Bakan Kavaf: Şiddet gören kadının ilk muhatabı polistir
Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, şiddet gören kadının ilk muhatabının ve yardım istediği kişinin polis olduğunu belirterek, bu bakımdan polisin duyarlı olması gerektiğini söyledi.
Sakarya Üniversitesi Kadın Araştırmaları Uyg
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-03-18 12:34:35
Sakarya Üniversitesi Kadın Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (SAÜKAM) tarafından düzenlenen 'Medeniyetler İttifakında Kadın' sempozyumunda konuşan Kavaf, kadına şiddetin önlenmesi konusunda kamu personeline yönelik eğitimlere önem verdiklerini kaydetti.
Son günlerde medyada gündeme getirilen kadına yönelik şiddetle ilgili açıklamalarda bulunan Kavaf, şiddete maruz kalan ve yardım talep eden kadının ilk muhatabının karakoldaki polis olduğunu söyledi. Polisin bu konuda duyarlı olması gerektiğini ifade eden Kavaf şöyle konuştu: "Ayrıca şiddete uğrayan kadın sağlık hizmetleri alması gerekir. Hastanede sağlık hizmeti veren personelin, doktor da dahil duyarlılık ve farkındalığının olması gerekir. Hukuken hakkını aradığı süreçte, konuya aile mahkemesi hakimleri bakıyor, orada bir duyarlılık ve farkındalık olması gerekir. Elbette ki din görevlilerimiz özellikle cuma günleri, milyonlarca insana ya da milyonlarca erkeğe çok kolay ulaşabilmektedirler. Kanaat önderi olan insanlardır. İyiye, doğruya ve güzele yönlendirmede insanlar da etkilidirler. Bu açıdan kamu personeline yönelik bu eğitimleri son derece önemsiyoruz."
Medeniyetler ittifakının dünyada aşırılılık, kutuplaşma ve dışlama sorunlarıyla mücadelede eden küresel bir yaklaşım getirdiğini dile getiren Kavaf, ittifakın kurulduğu günden bu yana değişik kültürler ile medeniyetler arasında köprü kurmada hoşgörüsüzlük ve ayrımcılıkla mücadelede büyük bir çaba sarfettiğini vurguladı. Kavaf, "Terörle mücadeleden, kadının insan haklarına, ekonomik kalkınmadan demokratikleşmeye kadar birçok sorun alanında kadının dahil olmadığı çözüm arayışlarının sonuçsuz kaldığı ya da istenen sonuçları vermediği bir gerçektir. Kadınları bu sürece dahil etmek için önlerindeki engelleri kaldırmak ve yol açmak gerektiği de bir gerçektir. Medeniyetler ittifakı projesinin en önemli bileşenlerinden biri kadının sosyal hayata, kamuya ve siyasete katılımının artırılmasının sağlanması olacaktır. Kadını özel alana hapseden, kamu alanından dışlayan, cinsiyet ayrımcılığına dayalı baskıcı anlayışlar medeni olamaz ve kabul edilemez." diye konuştu.
"DÜNYANIN EN YOKSUL KESİMİNİ KADINLAR OLUŞTURUYOR"
Dünyanın en yoksul kesimini kadınların oluşturduğu bilgisini veren Kavaf, yine dünyanın hemen her yerinde binlerce, milyonlarca kadının kendi potansiyelini gerçekleştirmek için en temel haklarını kullanmaktan bile mahrum kaldıklarını anlattı. Kadınların eğitime, istihdama, siyasete dahil etmeden kısaca hayata dahil etmeden atılacak her adımın gerçekleştirilmek istenen her girişim yarım kalacağının altını çizen Kavaf şunları kaydetti: "Ülkemizde son dönemde gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla kadın hakları konusunda son derece önemli gelişmelere imza attık. Ülkemizde kadın erkek eşitliği ilkesi hepimizin bildiği üzere Anayasa'da 2001, 2004 ve 2010 yıllarında yapılan değişikliklerle güçlendirilmiştir. Söz konusu düzenlemeler sosyal yaşamda kadının konumunu güçlendirmek amacıyla yapılacak pozitif ayrımcılık uygulamalarının da önünü açmıştır. Ülkemizde yasalarımızın kadınlar ile erkekler arasında eşitlikçi bir yapının mevcut olmasına rağmen yasalarda sağlanan hakların kullanımı açısından kadınların toplumsal fırsatlardan, yasal fırsatlardan ve imkanlardan yararlanma, çalışma hayatına ve siyasal hayata katılımları konusunda yasaları uygulama konusunda hala yapılacak çok iş var. Yasal düzenlemelerle kadınların elde etmiş olduğu kazanımlar tek başına yeterli değildir. Yasaların uygulamalarla hayatın iç işleyişine yansıması çok önemlidir. "
"KIZ ÇOCUKLARININ OKULLAŞMA ORANINI YÜZDE 98'E ÇIKARDIK"
Kız çocuklarının ilköğretimdeki okullaşma oranını yüzde 97.8'e, erkek çocuklarınkinin ise yüzde 98.4'e ulaştığını belirten Kavaf, "Kız ve erkek çocukları arasındaki okullulaşma farkı binde 6'ya kadar gerilemiştir. Ailenin korunmasına dair kanunun ve diğer ilgili kanunların uygulanması gibi konularda toplumsal bilinci yaygınlaştırmak bakanlığım ile İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve Diyanetten Sorumlu Devlet Bakanlığı arasında bir dizi eğitim protokolleri imzaladık." bilgisini aktardı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara