Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Eskiyi getir yeniyi götür

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun, dünyanın ortak geleceği için biyolojik çeşitliliğin korunması gerektiğini belirtti. Hayrettin Karaca ise tüketim alışkanlıklarını eleştirdi.

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-05-22 12:52:02

Eskiyi getir yeniyi götür

EKİYİ AT YENİSİNİ AL

TEMA kurucusu Hayrettin Karaca, "(Eskisini at yenisini al) diyorlar. Ancak şu bilinmelidir ki, yaşamak için yaşatmak zorundayız. Dünyayı tüketerek değil, paylaşarak kurtarmalıyız" dedi.

Akdeniz Üniversitesi (AÜ) tarafından bu yıl 14'üncüsü düzenlenen "Uluslararası Gençlik Şenliği" kapsamında gerçekleştirilen "Çevre" konulu toplantının konuğu Hayrettin Karaca oldu.

AÜ Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe ve çevreci gençlerin izlediği konferansta konuşan Hayrettin Karaca, her insanın yaşamak istediğini, yaşamak için ise her şeyi yapabildiğini, insanlar hariç bütün canlıların birbirlerinden yararlanarak yaşadığını belirtti.

"Kendi kendimizin katiliyiz" diyen Karaca, "Günümüzde ihtiyacımızın üzerinde tüketiyoruz. (Eskisini at yenisini al) diyorlar. Ancak şu bilinmelidir ki yaşamak için yaşatmak zorundayız. Dünyayı tüketerek değil, paylaşarak kurtarmalıyız. İhtiyacımızdan fazlasını tüketmemeliyiz. Yeni bir paylaşma düzenine ihtiyaç var" dedi.

2010 yılında dünyada silahlanma için 1 trilyon 307 milyar dolar harcandığına dikkati çeken Karaca, bu yıl silahlanma için 1 trilyon 800 milyar dolar harcanacağını, bu kadar çok silahın ne işe yaradığını kimsenin bilmediğini ifade etti.

Dünya barışının Anadolu'da başlayacağını anlatan Karaca, şöyle konuştu:

"Türkiye'de canavar gibi bir gençlik yetişiyor. Bu amaçla mini Tema'yı kurduk. Yavru Tema'cıların doğa konusundaki bilgileri ve inançları çok iyi. Minik çocuklar bağımlı değil. Kendi iradeleri var. Dünya barışının temelini bugünkü gençlik atacak, bugünün gençlerine güveniyorum. Bilinçli, geleceği iyi gören bir gençlik yetişiyor. Barış onlarla gelecek."

Karaca, ormanların yüzde 60'ının kağıda gittiğini, kağıda olan taleplerin artması nedeniyle her geçen gün daha fazla ormanın yok olduğunu kaydetti. Golf sahalarının zararlarına da değinen Karaca, şunları söyledi:

"Dünyada yeni golf sahaları artık gelişmiş ülkelerde değil geri kalmış ülkelerde yapılıyor. Dünyadaki bütün golf sahalarının yıllık tükettiği su miktarı 9 milyar 25 milyon metreküptür. Dünyadaki tüm tarım alanlarının sulanması için de 9 milyar 25 milyon metreküp suya ihtiyaç var. Golf sahalarının bir dönümü için yılda 9 kilo ilaç kullanılıyor. Tarım alanının bir dönümü için ise 1,35 kilo ilaç kullanılmaktadır. Golf sahalarının ne kadar çok su ve ilaç tükettiğini bu rakamlardan görebilirsiniz."

Hayrettin Karaca'nın konuşmasının ardından, Antalya Kültür Merkezi yanında Rektör Kurtcephe'nin de katılımıyla fidan dikimi yapıldı.

BM'DEN UYARI

Ban, 22 Mayıs Biyolojik Çeşitlilik Uluslararası Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.

BM Enformasyon Merkezi'nden duyurulan mesajda Ban, bu yıl Biyolojik Çeşitlilik Uluslararası Günü'nün, 2011 Uluslararası Orman Yılı ile birlikte kutlandığına dikkati çekerek, BM Genel Kurulu'nun, ormanların sosyal ve ekonomik hayata ve çevreye yaptığı çok değerli katkılar hakkında uluslararası topluluğun eğitilmesi ve ormanların yok olmasının insanlar için nasıl bir felaket anlamına geleceğinin daha iyi anlaşılması için 2011 yılını Uluslararası Orman Yılı ilan ettiğini kaydetti.

Ormanların sağladığı yararın saymakla bitmeyeceğini vurgulayan Ban, ormanların uluslararası şirketler için kazanç, dünyanın en yoksul kesimi için de geçim kapısı olduğunu belirtti.

Ormanların korunması gerektiği konusundaki anlayışın yaygınlaşmasına rağmen, bu değerli kaynakların hızla yok olmasının engellenemediğini ifade eden Ban, bu yılki Biyolojik Çeşitlilik Uluslararası Günü'nün ormanların korunması konusunda acil olarak harekete geçilmesi gerektiğini vurgulamayı amaçladığını kaydetti.

Geçtiğimiz yıl Japonya'nın Aichi şehrinde yapılan zirvede biyolojik çeşitliliğin korunması amacıyla kabul edilen strateji çerçevesinde, ormanların ve doğal habitatların korunması için 2020 yılına kadar önemli ilerlemeler sağlanmasının öngörüldüğünü belirten Ban, Japonya'da karara varılan hususlardan birinin de Genetik Kaynaklara Ulaşım Protokolü olduğunu hatırlattı.

Ban, "Söz konusu protokolün uygulamaya konması ormanların korunması açısından büyük önem taşımaktadır. Ormanların korunması yoksullukla mücadele ve sürdürülebilir kalkınmaya önemli destek sağlayacaktır" dedi.

Ormanların korunmasının ve geliştirilmesinin, iklim değişikliği, biyolojik çeşitliliğin kaybı ve toprakların verimsizleşmesi ile mücadelede çok önemli bir konumda bulunduğunu ifade eden Ban, "Ortak geleceğimiz için biyolojik çeşitliliği korumalıyız" ifadesini kullandı.

Yaklaşık 20 yıl önce liderlerin, Dünya Zirvesinde Rio Orman İlkelerini kabul ettiklerini ve Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi için gerekli ortamı sağladıklarını hatırlatan Ban, hükümetlerin gelecek yıl Rio'da Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı (Rio +20) için yeniden bir araya geleceklerini hatırlatarak, bu tarihi konferans öncesinde herkesi dünyanın ortak geleceği için, ormanların yönetimi, korunması ve sürdürülebilir gelişimi hususunda kararlılıkla hareket etmeye çağırdı.

 

SON VİDEO HABER

Münbiçli Arap esnaf, PKK/YPG'yi anlattı

Haber Ara