Maliye Bakanı: CHP vaatlerinin maliyeti 200 milyar lirayı aştı (2)

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun şimdiye kadar ortaya attığı vaatlerin maliyetinin 200 milyar lirayı aştığını söyledi. Bu vaatlerin 10'da birinin yerine getirilmesi halinde Hazine'nin ödeyeceği faizlerin katlanacağını vurgulayan Şimşek, dolayısıyla faturanın vatandaşa ek vergi olarak yansıtılacağını kaydetti.
Turgut Özal Üniversitesi'nde Ankaralı işadamlarına 'Torba Yasa'nın getirilerini anlatan Şimşek, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve seçim vaatlerini eleştirdi. "Bugün birileri bol keseden atıyor ve hakikaten en büyük risk burada." diyen Maliye Bakanı, bu vaatlerin gerçekleşmesinin maliyet hesabını aktardı:
"Şu taahhütlerin 10'da birini yerine getirmeye çalışsınlar Türkiye'de faiz katlanır. Bundan en fazla başta Hazine esnaf, ev alan araba alan kardeşimizin faturaları katlanacak. Bunun sonu para basmayacaklarsa daha fazla borçlanmak demektir. Kaynağı olmadan o kadar vaatte bulunuyor ki şaşırıp kalıyoruz."
Maliye Bakanı Şimşek, bu tür vaatler yüzünden Türkiye'nin tekrar 1990'lı yılların ürünü politikacıların sürüklediği 2001 Krizi gibi uçurumun eşiğine gelme riski bulunduğunu aktardı. 1990 yılında Türkiye'nin iç borcunun 57 milyon lirayken, tutarın popülizm yüzünden 10 yıl sonra 120 milyar lirayı aştığına vurgu yapan Şimşek, "1990 yılında 100 liralık gayri safi yurtiçi hasılanın 2,6 lirası faize giderken, 2001 yılında 17 lirası faize veriliyordu." dedi.

PETROL 10 DOLARDI AMA PETROL ALACAK PARA YOKTU
1980 öncesinde fiyatı 10 dolar olmasına rağmen petrol alacak para bulunmadığına dikkat çeken Maliye Bakanı Şimşek, o dönemle ilgili şöyle konuştu:
"Seçim kazanmak için Avrupa'da emeklilik yaşı sürekli 65'lere doğru yükseltilirken hesap kitap yapmadan fazla veren SGK'yı çökerttiler. 38 yaşında emekli ettiler. Biz işsizliği çözeceğiz dediler. Ama öyle olmadı kazın ayağı öyle değil."
CHP'yi de şu anda benzer siyaset tarzı yapmakla eleştiren Şimşek, eleştirilerini şöyle sıraladı:
"Kaynağı olmadan o kadar taahhütte bulunuyor ki şaşırıp kalıyoruz. Her gün yeni taahhütler. Efendim biz herkese maaş bağlayacağız. TÜİK'in rakamlarına göre 12 milyon 700 bin yoksul vatandaş var. 4 dolar 30 centin altında geçimini sağlayanların oranı. Siz böyle maaşı vermeye kalkarsanız vatandaş çalışır mı. Yeşil kartını kaybetmemek için vatandaş sigortalı olmuyor. Bunun kaynağı nere kaynak yok. Sadece adı var. Bu memleket 90'lı yıllarda bu türden politikalarla 2001 krizine girdi. Bu beceri var. Yeniden o döneme girmemek için vatandaşın bunları bilmesi lazım."

"TAŞERON İŞÇİYİ KALDIRMANIN MALİYETİ 30 MİLYAR LİRA"
Kılıçdaroğlu'nun devlette hizmet alım yöntemiyle çalışan 2 milyon kişiyi işe alacağı yönündeki açıklamalarını da gerçekçi bulmayan Mehmet Şimşek, hizmet alımlarında işçinin maliyeti 840 lira iken kadrolu olması durumunda bu rakamın 2 bin 100 liraya çıktığını kaydetti. Şimşek, "Aradaki fark 30 milyar lira. Kaynak nerede? yok." dedi.
CHP liderinin, "Asgari ücrette vergiyi yüzde 1'e düşüreceğiz." açıklamasına da sert tepki gösteren Şimşek, kendi hükümetlerinin asgari ücretteki vergiyi zaten sıfırladığını aktardı.
Şimşek, "Popülizm almış başını gitmiş. Şu taahhütlerin 10'da birini yerine getirmeye çalışsınlar Türkiye'de faiz katlanır. Bundan en fazla başta hazine esnaf, ev alan araba alan kardeşimizin faturaları katlanacak. Bunun sonu para basmayacaklarsa daha fazla borçlanmak demektir. Bütün bu projelerin maliyeti sürekli artıyor. Şu an 200 milyar lirayı aşmış durumda." ifadelerini kullandı.

"YABANCI YATIRIMCI BU VAATLERE KANMIYOR"
Ekonomi yazarlarına da göndermede bulunan Maliye Bakanı Şimşek, "Muhteşem köşe yazarları en ufak bir rakamda hata arayanlar bu konuya hiç girmedi. Bol keseden, kaçık kuçuk hiçbir kaynağı olmayan vaatleri analiz etmiyorlar." dedi.
Hükümet olarak asla popülizm içine girmeyeceklerini vurgulayan Bakan, "Türkiye'de ilk defa bir hükümet seçime giderken ekonomiyi yavaşlatıyor. 'Şimdi ne olursa olsun 6 ay sonra Allah Kerim' demiyoruz. Çünkü bu ülke bizim. Uluslararası yatırımcılar geliyor taahhütlere inansalar inanın faizler hemen katlanacak. Rahatlar çünkü bu istikrarın devam edeceğini düşünüyorlar." diye konuştu.
Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erol Oral ise Türkiye'nin giderek bölgesinde ve dünyada sözü dinen ülke olma yolunda hızla ilerlediğini söyledi. Geleceğin Turgut Özallarını yetiştirmek için kurulan üniversitenin birinci yılı olmasına rağmen yüzde 100'e yakın doluluk oranında taleple karşılaştığını kaydeden Oral, gelecek yıl Tıp Fakültesi'ni açarak hedeflenen bütün fakülteleri hayata geçirecekleri bilgisini verdi.