Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

'Evet' sebebiyle baskı gören ülkücüler: 30 yıldır hesaplaşmayı bekliyorduk

12 Eylül askerî darbesi döneminde dört defa idamla yargılanan ve 11 yıl çeşitli cezaevlerinde yatan Balıkesir eski Ülkü Ocakları Başkanı Ahmet Ulu, darbe döneminin yargılanmasına yönelik ilk adımı 30 yıldır beklediklerini söyledi. Kararı gözyaşları i

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-04-08 06:58:10

'Evet' sebebiyle baskı gören ülkücüler: 30 yıldır hesaplaşmayı bekliyorduk
12 Eylül askerî darbesi döneminde dört defa idamla yargılanan ve 11 yıl çeşitli cezaevlerinde yatan Balıkesir eski Ülkü Ocakları Başkanı Ahmet Ulu, darbe döneminin yargılanmasına yönelik ilk adımı 30 yıldır beklediklerini söyledi. Kararı gözyaşları içinde yorumlayan Ulu, "12 Eylül zulmünü yaşan bizler, bu günü sevinçle karşıladık, çünkü 30 yıldır bekliyorduk. Bugün bizim için bayramdır, bütün arkadaşlarımıza kutlu olsun. Artık gözümüz açık gitmeyeceğiz." dedi.
Anayasa'nın geçici 15. maddesinin 12 Eylül 2010 tarihindeki referandumla kaldırılması üzerine yapılan suç duyurularını tasnif eden Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Savcı Murat Demir'i darbe soruşturmasını yürütmek üzere görevlendirmesi sevinçle karşılandı. Ulu da çoğunluğu 12 Eylül döneminde hapis yatan ve işkence gören ülkücüler tarafından yapılan bin civarındaki suç duyurusunun değerlendirmeye alınacak olmasını sevinçle karşıladıklarını söyledi. Ahmet Ulu, "Bu karar sayesinde geçmişimizle hesaplaşabileceğimiz yönünde inancımız kuvvetlendi, çünkü o dönemde insanlara yapılan hukuksuzlukları hepimiz biliyoruz. O günleri unutmadık. Evlerinden alınıp götürülen insanlar, kayboluyor ya da cenazeleri getiriliyordu. Sıkıyönetim komutanlığı ise kamuoyuna, 'İntihar etti' ya da 'Kayboldu' şeklinde açıklama yapıyordu ancak olayın aslı öyle değildi. İnsanlar sorgu için evlerinden, işyerlerinden alınıp götürülüyordu. Türlü türlü işkencelere maruz kalıyorlardı. Binlerce insan, sorgusuz sualsiz tutuklanıyordu. Maalesef bunmara göz yuman bir hukuk sistemimiz mevcuttu, çünkü ihtilâlin hukuku, onu yapanlar tarafından belirleniyordu." şeklinde konuştu.

'EVET DEDİĞİMİZ İÇİN BASKI GÖRDÜK'
Ahmet Ulu, halk oylamasından sonra vatandaşların ve sivil toplum kuruluşlarının yaptığı suç duyurularına, 27 Eylül 2010 tarihinde özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hamza Keleş tarafından görevsizlik kararı verildiğini hatırlattı. 1980 döneminde İzmir'de 30 gün sorgulamaya alındığını anlatan Balıkesir eski Ülkü Ocakları Başkanı Ulu, bu sürede akıl almaz işkenceler gördüğünü kaydetti. Ardından kendisine isnat edilen suçları zorla kabul etmek zorunda kaldığını söyleyen Ulu, "11 yıl boyunca çeşitli cezaevlerinde kaldım. Dört kez idam cezası aldım ve yüzlerce seneye varan ceza istemiyle yargılandım. Bu karar, bizim için çok şey ifade ediyor. Referandumda 'evet' dediğimiz için MHP'den çok eleştiri aldık. Bizi itibarsızlaştırmak için kullanıldığımız yönünde açıklama yaptılar. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, bizi hainlik ve döneklikle suçladı. Şimdi bu karara karşı MHP'nin alacağı tavrı dikkatle izleyeceğiz. Bizi küçük düşürücü meyanlarından sonra acaba özür dileyecekler mi? Arkadaşlarımız çok üzüldü, hattâ referandumda 'evet' dedikleri için işlerinden oldular. Bu arkadaşlarımız, ülkücü hareketin cefasını çeken insanlardı." dedi.

SEVİNÇTEN GÖZYAŞLARINA HAKİM OLAMADI
Ülkücü hareketin, 12 Eylül dönemiyle hesaplaşmadığı sürece önünü görme imkanı bulunmadığına dikkat çeken Ahmet Ulu, MHP'nin koalisyon ortağı olduğu hükümet döneminde umutlandıklarını dile getirdi: "O dönemde 12 Eylül'le hesaplaşacağımızı umuyorduk ancak ikbal peşinde koşan MHP yöneticileri, hükümetin bozulabileceği düşüncesiyle maalesef hesaplaşmanın önünü tıkadı."
İdam edilen arkadaşlarından bahsederken gözyaşlarını tutamayan Ulu, sözlerine şöyle devam etti: "İdama giden arkadaşlarının hesabının sorulması için yapılan yeni görevlendirme kararını büyük bir sevinçle karşıladık. Bugün bizim için bayram günüdür, çünkü 12 Eylül sanıkları yargılanacak. Haksız yere asılan arkadaşlarımızın ruhu şâd olacak. 12 Eylül'e lanet olsun."
Genelkurmay Başkanlığı'nın, Balyoz darbe planı davasında tutuklu bulunan 163 asker hakkındaki açıklamasına da değinen Ulu, kendilerini çok üzdüğünü vurguladı. Açıklamayı 12 Eylül'ün kalıntısı olarak değerlendiren Ahmet Ulu, "Eğer 12 Eylül yargılanmış olsaydı, hukuk yerini bulsaydı bu açıklama yapılamayacaktı. İnşallah hukuk yerini bulacak, insanlar adaletin yerine geldiğini görecek." yorumunda bulundu.
SON VİDEO HABER

Münbiçli Arap esnaf, PKK/YPG'yi anlattı

Haber Ara