BM KIBRIS ÖZEL DANIŞMANI DOWNER, MART 2012?Yİ 'MÜZAKERELERİN SONU' OLARAK GÖS

nin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer, Kıbrıs müzakerelerinin sonu olarak Mart 2012?yi göstererek, doğrudan müzakere sürecinin zaman çerçevesini diplomatik bir şekilde ifade etti.
Kıbrıs Rum kesiminde yayımlanan Kathimerini gazetesine özel demeç veren Downer, Güney Kıbrıs?ın Haziran 2012?de başlayacak AB dönem başkanlığı sürecinin, müzakereler için yapıcı bir zamanın olamayacağını söyledi.
Haziran ayında liderlerin BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ile yapacakları yeni görüşmenin, daha önce New York ve Cenevre'de yapılan üçlü görüşmelerden farklı olacağını belirten Downer, Ban'ın liderlere, 'daha kesin şeyler söyleyeceğini' kaydetti.
Downer, üçlü görüşmenin haziran ayında yapılacağını, görüşmenin eylül ayına ertelenmesinin söz konusu olmadığını söyledi.
?Herkesin haziran ayına kadar ilerleme olmayacağına inandığına? ilişkin bir soruya karşılık Downer, haziran ayına kadar mümkün olanı yapacaklarını, ancak öngörülerde bulunmasının söz konusu olmadığını belirtti.

-'BAN, LİDERLERE DAHA KESİN ŞEYLER SÖYLEYECEK'-

Türkiye ve Güney Kıbrıs?taki seçimlerin ardından herkesin çok çaba sarf etmesi gerekeceğini ifade eden Downer, ?Haziran ayından sonra eylül ve aralıkta da üçlü görüşme mi olacak? sorusu üzerine, haziran ayında görüşmenin ötesi için plan yapılmadığını, Ban?ın haziran ayında liderlere 'bazı somut şeyler' söyleyeceğini belirtti. ?Somut olarak hangi konu? sorusuna ise Downer, bunların siyasi olmadığını söyledi.
?Cenevre ve New York?tan daha mı somut şeyler? sorusuna da Downer ?Haziran ayına kadar beklenmesi gerekir? dedi ve 'Ban, sürece ilişkin olarak iki lidere söyleyeceklerinde daha kesin olacak' ifadesini kullandı.

-'HAZİRAN AYINDAKİ GÖRÜŞME FARKLI OLACAK'-

?Liderlerin, haziran ayına kadar tüm başlıklarda Ban?a bazı ilerlemeler sunma konumunda olup olmayacakları? sorusu üzerine Downer, temel olarak böyle bir şeyi istemediklerini, haziran ayında görüşme yapıldığı zaman seçim süreçlerini arkada bırakacaklarını ifade etti.
Downer, bunun farklı olacağını, farklı olduğunun görülebilmesi için de beklenmesi gerektiğini söyledi. Bir soru üzerine Downer, süreçte belirli bir zaman takviminin olmadığını her zaman söylediklerini, ancak bunun da daimi olarak devam etmesinin mümkün olmadığını ifade etti.

-GÜNEY KIBRIS?IN AB DÖNEM BAŞKANLIĞI-

Downer, bir başka soru üzerine, ?(Güney Kıbrıs) AB dönem başkanlığını yürütürken Kıbrıs müzakerelerini sürdürmesi mümkün mü? sorusunu sordu ve dönem başkanlığının tüm Avrupa için çok fazla sorumluluk gerektirdiğine dikkati çekti.
?Güney Kıbrıs?ın AB dönem başkanlığının görüşmelere bir ara verilmesi veya bu sürece bir son verilmesi için iyi bir bahane oluşturup oluşturmayacağı? sorusu üzerine de Downer, ?Şu anda bana farklı bir şekilde süreçte zaman takvimi olup olmayacağını soruyorsunuz? şeklinde karşılık vererek, müzakerelerin en kısa zamanda tamamlanması gerektiğini anlatmaya çalıştıklarını yineledi.
Downer, Güney Kıbrıs?ın AB dönem başkanlığını devralacağı Haziran 2012?ye kadar somut takvim bulunmadığını, bununla birlikte Güney Kıbrıs?ın Mart 2012?den itibaren hummalı bir şekilde AB dönem başkanlığına hazırlanması gerekeceğini kaydetti.

-'BENİM İÇİN ENDİŞELENMEYİN'-

Downer, ?görev süresine ilişkin sözleşmesinin en azından Temmuz 2012?ye kadar yenilenip yenilenmeyeceği? sorusu üzerine ise altı aylık bir sözleşmenin söz konusu olduğunu belirtti. Bunun BM Genel Sekreteri ile arasında karşılıklı bir sözleşme olduğunu ifade eden Downer, zaman yaklaşınca sözleşmesini Ocak 2012?ye kadar yenileyip yenilemeyeceğine karar vereceğini söyledi.
?Haziran 2011?den sonra Kıbrıs?ın sizi kaybedeceğine inanmıyorum? ifadesine karşılık, ?Benim için endişelenmeyin? diyen Downer, ?Konu ben değil, doğrudan müzakerelerin 2011?in ikinci yarısında başarıya ulaşması. Bunun için hazirandan itibaren büyük bir çaba sarf edilecek? dedi

.-'KIBRISLILARIN TAKSİM İSTEDİĞİNE İNANMIYORUM'-

Downer, başka bir soru üzerine, ?iki toplumlu, iki bölgeli federasyonun, Kıbrıs için yegane tercih olduğuna' inandığını belirterek, ?üniter devlet değilse iki toplumlu iki bölgeli federasyonun ötesinde başka ne olabilir, bunun ötesinde ne olabilir ki? diye sordu.
Downer, gerek Kıbrıslı Türklerin, gerekse Türkiye?nin bunun olmasına (üniter devlet) izin vermeyeceğine inandığını da belirtti.
?Taksimden mi bahsediyorsunuz? sorusu üzerine Downer, üniter devletten bahsettiğini, hedefin adanın taksimi değil yeniden birleştirilmesi olduğunu dile getirdi.
Adanın şöyle veya böyle zaten bölünmüş olduğunu kaydeden Downer, 'taksimden bahsedildiği zaman statükonun resmileştirilmesinin kast edildiğini, Kıbrıslıların böyle bir çözümü istediklerine inanmadığını' söyledi.
Sahip olduğu izlenimin, bazı kişilerin taksimin iyi bir çözüm olduğunu addetmesi olduğunu ifade eden Downer, 'Kıbrıslıların çoğunluğunun böyle bir çözümü onaylamadığını' belirtti.
?Bu sürecin çözüm olmaksızın sona ermesi durumunda bunun iki bölgeli, iki toplumlu federasyona yönelik son vuruşu teşkil edip etmeyeceği? sorusuna karşılık da Downer, ?bazı kişilerin iki bölgeli iki toplumlu federasyonla Kıbrıs sorunun çözümünde ısrar edip etmemesi gerektiği? sorusuna yanıt vermesi gerektiğini söyledi.
Downer, 1970?den beri sürdürülen çabaların başarısızlığa uğradığını, zaman geçtikçe çözümün daha zor olduğuna dikkati çekti ve BM Güvenlik Konseyi?nin bu soruyla meşgul olacağına emin olduğunu söyledi.

-?KIBRISLI TÜRKLERİN İZOLASYONU?-

'AB?nin Kıbrıslı Türklerin izolasyonunun kaldırılması konusunda BM?nin görüşünü istediği ve New York?taki önerisinin ne olduğunun' sorulması üzerine Downer, ?Doğrudan ticaret tüzüğünden bahsettiğiniz anlaşılıyor. Biz bu konuya müdahil olmadık. Bu konu AB'nin konusu? dedi.
Downer, elde ettiği izlenimin, doğrudan ticaretin onaylanmasının söz konusu olmadığı şeklinde olduğunu da belirtti. Downer, bu konuda belki hata yaptığını, ancak Avrupa Komisyonu?ndan aldığı son bilginin ise en azından bu olduğunu söyledi.

-'ELEŞTİRİLER İLGİLENDİRSEYDİ RUMCA ÖĞRENİRDİM'-

Rum siyasilerin kendisine yönelik eleştirilerinin sorulması üzerine Downer, ?Ne söyleyebilirim ki? Beni ilgilendirmiyor. Eğer buna niyetim olsaydı ilk önce Rumca (Yunanca) öğrenirdim, ikinci olarak Kıbrıs (Rum) vatandaşlığı için başvuruda bulunurdum ve üçüncü olarak da inanılmayacak kadar çetin olduğumu öğrenirlerdi. Kıbrıs?ta siyasi kariyer yapsaydım, benim ne kadar çetin olduğumu öğreneceklerdi? ifadelerini kullandı.
Downer, Rum medyasıyla ilgili olarak, 'ne söyledikleri ve ne yazdıkları beni ilgilendirmiyor' ifadesini kullandı.