Ama BBC Güney Kafkaslar muhabiri Damien McGuinness'e göre, bu başarı, insan hakları sicili nedeniyle eleştiri altında olan ülkenin daha fazla mercek altına alınmasını da beraberinde getirecek.
Ell ve Nikki'nin birinci olmasından sonra, ağır yağmura ve gecenin bir vakti olmasına rağmen başkent Bakü'de binlerce kişi sevinç gösterileri için sokaklara döküldü.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev sonucu "Azerbaycan devleti ve halkı için büyük bir başarı" diye niteledi. Devlet televizyonu, bu sonucun, Azerbaycan'a kültürü ve geleneklerini tüm Avrupa'ya tanıtma fırsatı vereceğini duyurdu.
Nihayetinde, bazı kesimlerin eleştirilerine karşın Eurovision finali 100 milyondan fazla izleyici çekiyor.
Bu nedenle ev sahibi ülkeler, yarışmayı turizm ve ticaretlerini geliştirme yolunda önemli bir halkla ilişkiler fırsatı olarak görüyor. Türkiye, Rusya ve İran arasında sıkışan Azerbaycan da öyle.
Ama Azerbaycan'ın Eurovision mutluluğu, ülkenin insan hakları siciliyle tezat oluşturuyor. Freedom House adlı sivil toplum örgütüne göre, Azerbaycan basın özgürlüğünde 191 ülke arasında 171'inci sırada.
Mart ve Nisan aylarında hükümet karşıtı barışçıl gösterilerde yüzlerce kişi gözaltına alındı.
'Hükümet vatandaşlarına daha iyi davranacak'
Uluslararası Af Örgütü Amnesty International'a göre, hayali suçlamalarla giderek daha fazla sayıda gazeteci ve insan hakları eylemcisi gözaltına alınıyor.
Amnesty bu ayın başlarında Facebook'ta hükümet karşıtı eylem çağrısı yapan 20 yaşındaki Cabbar Savalan'ın uyuşturucudan iki-buçuk yıl hapis cezasına çarptırılmasını örnek gösteriyor.
Eurovision zaferi insan hakları eylemcilerini de umutlandırmış.
Bakülü siyasi yorumcu Tabib Hüseyinov, "Bu zafer, Azerbaycan'ın göz önünde olmasını sağlayacak. Bu da hükümeti vatandaşlarına daha iyi davranmaya zorlayacak. Hükümet, Azerbaycan'ın uluslararası imajını önemsiyor. Dikkatler üzerinizdeyken daha özenli davranırsınız" diyor.
Azeri yetkililer, insan hakları ihlalleri suçlamalarını reddediyor.
Yetkililer, neden göstericilerin tutuklandığı sorusuna yanıt olarak protestolara izin verildiğini ancak kent merkezinin dışındaki belli noktalarda eylem yapılabileceğini söylüyorlar.
'İnkar politikası'
Eurovision'dan kaynaklanan ilginin, hapisteki önde gelen muhaliflerin serbest bırakılmasını sağlamaya yetmeyeceği aşikar. Zira Avrupa Parlamentosu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bunu başaramadı.
Ama merkezi Bakü'de bulunan Doğu-Batı Araştırmaları Merkezi'nin Direktörü Arastun Oruçlu, hükümetin bu başarıyı kendine yonttuğunu söylüyor; "Aliyev, Eurovision'u hükümetinin başarısı olarak sunuyor. Yetkililer, ülkede demokrasi, basın özgürlüğü ve insan hakları alanında sorunlar olduğunu kabul etmeye hazır değil." diyor.
Ülkedeki reddedilemeyecek sorunlardan biri de Dağlık Karabağ meselesi. Azerbaycan ve Ermenistan 1992'de Dağlık Karabağ nedeniyle savaşa girdi. 25 bin'den fazla kişi öldü, bir milyon kişi evlerini terk etti.
'Türkiye savaşa dahil olabilir'
1994'te ateşkes ilan edildi. İki taraf da şimdi gelişmiş silahlar alıyor ve savaşçı söylemini daha da sertleştiriyor. Gerginliğin kontrolden çıkıp yeni bir savaşa yol açması ihtimalinden söz ediliyor.
Uluslararası Kriz Grubu'ndan Laurence Sheets, "Sıkışıp kalmış durumdayız. Burası enerji kaynakları ve stratejik açıdan çok önemli bir bölge. NATO üyesi Türkiye'yle Rusya ve İran'ın da bir savaşa dahil olması olasılığı var." diyor.
Ermenistan'a oy verenlere soruşturma
Böylesi gergin bir ortamda Eurovision'un masum eğlencesi bile, siyasi hassasiyet içeriyor.
Azerbaycan Ulusal Güvenlik Bakanlığı, 2009'da Eurovision şarkı yarışmasında Ermenistan'a oy veren Azeriler hakkında soruşturma açtı. Azeri yetkililer, bunun bir ulusal güvenlik meselesi olduğunu söylediler.
Gelecek yılki final, iki tarafı bir araya getirebilir.
Eğer Ermeniler, yarışmaya katılmaya karar verirse, Azerbaycan onlara kapılarını açacak. Eurovision'un parti atmosferi eşsiz bir fırsat. Arastun Oruçlu, insanların yüz yüze gelmesi halinde çatışmaktan vazgeçebileceğine inanıyor.
Oruçlu, "Birbirlerine karşı düşmanca olanlar hükümetler. Çünkü içeride yaşadıkları sorunları buna bağlayabilirler. Ama insanlar artık yoruldu. İşbirliği yapmak istiyorlar" diyor.
bbc turkçe