DEVLET BAKANI BAĞIŞ HOLLANDA'DA -BAĞIŞ: "GURBETE ÇIKAN TÜRKLERİN ZAMANINDA

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Hollanda'da yaşayan Türkler arasındaki işbirliğinin kendilerini mutlu ettiğini söyledi.
Bağış, Avrupa Türk Demokratlar Birliği (UETD) Hollanda şubesinin Amsterdam'da düzenlediği kahvaltıda, Türk vatandaşları ve sivil toplum temsilcileriyle bir araya geldi.
Türklerin bu ülkede hayatın her alanında varlıklarını hissettirmelerinin son derece önemli olduğunu belirten Bağış, "yıllar önce ekonomik sebeplerle gurbete çıkan Türklerin zamanındaki Türkiye ile şimdiki Türkiye arasında büyük farklılıklar bulunduğunu" söyledi.
Türkiye'de son yıllarda birçok alanda önemli gelişmelerin yaşandığını kaydeden Bağış, "Bakın Avrupa'ya göçümüzün 50. yılını idrak ediyoruz. O günlerdeki Türkiye'de kişi başına düşen milli gelir ortalama 4 bin dolardı. Bugün 11 bin dolar. O zaman ülkemizde 14 tane üniversitemiz vardı. Bir kısmı da Osmanlıdan kalma. Bugün 165 tane üniversitemiz var" dedi.
Türkiye'de eskiden bütçeden en çok payın Milli Savunma Bakanlığı'na ayrıldığını, ama artık bunun Eğitim Bakanlığı lehine değiştiğini vurgulayan Bağış, Türkiye'deki okulların üçte birinin son 9 sene içinde hizmete açıldığını ifade etti.

-"TÜRKİYE'DE ÖNEMLİ REFORMLAR GERÇEKLEŞİYOR"-

Bağış, Türkiye'de önemli reformların gerçekleştiğine de değinerek, "Çok değil 50 yıl önce darbelerden sonra başbakanlarını idam eden bir ülkeydi. 10 yıl önce bir belediye başkanını şiir okuduğu için hapsetme ayıbı işleyen bir ülkeydi. Amam bugün demokrasi isteyen, ifade özgürlüğü isteyen, insanca, onuruyla yaşam isteyen ülkelerin ilham kaynağı bir ülke haline geldi" değerlendirmesinde bulundu.
Devlet ve milletin kaynaşması konusunda önemli bir noktaya gelindiğine dikkati çeken Bağış, "artık kardeşi kardeşe düşürmek ve fitne fesat yapmak isteyenlerin başarılı olamayacakları bir döneme girildiğini" söyledi.
Devletin yakın zamana kadar vatandaşları arasında yaptığı ayrımın son 9 senedir ortadan kaldırıldığına da işaret eden Bağış, şöyle devam etti:
"Bu ülkenin vatandaşlarının büyük çoğunluğu daha önce devletin önüne çıkmaya korkuyordu. Bizim ülkemizde insanlar etnik kökenini dile getirmeye korkuyordu. Bizim insanlar inançlarını yaşamaya korkuyordu. Bizim ülkemizde insanlar çöplerinin bile karıştırıldığı korkusuyla yaşıyordu. Çok şükür o karanlık günleri geride bıraktık."
"10 yıl öncesine kadar Kürtüm demenin suç sayıldığı ülkemizde devletin televizyonu günde 24 saat Kürtçe yayın yapıyor" diyen Bağış, "Atatürk'ten bu yana ilk defa Cemevine giden bir Cumhurbaşkanı gördü Türkiye. İlk defa Alevilikle ilgili bilgilerin kitaplara girdiğine şahit oldu Türkiye. İlk defa bir Başbakanın her sene muharrem iftarında Alevi kardeşleriyle aynı sofrayı paylaştığına şahit oldu" ifadesini kullandı.

-"AK PARTİ'NİN İTTİFAK ARAYIŞI DA İHTİYACI DA YOK"-

Bağış, bir vatandaşın seçim sürecinde başka partilerle ittifak yapıp yapmayacakları yönündeki sorusuna ise şöyle cevap verdi:
"Her partinin bir seçim stratejisi vardır. Çok şükür Ak Parti'nin ittifak arayışı da ihtiyacı da yok. Ama başka partiler arasında bir ittifak arayışı var, çünkü başka çareleri yok. Onlara da saygı duymamız lazım."
Konuşmasında Avrupa'da yaşayan Türklere entegre olmaları yönünde mesaj da veren Bağış, "Türk nerede doğarsa doğsun Türk kalacaktır, ama Türk kalırken içerisinde yaşadığı ülkeyle de entegre olacaktır. Burada bu ülkenin dilini reddetmeniz, bu ülkenin kanunlarına saygı göstermemeniz ve bu ülkenin insanlarıyla aranıza duvarlar örmeniz ne Türkiye'ye ne de size bir şey kazandırır" değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa'da zaman zaman gündeme gelen 1915 olaylarıyla ilgili bir soruyu da cevaplandıran Bağış, "Türkiye'nin tarihiyle ilgili bir utancının bulunmadığını" belirterek şu değerlendirmede bulundu:
"Hiçbir ülkenin geçmişi sadece pembe sayfalarla dolu değildir. Ama Türkiye bu sorunu çözmek için çok şey yaptı. Ermenistan'a çağrıda bulundu, arşivlerini açtı. Türkiye masadan kaçmadı. Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir Türk siyasetçisi, Ermenistan Cumhurbaşkanına mektup yazıp 'sen kendi tarihinle yüzleşmeye hazırsan, ben hazırım' diyebilme cesaretini ortaya koymuştur."