gerek TSK’nın yeniden yapılandırılmasının ana çizgilerini somutlaştırma çabalarına katkıda bulunmak ve gerekse de yakında gerçekleşecek olan Ağustos Şurasına ışık tutmak amacıyla 13.07.2011 tarihinde “Yüksek Askeri Şura (YAŞ) ve Hükümet – TSK İlişkileri” konulu bir çalıştay gerçekleştirmiştir.
 
Elinizdeki rapor, işte bu toplantıda üretilen fikirlerden yola çıkılarak SDE tarafından hazırlanmış tespit ve önerilerden oluşmaktadır. Bu yönüyle katılımcıların değil, Enstitü’nün kurumsal görüşünü yansıtmaktadır.
 
Metnin birinci kısmında Yüksek Askeri Şura’nın mevcut yapısıyla ilgili altı sorunlu konu üzerinde durulmakta; ikinci kısmında ise genel olarak asker-sivil ilişkilerine dair, daha demokratik ve dinamik bir ülke vizyonu acısından sorunlu alanlara dair tespit ve alternatif önerilerde bulunulmaktadır.
 
Bu raporun ülkemizde demokratikleşme ve sivilleşme sürecine bu kapsamda TSK reformuna ve YAŞ 2011 sürecine ilişkin perspektif geliştirme çabalarına katkıda bulunmasını umuyoruz."
 
Soru-cevap bölümü ile son bulan toplantıya basının ilgisi yoğun oldu. Bazı televizyon kanalları, basın toplantısını canlı olarak yayınladılar.

* * *
SDE Başkanı Prof. Dr. Yasin Aktay tarafından açıklanan raporda şu görüşlere yer verildi:

- YAŞ sadece istişari bir kuruluş olarak kalmalı ve TSK’nın modernizasyonuna katkı sağlamalı.

- YAŞ; terfi, atama, görev süresini uzatma ve TSK'dan ihraç görevi üstlenmemeli.

- Bu işlemler Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı üzerinden müşterek kararnamelerle yapılmalı.

- YAŞ kararları ancak Cumhurbaşkanının onayıyla kesinlik kazanmalı

- YAŞ Kararları Yargı Denetimi’ne açık olmalı.

- Ergenekon ve Balyoz davalarından tutuklu olup rütbelerinde bekleme sürelerini dolduran personelin emekli edilmesi, ancak tutuklu olduğu halde emekliliği gelmeyenlerin ise açığa alınması istendi. Tutuksuz yargılananların ise pasif göreve getirilmesi önerildi.

- TSK soğuk savaş dönemi koşullarına göre olan mevcut yapısının günün koşullarına göre tekrar gözden geçirilmesi öngörüldü. Askeri personel sayısındaki anormal fazlalık olduğu bildirildi.

- Genelkurmay’ın Savunma Bakanlığı’na bağlanması, kuvvet komutanlıklarının ise Genelkurmay içinde birimlere dönüştürülmesi gerektiği belirtildi.

- Terfide performans faktörleri öncelikli olmalı, aşırı general ile amiral sayısında azaltmaya gidilmeli.

- Jandarma emniyete benzer bir yapıda profesyonelleşmeli.

- Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ve Askeri Yargıtay kaldırılmalı.

- Askeri mahkemeler sadece disiplin suçlarına bakan bir yapıya kavuşturulmalı.

SON VİDEO HABER

Beşar Esed'ın kardeşi işkenceci Mahir Esed'ın evi

Haber Ara