Bursaspor Kulübü Başkanı İbrahim Yazıcı: Kulüp 3 kez basıldı; defterlerimiz inceleniyor
Bursaspor Klübü Başkanı İbrahim Yazıcı Kütahya Dumlupınar Üniversitesinde katıldığı "Ezber Bozanlar" panelinde gündemi uzun süre meşgul edecek ifadeler kullandı.
Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Mezunlar Derneği (DÜPÜM) tarafından İktisadi ve İdari
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-03-17 16:16:47
Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Mezunlar Derneği (DÜPÜM) tarafından İktisadi ve İdari Birimler Fakültesi konferans salonunda düzenlenen "Ezber Bozanlar" paneline katılmak üzere Kütahya'ya gelen Bursaspor Klübü Başkanı İbrahim Yazıcı ve Teknik Direkter Ertuğrul Sağlam öğrencilerin sorularını yanıtladı.
Bursaspor Kulübü Başkanı İbrahim Yazıcı, zirvede olan bir takımın zor şartlarda mücadele ettiğini, cebinde çay parası olmayan bir kişinin şikayetine istinaden külüp binasının 3 defa basıldığını ve defterlerin didik didik edildiğini öne sürdü.
Yazıcı, "Zirvede olmanın çok zor şartları var. 30 trilyon borç, 30 trilyon artı para ve şampiyonluk. Bursaspor Kulübü 3 defa basıldı. Hasbelkader cebinde çay parası olmayan bir kişinin şikayetine istinaden 3 defa kulüp basıldı. Bu şikayeti başka yerde birisi yapsa kaale bile almazlar. Ancak şehir desteği maalesef yok. Şehir desteğini geçtik, bütün defterlerimiz didik didik incelendi. Hiçbir rahatsızlığımız yok. Bursa'da enteresan bir muhalefet var, ellerinde olsa şampiyonluğu bile mahkemeye verecekler. Maalesef böyle bir durumla karşı karşıyayız. Biz fedakarlıklar yaparak buradayız. 3 defa basılan bir kulüp var. Seçim dönemine girdik diye mi böyle oldu, acaba başka bir şey mi var bilmiyorum. Bundan hocamız, futbolcularımız, çalışanlarımız, hepimiz etkileniyoruz. Şimdi bu araştırmaların bir an evvel bitmesini bekliyorum. Böyle tatsız olayları da yaşıyoruz. İnşallah bu son olur." şeklinde konuştu.
"BURSASPOR'UN ŞAMPİYONLUĞU TESADÜF DEĞİLDİR"
Uzun zamandır külüp içerisinde emeği olduğunu ifade eden Yazıcı, Bursaspor'un şampiyonluğunu tesadüf olarak görenlerle ilgili yaptığı açıklamada, "Bursaspor bundan 20 küsür sene evvel de başkandım. O zaman da Bursaspor'un bir kongrede başkan bulamıyor. Böyle bir ortamda hiç aklımda yokken başkan oldum. Tabi ki bu başkan bulamama zamanları, kulüplerin kötü zamanlarıdır. Kulüp iyiyse, borçları azsa herkes başkan olmak ister, ancak borçları fazlaysa ve başarısızsa kimse başkan olmak istemez. Ben böyle kötü bir dönemde ilk başkanlık deneyimimi yaşadım. İkinci takımımız vardı. Bugünkü Bank Asya 1. Lig pozisyonunda bir ligdeydi. O günkü büyüklerimiz akıl edememiş. Altyapı olarak kurduğumuz ikinci takım o kadar iyi ki, şampiyonluğa gidiyoruz. Sonra şampiyon olduk. Birinci Lig'de iki Bursaspor olacaktı. Rahmetli Turgut Özal Başbakan'dı. 'Nasıl olacak?' dedi. 'Sayın Başbakanım kardeş kardeş oynayacağız' dedim. Netice itibariyle bu gerçekleşmedi ve tek takımla yolumuza devam ettik. Bizim gençliğe, altyapıya güvendiğimizin önemli bir göstergesidir. İnanıyorum ki, altyapıya bizim kadar önem varan takım sayısı nadirdir. Sonra yine bir kötü dönem geldi. Futbolcularımız paralarını alamadığı için antrenmana çıkmıyor. Geldik, ikinci defa işin başına geçtik. Düşme hattında bir Bursaspor vardı. 'Kupalara oynayan bir Bursaspor olacak' diye başladık. Günü kurtarmak için değil, hedeflerine ulaşacak bir teknik direktörle anlaşmayı arzu ediyorduk ve Ertuğrul Sağlam ile bir araya geldik. Sonra şampiyonluk geldi. Bütün mesele insanların birbirine inanması, güvenmesinden geçer. Güven olmazsa başarı da olmaz. Bu güveni tesis ederek başarılı olduk. Bursa için şampiyonluk çok önemli. Ben böyle bir şampiyonluğu yakalamışım, tarihse tarihe geçmişim. Zirvede bırakıp gidebilirdim. Bizim aramızda bir birliktelik var. O zaman ben oyunbozanlık yapmış olurdum. Devam etmeye karar verdim. Birçok kişi, 'Bursaspor'un şampiyonluğu tesadüf' dedi. Bu sezon bunun tesadüf olmadığını gördük." şeklinde konuştu.
"BURSA'DAN YETERLİ DESTEĞİ ALAMIYORUZ"
Anadolu takımlarının maddi anlamda sıkıntıda olduğu ve Bursaspor Kulübü olarak, Bursaspor taraftarları dışında herhangi bir destek alamadıklarını ve şehrin desteğine ihtiyaçları olduğunu söyleyen Yazıcı, "Bursa çok büyük bir şehir. Bursaspor'un sahada taraftarımızın desteği haricinde çok şeylere ihtiyacı var. Bursa'dan yeterli desteği almıyoruz. Şampiyon olduk, Ertuğrul hocama dedim ki, 'Hocam öyle bir şey yapalım da bu şampiyonluk primini Bursa versin'. 1 lira gelmedi, futbolcularımızın primlerini kulüp olarak biz verdik. Bursa'da tüm güçler birleşip Bursaspor'a destek olsa bugün büyük diye nitelenen kulüpler böyle bir potansiyeli bulamaz. 'Meyvesi olan ağaç taşlanır' derler. Şunu anlamakta da zorluk çekiyorum. Bursaspor babamın malı değil ama Bursaspor'un benim için manevi değeri çok büyük. Ancak her kulüpte olduğu gibi Bursa'da biraz daha fazlası var. Artık başarıyı kıskanma mı dersiniz ne derseniz deyin. Bu güne kadar Bursa'dan istenilen desteğin çok azını aldık. Bundan sonra Bursa, Bursaspor'a karşı bakış açısını daha değiştirmeli. En basit örneği, şampiyon olmuş bir kulübün formasında reklam yok. Her yere yazdık, çizdik, gittik, konuştuk. Tabi ki teklifler geldi ama küçük teklifler. Şampiyon takım için yeterli değil. Bunda bir eksiklik var. Şampiyon bir kulüp olarak maalesef reklam bile alamadık. Ancak yolumuza devam ediyoruz, şu an için güçlüyüz, dilerim çok daha fazla güçlü oluruz." ifadelerini kullandı.
"BURSASPOR'U AVRUPA TAKIMI YAPARIM"
Başkan Yazıcı'nın ardından söz alan teknik direktör Ertuğrul Sağlam da takım olarak daha büyük başarılar elde etmeyi hedeflediklerini ifade ederek, "Daha büyük başarılar elde etmek istiyoruz. Bu hedefler için bir bütünlük oluşturmamız gerekiyor. Bu bütünlük doğrultusunda yeniden yapılanma gerçekleştirmemiz lazım. Her antrenörün Avrupa'da takım çalıştırma hayali vardır. Benim de vardı ama şimdi Bursa'daki potansiyeli gördükten sonra o hayalimden ayrıldım ve 'Bursaspor'u nasıl bir Avrupa takımı yaparım' diye düşünmeye başladım. Şimdilik sadece düşünüyorum. Kolay bir iş değil ama Bursa'da gerçekten bir potansiyel var. Bunun ciddi anlamda planlanması ve harekete geçirilmesi gerekir. Böyle bir ortam doğarsa Bursaspor'da çok uzun yıllar kalmak isterim. Bazı futbolcularda iniş çıkışlar yaşanabiliyor. Özellikle genç futbolcularda bunlar daha fazla olabiliyor. İki arkadaşımız da performanslarını artırmaya çalışıyor. Futbolun içinde olan şeyler. Bunun nedenlerini ortaya çıkarıp bu sıkıntları ortadan kaldırma adına çalışıyoruz." şeklinde konuştu.
"8 YILIM BEŞİKTAŞ'TA GEÇTİ"
Futbol kariyeri ve teknik direktör olarah kayatının 8 yılını Beşiktaş'ta geçirdiğini söyleyen Sağlam, Beşiktaş Spor Kulübü'ne çok şey borçlu olduğunu ancak Bursaspor'da olmaktan mutluluk duyduğunu ifade ederek, "Beşiktaş'ta futbolculuk ve teknik direktörlük hayatımı topladığım zaman 8 senem geçti. Bu bir insan hayatı için çok önemli bir süre. Beşiktaş'a çok şey borçluyum, bunu inkar edemem. Ancak şu anda Bursaspor'da olmaktan çok mutluyum. Dolayısıyla şu anda tüm enerji ve konsantrasyonumu ligin geride kalan haftalarını nasıl geçirebileceğimizi ve ligi bitirebildiğimiz en iyi sırada bitirebileceğimizi düşünüyorum. Tabi gelecekle alakalı insanın hiç planlamadığı şeyler de karşısına çıkıyor. İlerleyen dönemde ne olacağını ben de bilemiyorum." dedi.
"BURSA FUTBOLU TUTKULU YAŞIYOR"
Bursalıların iyi günde kötü günde takımını destekleyen bir taraftar kitlesini sahip olduğunu dile getiren Sağlam, Bursa'ya sahip olduğu potansiyeli çıkartarak başarılı olmak ve 47 yıllık beklentilere karşılık verebilmek için hizmet ettiklerini ifade etti.
Sağlam, "Bursa güzel bir şehir. Futbolu tutku halinde yaşayan, iyi günde kötü günde takımını destekleyen bir taraftar kitlesine sahip. Biz Bursa'ya, şehrin sahip olduğunu potansiyeli ortaya çıkarmak, başarılı olmak, 47 yıllık beklentilere karşılık verebilmek için geldik. Bu doğrultuda Başkanımızla fikirlerimiz, beklentilerimiz, hedeflerimiz örtüştü ve 3.5 yıllık mukavemele yaptık. 3 yıl sonunda şampiyonluğa oynayan bir Bursaspor ortaya koymak istedik. Tabi ki şampiyonluk erken geldi ama bunun da sebepleri var.
Göreve geldiğimizde insan kalitesi yüksek, profesyonelliği bilen, başarıya aç gençlerle takımımızı takviye ettik. Geldiğimizde iyi bir başlangıç yaptık. Çok iyi bir performans göstererek ligin son haftasına kadar Avrupa kupalarına katılma mücadelesi verip 6. sırada bitirdik. Bir sonraki sezon öncesi transfer politikamızı yine genç, maliyet yüklemeyen oyunculara yöneldik. Ergiç, Turgay, Hüseyin, Batalla, Zapotocny gibi oyuncuları aldık. Ekonomik anlamda sıkıntılı bir ortam vardı. Bazı takımlar elindeki yıldız oyuncuları satıp ekonomilerini düzeltirken, Sercan ve Volkan gibi yetenekli oyuncularımızı satmama kararı aldık. İstanbul'da Beşiktaş ile oynadığımız ve 2-1 gerideyken 3-2 kazandığımız maç, bizim için şampiyonluğun temelini atan karşılaşmaydı. İstanbul Büyükşehir Belediyespor yenilgisiyle avantaj kaybettik ama yılmadık.
Gençlerbirliği beraberliğiyle 2 puan kaybetmediğimizi, 1 puan kazandığımızı iddialı bir şekilde söyledim. Bu bizim hem şehirdeki hem kulüpteki şampiyonluğa inancımızı artırdı. Galatasaray maçından sonra liderliği Fenerbahçe'ye devrettik. Sezonun bitmesine 3 hafta kala bir karar aldık ve 'İkinci olsak bile şampiyon olmuşuz gibi kutlama yapacağız' dedik. Son maçta Fenerbahçe puan kaybetti ve Türkiye'de herkesin içine sindirdiği, Türk futbolunun tarihini değiştirerek çok önemli bir şampiyonluğa imza attık. Şampiyonluk yarışı içerisinde sezonun son haftasına kadar bu mücadeleyi devam ettireceğiz." diye konuştu.
"ŞAMPİYONLUK HER AN DEĞİŞEBİLİR"
Sağlam, 3 puanlı sistemde herşeyin olabileceğinin altını çizerek, Trabzonspor'un devre arasında Fenerbahçe'den 9 puan önde olduğunu ancak Fenerbahçe'nin şuan öne geçtğini belirtti.
Sağlam 7 puan önde oldukları için diğer büyük takımların Bursaspor'a göre daha avantajlı olduğunu ancak 3 maç üst üste mağlup olmayacaklarını kimsenin iddia edemeyeceğini ve her şeyin değişebileceğine dikkat çekti.
Haber Ara