Metin Atılgan / TİMETURK
Suriye’de yalan makinesi işlemeye başladı. Ülkedeki vahşeti örtbas etmek için İran ve Suriye medyası insan aklının bile alamayacağı yalan haberler neşretmeye başladı. Suriyeli muhaliflere İsrail, ABD, Suudi Arabistan, Ürdün, Lübnan ve Türkiye’den tırlar dolusu ağır silahların gittiğini ileri süren Suriye medyası, başkent Şam’ın muhaliflerin tankları tarafından kuşatıldığını da iddia etti.
Suriyeli muhalif düşünürlerden Dr. Halis Çelebi ve İmaduddin el-Hatip, bu haberlerin koca ve pervasız bir yalan olduğunu ve muhaliflere asla silaha başvurmayacaklarını söyledi.
4 aydır nasıl silaha başvurmadıysak bundan sonra da başvurmayacağız diyen el-Hatip, Suriye istihbaratının gece geç saatlerde muhaliflerinin evlerinin önüne silah koymasına rağmen kimsenin silahlara el vurmadığını belirtti.
El Hatip, Suriye’nin muhaliflerin silahlı direniş gösterdiğini ileri sürerek işlediği katliamları meşrulaştırmaya çalıştığına dikkat çekti.
SELEFİ ADNAN ARUR HİKÂYESİ
İran medyası ayrıca son günlerde Suriyeli muhalifleri selefi Adnan Arur üzerinden terbiye etmeye çalışıyor. Suriyeli muhaliflerden Dr. Fida el-Meczub, kendine ait küçük bir selefi grubu olan Adnan Arur üzerinde durmasının nedeninin kendine bağlı insanları Suriye konusunda ikna etmek olduğunu bildirdi.
Suriye’de işlenen katliamların tüm insanlığın kanını durdurduğunu söyleyen El Meczub, İran’ın kendisine bağlı medya aracılığıyla Adnan Arur üzerinden tüm muhalifleri karalamaya çalıştığına işaret etti.
El Meczub, İran medyasının ayrıca Adnan Arur adına yalanlar uydurduğuna değindi ve Arur’un "Suriye ordusunun giysilerini giyin halkı öldürün ve kadınlara tecavüz edin böylece insanlar daha çok göstericileri destekleyecektir" iddiasının tamamen bir yalan olduğunu ifade etti.
Adnan Arur’un hem Suriye içinde hem de dışında hiçbir muhalif toplantısına katılmadığını belirten Dr. Fida el Meczub, bu zavallı adam üzerinden muhaliflerin karalanmaya çalışmasının utanç verici olduğunu kaydetti.
El Meczub, “Suriyeli göstericileri öldüren ve kadınlara tecavüz edenlerin rabbim Ebu Leheb’in ellerini ve soyunu kuruttuğu gibi kurutsun” diyerek sözlerini bitirdi.
BEYANUNİ: İHVAN ASLA İSRAİL’E BOYUN EĞMEDİ
İran Fars Haber Ajansı’nda bugün yayımlanan bir haber, Suriye İhvan-ı Müslimin liderlerinden Ali Sadreddin Beyanuni’nin İsrail’i tanıdığı iddia edilmiş ve “Sis perdeleri aralanıyor! İhvan İsrail’e eğildi!” haberinin düzmece olduğu ortaya çıktı.
Telefonla ulaştığımız Ali Beyanuni, haberi yalanladı ve bu yalan haberi yapanları Allah’a havale ettiğini söyledi. Beyanuni, beş yıl önce bir İspanyol televizyonuna Mısırlı düşünürlerden Abdulmuin el-Futuh ile beraber katıldığı bir programda yaptığı açıklamaların bugün yapılmış gibi ve çarpıtılarak verilmesinin karalama savaşının bir parçasını olduğuna dikkat çekti.
Suriye halkının ve muhaliflerin asıl Siyonist İsrail rejimine yıllardır karşı olduğunu belirten Beyanuni, birilerinin Golan’ın İsrail’e satan ve 45 yıldır Siyonistlerin bekçiliğini yapan Esad rejminin katliamlarını örtbas etmeye çalıştıklarını bildirdi.
İran’ın bu yalanları bırakıp ümmetin yanında yer almasını öneren Beyanuni, İran’ın direniş ekseni adı altında Siyonist İsrail rejiminin bekçisi Suriye’ye sahip çıkmasının bir azınlık psikolojisinden kaynaklandığını açıkladı.
Siyonist İsrail’in Suriye rejiminin çökmesini istemediğini belirten Beyanuni, Mossad’ın Esad rejimine destek için İhvan-ı Müslimin (Müslüman Kardeşler) cemaatinin İsrail ve ABD ile işbirliği yaptığı konusunda yalan haberler yayarak destek verdiğine işaret etti.
ARAPLAR ARTIK NASRALLAH’I DİNLEMİYOR
Hizbullah’ın 2006 yılında İsrail karşısında kazandığı zaferden dolayı Arap halkının büyük sevgisinin kazanan Hasan Nasrallah’ın artık yeteri ilgiyi görmediği vurgulandı. Mısır eski Devlet Başkanı Cemal Abdünnasır’dan sonra en çok resmi taşınan kişinin Hasan Nasrallah olduğuna işaret eden Mısır gazeteleri, Nasrallah’ın son aylarda Suriye lehine yaptığı çıkışlardan dolayı büyük tepki çektiğini kaydetti. Mısırlıların, evlerine astıkları Hasan Nasrallah resimlerini attıkları belirtildi.
Bu arada, Arap düşünürlerin Hizbullah’ın el-Menar televizyonunu protesto ettikleri bildirildi. El Menar televizyonunun Suriye’nin resmi ajansı gibi çalışmasının Müslümanları üzdüğünü belirten Mısırlı düşünürler, Hizbullah’ın biran önce hatasından döneceğini umut ettiklerini söyledi.
