Haber Merkezi / TİMETURK
Önce Tunus, sonra Mısır, Yemen, ardından Libya ve daha sonra kimbilir neresi... İslam dünyası önemli bir değişim sürecine girmiş bulunuyor.
Bu değişim süreci birçok kişi tarafından memnuniyetle izlenirken, kadim bir soru zihinleri ister istemez yine kurcalamaya başladı: Daha fazlası talep edilen demokrasi, bölgenin en köklü değeri olan İslam’a ne kadar uygun?
Öyle ya, bu coğrafyalarda İslam’a uygun düşmeyen hiç bir değer uzun süre kalıcı olamaz.
Fakat bu meselenin sağlıklı bir şekilde tartışılabildiğini söylemek çok zor. Çünkü kimi Müslümanlar “demokrasi şirktir” bakış açısıyla tamamen dışlayıcı davranmakta, kimi Müslümanlar ise peşinen demokrasiye taraftar olmaktadırlar. Karşıtlık veya taraftarlık aşılamadığı için de esaslı bir tartışma ve değerlendirme yapılamamaktadır.
İnternet ortamında yayın yapan araştırma ve düşünce dergisi İslamiyorum, derinlikli bir tartışmaya zemin hazırlayabilmek için, ilkbahar-2011 sayısında “demokrasi” dosyasıyla okuyucuların karşısına çıktı. Ve şu sorular üzerinden meseleyi tartışmaya açtı:
- Demokrasi nedir? Nasıl ortaya çıkmıştır?
- Bir insanlık tecrübesi olarak demokrasinin olumlu ve olumsuz yönleri nelerdir?
- Demokrasi İslam’a uygun mudur?
- Yeryüzünde hakimiyet Allah’a mı aittir, yoksa insanların sorumluluğu mudur?
- İslam, sistem içi (demokratik yollarla) değişimi onaylamaz mı? Mutlaka sistem dışı (devrimci) bir değişim mi öngörmektedir?
- Demokrasi gözü kapalı teslim olunacak mükemmel bir yönetim şekli midir?
- Demokrasinin olumsuz yönleri, iç çelişkileri, eksiklikleri, açmazları ve ortaya çıkardığı sorunlar nelerdir?
www.islamiyorum.com