Ahmet Yılmaz / TIMETURK
Mısır gazetelerinden birinde Mısır devrik lideri Hüsnü Mübarek ile ailesinin Mısır’dan kaçtığı, devrik liderin hastanede, oğullarının da hapishanede olduğu yönünde yayılan haberlerin hepsinin yalan olduğu bildirildikten sonra Devrim Subayları sözcüsü de aynı şeyi iddia ederek Mısır devrik lideri ve oğullarının başka bir ülkeye ya da bilinmeyen bir mekana kaçtıklarını açıkladı. Kendisine çok gizli ve kesin bilgiler ulaştığını ifade eden sözcü yargılanma sürecinin de aslı astarı olmadığına işaret etti. Öte yandan Mısırlı bir gazeteci yazar, Hüsnü Mübarek’in cumhurbaşkanlığı sarayından yaptığı yurtdışı görüşmelerini ve cumhurbaşkanlığı sarayında ne kadar müddet kaldığını ortaya koydu.
Mısır’da ‘Devrim Subayları’nın sözcüsü Facebook sitesinde çok gizli ve kesin bilgilere ulaştığını açıkladı. Edinilen bu bilgilere göre devrik Cumhurbaşkanı Muhammed Hüsnü Mübarek’in oğulları Ala Mübarek, Cemal Mübarek Tarah Hapishanesi’nde, devrik cumhurbaşkanı da Şerm’uş Şeyh hastanesinde değil. Aksine bulundukları gerçek mekan hakkında basında çıkan hiçbir haber gerçeği yansıtmıyor.
Devrim Subayları sözcüsü açıklamasında ‘ulusçu’ olarak nitelendirdiği kimseleri kendisine bu çok tehlikeli bilgileri ulaştırdıkları için teşekkür etti. Bununla birlikte Hüsnü Mübarek’in, oğullarının ya da ailesinden herhangi birinin aslında hiç yargılanmasının söz konusu olmadığını savunarak toplu olarak başka bir ülkeye ya da bilinmeyen bir mekana kaçtıklarını ifade etti.
Gazetede de aynı haberler çıkmıştı
Mısır El-Beşayir gazetesi de geçtiğimiz günlerde birkaç kere Mübarek’in Şermu’ş Şeyh’ten kaçtığı, hastanede bulunmadığı, hastanede olduğunu ifade eden haberlerin tümünün yalan olduğunu yazmıştı.
Gazeteci-yazar Dr.Muhammed El-Baz da devrik lider Hüsnü Mübarek’in 1 Şubat’tan 28 Şubat’a kadar cumhurbaşkanlığından yaptığı telefon konuşmalarını gösteren belgeleri ortaya çıkardı. Bu telefon görüşmeleri de devrik başkanın cumhurbaşkanlığı sarayını ancak o tarihten sonra terk ettiğine delil teşkil etmektedir. El-Baz Mübarek’in bu dönem zarfında 6 kere İsviçre ile görüştüğüne işaret etti. Bu görüşmelerden üçü ‘Barış için kadın Suzan Mübarek’ cemiyetinin kurucu üyesi Aliye El-Bendari (Nobel ödülünü kazanabilmesi için bu cemiyet aracılığıyla Suzan Mübarek’in iyi gösterilmesinde büyük rol oynamıştı. Bu cemiyet, Mübarek ailesinin İsviçre’deki paralarının aklanmasında da önemli katkısı olmuştu) ile gerçekleşti.
El-Baz, Mısır Rotana Kanalı’nda katıldığı bir programda yaptığı açıklamalarda Mübarek’in Amerika ile de 6 telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini, bu görüşmelerden dördünde Mısır büyükelçisi Samih Şükri’yi arayıp olaylarla ilgili gelişmelerin Amerika’da nasıl yankı bulduğunu sorduğunu ifade etti. Ardından şöyle ekledi: ‘Mübarek, Birleşik Arap Emirlikleri, Filipin, Tayland, Irak ve İngiltere ile çeşitli görüşmeler yaptı. En uzunları ise İngiltere ile olandı.’
El-Hariri’nin evini aradı
Bu görüşmelerden en ilgincinin ise Fransa ile gerçekleştirdiğini belirten gazeteci yazar şöyle dedi: ‘O rakamı aradığımda ev telefonu çıkmasından ötürü çok şaşırdım. Hem de Lübnan’ın eski başbakanı Refik El-Hariri’nin evinin telefonuydu!’
Gazeteci El-Baz Mübarek’in 12 Şubat’ta kendisini muayene eden sağlık ekibi ile görüşmek için Almanya’yı da aradığını, bu görüşmenin özellikle sağlık durumunun kötüleştiği yönünde haberlerin yayılmasının ardından gerçekleştiğini söyledi.