Dolar

34,9475

Euro

36,6904

Altın

2.986,42

Bist

10.125,46

Savcı Özdemir: Kararda görüş ve imzası olan heyet yargılanmalı (Özel)

Bayrampaşa Cezaevi'ndeki 'Hayata Dönüş Operasyonu' döneminde cezaevi savcısı olan Necati Özdemir, olayla ilgili başta Tevkifevleri Genel Muduru Ali Suat Ertosun olmak üzere kararın altında görüş ve imzası olan tüm heyetin ve bakanların yargılanması g

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-04-07 11:18:37

Savcı Özdemir: Kararda görüş ve imzası olan heyet yargılanmalı (Özel)
Bayrampaşa Cezaevi'ndeki 'Hayata Dönüş Operasyonu' döneminde cezaevi savcısı olan Necati Özdemir, olayla ilgili başta Tevkifevleri Genel Muduru Ali Suat Ertosun olmak üzere kararın altında görüş ve imzası olan tüm heyetin ve bakanların yargılanması gerektiğini söyledi.

İstanbul Bayrampaşa Cezaevi'nde 2000 yılında gerçekleştirilen 'Hayata Dönüş Operasyonu'nun 'Tufan' adlı bir plan çerçevesinde hayata geçirilmesi ile ilgili olarak dönemin cezaevi savcısı Necati Özdemir, Cihan Haber Ajansı'na açıklamalarda bulundu. 'Hayata Dönüş Operasyonu'nun iç yüzünü bilenler olarak, bunun bir katliam olacağını defalarca belirttiklerini anlatan Özdemir, sıkıntının Türkiye'nin bugüne kadarki hukuk sisteminin işlememesi olduğuna vurgu yaptı. Türk hakim, savcı ve yargıçlarının daha önce korktukları ya da cesaret edemedikleri soruşturmaların üzerine cesaretle gittiğini kaydeden Özdemir, "Ergenekon Balyoz, Hayata Dönüş Operasyonu başta olmak üzere birçok karanlık kalmış soruşturulamamış, arka planı aydınlatılamamış olayları soruşturmaya ve incelemeye başladılar. Bugüne kadar Hayata Dönüş Operasyonu ile ilgili olarak mahkemelere bilgi verilemiyordu. Olay, birkaç zavallı askerin erlerin üzerine yıkılmaya çalışılıyordu. Bir kısım erler 'Biz bu ifadeleri vermedik. Bizim verdiğimiz ifadeler bunlar değil.' diyerek karşı çıktılar. Düzmece ifadeler olduğunu söylediler. Bir kısmı hiç içeride olmadığı halde operasyona katılmış gibi gösterildi. Mahkemeye katılan personelin listesi verilmiyordu. Bütün bunlar mahkeme çalışmaya başlayınca ortaya çıkmaya başladı." diye konuştu.

SORUŞTURMA DAHA İLERİ GİDECEK
Hayata Dönüş Operasyonu ile ilgili bir plan olmadığının söylendiğini hatırlatan Özdemir, şöyle konuştu: "Bu hiçbir şekilde plansız olmaz. Yani asker, sivil ya da güvenlik kuvvetleri böyle bir yapılanmayı planlamadan müdahale edemez. Kaldı ki çok eskiden biliyorum. Ben 1995 yılının öncesinden bu yana bu operasyon hazırlanmıştı. Ben de operasyonların oluşunu Bayrampaşa'ya girişimle durdurmuştum. Bütün bunları söyledik. Ancak plan yok deniliyordu. Son iki gün önce mahkemeye de bu planlar intikal etti. Orada bütün vahametiyle 'Karşı konulduğu takdirde misli ile mukabele edin' şeklinde açıkça öldürün deniliyor. Zamanın Adalet Bakanı planlardan haberi olmadığını söylüyor. Bu bir acziyet. Bu planlar askerin tek başına planlayabileceği, yapabileceği şeyler değil. Buna izin veren Adalet Bakanlığı. O günün genel müdürü de Ali Suat Ertosun. Bütün planlardan ortak çalışmayla hepsinin haberi olması gereken bir durum. Bu İçişleri Bakanlığı'nın, Adalet Bakanlığı'nın hatta Sağlık Bakanlığı'nın ve güvenlik kuvvetlerinin ortak bir operasyonu olarak ortak bir kararın planlaması olarak bu icra edilir. Evet asker bunu planlamış olabilir ama o planlar Adalet Bakanlığı'nda incelenmiştir. Heyetten geçmiştir. Bunu herkes kafasına göre yapamaz. Sonuç şimdi herkes ya haberim yok diyor ya da bir başkasının üzerine atmaya çalışıyor. Bu işten sıyrılmaya çalışılıyor. Ben bu soruşturmanın ve yargılamanın daha çok ötelere gideceğini, o kararın altında görüş ve imzası olan heyetin, genel müdür Ali Suat Ertosun başta olmak üzere bakanların da yargılanması gerektiğini düşünüyorum. Oraya kadar da gidecek diye bekliyoruz. Çükü terörist diyerek ya da şu veya bu şekildeki suçtan mahkum diyerek bir insanı içeri girip yakamazsınız."

İNŞALLAH SIRA SUSURLUK VE 28 ŞUBAT'A GELECEK
O gün yapılan operasyonların hukuka uygun olmadığının altını çizen Özdemir, "İçeri yanıcı maddeler sıkılmıştı. İnsanlar kurşunla ölmenin dışında, yakılarak öldürülmüştü. Bütün bunlar Adli Tıp raporlarında var. Bundan sonra inşallah Susurluk'a 28 Şubat'a sıra gelecek ve bu milletin ilerlemesinin önünde karanlık oyunlar, planlar yapanlar hesabını verecek." açıklamasında bulundu.
    Türkiye'nin artık adım adım sivilleştiğine dikkat çeken Özdemir, bunun rahatlığının yaşandığını kaydederek, "Asker korkusu olmadan, ültimatom korkusu olmadan, darbe korkusu olmadan evinden gece alınma korkusu, faili meçhul korkusu olmadan yaşamayı öğreniyoruz. Tabi bu çok kolay ve hemen geceden sabaha olacak bir süreç değil. 8 yıldır hükümet bu süreci devam ettiriyor. Umuyorum ki bir 8 yıl daha devam ettirecek ve Türkiye bundan kurtulacak." şeklinde konuştu.

"GENELKURMAY'IN AÇIKLAMASI KINANMASI GEREKEN BİR DURUM"
Balyoz Davası'nın sanıkları ile ilgili olarak Genelkurmay'ın yaptığı açıklamaya da değinen Özdemir, "Açıkça bunlar niye tahliye olmuyor denildi. Bu bir hukuk adamı olarak hepimizin kınaması gereken bir durum. Eğer suçlu değillerse zaten beraat edecekler. İçeride kalmalarının bedelini madden ve manen devletten alacaklar. Suçlu iseler buna yapacak bir şey yok. Müdahale etmemek lazım. Fakat bunlara alışacağız artık. Daha önce bu tür meselelerde 'Darbe yaparız' diyorlardı. Şimdi, 'Niye bırakmıyorsunuz.' diyorlar. Ama yargıçlar, ne Genelkurmay'dan, ne hükümetten, vicdanlarının sesini dinleyerek emir ve talimat alamazlar. Kimse onlara telkin ve tavsiyede dahi bulunamaz. Türkiye hukuk devleti, modern bir devlet olma yolunda ilerliyor. İnsan hak ve özgürlüklerine önem veren bir ülke olarak ilerliyor. Herkes cebindeki kirli bohçaları açıp bunlardan kurtulsun." açıklamasını yaptı.

Haber Ara