'Dinime karışan bari Müslüman olsa(!)'

Yvonne Ridley* / TIMETURK

ABD Yönetimi’nin tencere(pot), çaydanlık(kettle) ve kara(black) kelimelerinin geçtiği deyimden ne anlıyor merak ediyorum. (ÇN: Thats’ the pot calling the kettle black: Tencere dibin kara, seninki benden kara).

Bu esin perisinin nedeni, ABD Deniz Piyadeleri’nin Abbotabat’taki rezil baskını esnasında porno zulası bulunduğuna dair ifşaatlar.

Obama çetesi, dünyanın en aranan adamını hakladıklarıyla böbürlenmekle kalmadı aynı zamanda birkaç gün sonra “milyonlarca” istihbarat dokümanı arasında porno yığını olduğunu pürneşeyle ifşa etti. 

Elbette, bu iddiaların bir zerresini dahi ispatlayacak kanıtlar görmedik.

Obama, El-Kaide liderinin resimlerini yayınlamayacağını zira fazla görsel olduğunu ve tüm dünyadaki Müslümanları gücendirebileceğini öne sürüyor.

Bu saçma bir iddia çünkü insanların El-Kaide liderinin son günlerini kafası kirli dergilere gömülü olarak geçirdiğini düşünmelerinde bir beis görmüyor.

Fakat açıkçası, Irak’taki savaşı ve işgali meşru kılmak için ABD hükümetinin KİS (WMD-Kitle İmha Silahları) yalanlarını sattığının ortaya çıkması, ABD Kongre Meclisi’nden gelen herhangi resmi açıklamaya karşı insanlarda sağlıklı bir şüpheye neden oldu.

Avanaklar hükümetlerine inanmak istiyor ve inanıyorlar da… Fakat Amerika’da sayıları sürekli artan kinikler, gördüklerine zayıf, içi-görünür propagandayı artık fark ediyor.

UBL (OBL-Usame Bin Laden) porno ifşaatları gerçekten zayıftı ve gayette tahmin edilebilirdi. Fakat aynı zamanda ikiyüzlüydü de zira eğer ABD saygınlığı ve aile değerlerinin üzerindeki sahte yaldızı kazıdığınızda ülkenin Kırmızı Noktalı müstehcenlikle ağzına kadar dolu olduğunu görürsünüz.

Eğer Usame Bin Laden, Amerika’daki Marriot, Westin ya da Hilton otel zincirlerinde kalsaydı, odasına özel Kırmızı Noktalı filmlere sahip olabilirdi.

Talebin o kadar çok olduğu söylendi ki Miki Filmleri, otellerin mini barlarından daha fazla para kazandırıyormuş.

Obama’nın Pasta Amerikası’nda, (American Pie filmine gönderme) kablo ve uydu firmaları, (bazılarının) Amerikan Rüyası’nın Kırmızı Noktalı hala geldiği milyonlarca eve pornografi pompalıyor.

Amerikalılar paylaşmaya da oldukça hevesliler. ABD güçlerinin Afganistan’a gelişinin ardından gelmesine ilk izin verilenler arasında seks endüstrisi olduğunu anımsıyorum.

Normal ve eşcinsel seksin reklamını yapan onlarca kanal, üye olmaya bile gerek olmadan birdenbire televizyonlarda boy gösterir oldu.

Evet, eminim bu gerçekten Tony Blair ve George W Bush’un Afgan kadınlarını özgürleştirecek haçlı seferine yardımcı olmuştur.

İnternet zaten kadınları sömüren edepsiz malzemelerle dolu ve gün be gün dünyadaki ABD üslerinden indirilebiliyor. Hatta bazı siteler o kadar vatansever ki Sam Amca’ya hizmet edenlerden para dahi almıyorlar.

Sorunun ölçeği o kadar devasa ki 12 yıl önce Kongre, Hıristiyan sağı mutlu etmek için askeri üslerde cinsellik içeren materyalin satışını yasakladı ancak titizlikle uygulayan yok.

Belgesel ekibiyle oraya gittiğimde, Guantanamo’da da porno endüstrisinin aşikâr olduğunu ifşa edebilirim. Mayıs 2008’de bana eşlik eden Gitmo PR ekibi, kantindeki rafları dolduran videoları ve dergileri filme almama izin vermemişti. Penthouse’un yanında duran bir tanesinin üzerinde “Debbie Dallas’ı beceriyor” başlığını hatırlıyorum.

Guantanama tutukluklarının kullandığı rafları İngiliz klasikleri, İslami eserler ve National Geographics kopyalarıyla dolu kütüphanede yaptığımız çekimle keskin bir zıtlık oluşturacağını düşünmüştüm.

Tabi ki tutukluların erişebildiği okuma malzemeleri yetkililerce özellikle seçiliyordu fakat belki de Pentagon aynı şekilde askerlerinin ulaşabildiği materyale karşı da aynı şekilde seçici olmalıdır. Kim bilir belki de cinsel yırtıcılar ile okudukları-seyrettikleri malzeme arasında bir ilişki vardır (!).

Daha birkaç hafta önce 17 gazi ve muvazzaf askerler, Pentagon’a dava açtılar. ABD ordusunu, tecavüz ve cinsel saldırıya müsamaha gösteren bir kültüre izin vermekle suçladılar.

Raporlara göre, ABD ordusunda, sadece 2009’da, 3 bin 250 tecavüz ve cinsel saldırının gerçekleştiğini ortaya koyuyor. Askeri kaynaklar, raporlara yansımayan vakaların sayısının 16 bin kadar yüksek olabileceğini belirtiyorlar zira misillemeden korkan kurbanlar konuşmaktan çekiniyor.

Abbotabat’ta porno zulası bulunduğuna dair aptalca propagandayı satmak yerine, Amerikan yetkililerin kendilerine bakmalarını tavsiye ediyorum.

UBL’nin sözüm ona porno zulasıyla ilgili medyaya açıklama yapanların gizlilik istemeleri bir hayli ilginç. Saklayacak neleri var ki?

Acaba bir taraflarındaki kara mı? 

* Sunday Express muhabiriyken, Afganistan’a gitti. Orada Taliban tarafından kaçırılmasının ardından Müslüman oldu. Aktivist ve yazar Ridley, PressTV’de çalışıyor. 

Bu makale Oğuz Eser tarafından Timeturk.Com için tercüme edilmiştir.