MHP GENEL BAŞKANI BAHÇELİ ADANA'DA: -'(BAŞBAKAN) NEREDEN SAPLANMIŞSA, NEREYE

Türkiye'nin sosyal ve ekonomik meselelerinin olduğu gibi durduğunu savunan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 'Ama (Başbakan) nereden saplanmışsa, nereye teslim olmuşsa olmuş, kafası Türkiye'nin milli birliğine, dirliğine, bin yıllık kardeşliğine saplanmış ve PKK'nın siyasallaşması için İmralı'yla pazarlık yapmaya, İmralı'nın yol haritasına göre hareket etmeye çalışıyor' dedi.
Bahçeli, Adana'nın Sarıçam ilçesinde vatandaşlara hitap ederken Türkiye'nin iç ve dış tehditlerle milli devlet, üniter yapı ve toprak bütünlüğü açısından büyük bir tahribatla karış karşıya olduğunu söyledi.
Türkiye'nin 'etnik temelli bölücülük ve mezhep temelli ayrımcılık'la da karşı karşıya olduğunu iddia eden Bahçeli, 'Bugün ülkemizde aynı zamanda sosyal ve ekonomik yönden yoksulluk ve işsizlik başını almış gitmekte. Bütün bunlar 8 yıldan bu yana ülkeyi yöneten AKP'nin eseri. Onun için bu iktidar çürümüştür, yıpranmıştır, tükenmiştir, bu iktidarın üçüncü dönemi olmamalıdır' diye konuştu.
İktidarın her konuyu istismar ettiğini ileri süren Bahçeli, şöyle devam etti:
'Yeri geliyor inançlarımız ve milli değerlerimizi, yeri geliyor sosyal ve ekonomik yönden yoksulluğumuzu istismar ediyor ve bütün bu istismar siyasetini sürdürme gayretine giriyor. Türkiye'yi geriyor, çatışmaya sevk ediyor ve çatışmayla kaplaşma ve cepheleşmeyle ayırıyor. Bu gerilim stratejisi ve çatışmayla kendisini mağdur ve mahzun gösterip iktidar yolunu açmaya çalışıyor.
Bu ülkeyi, inanan-inanmayanlar, laik-antilaikler, gericiler-ilericiler diyerek bölünmeye sevk etti, öbür taraftan da anayasal kurumlar arasında yine bu gerilim stratejisi ile yasamayı yargıyla Türk Silahlı Kuvvetlerini milletle karşı karşıya getirecek büyük bir gafletin içine düştü. Bu arada 1 Ağustos 2009 tarihinde demokratik açılım zırvasıyla memleketi etnik temelli bir bölünmeye götüren zırvayla bize göre yıkım projesiyle ülkeyi karşı karşıya bıraktı.'
Türkiye'ye seslendiğini belirten Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Eğer Cenab-ı Allah iktidarı nasip ederse, etnik temelli bölünmeyi devlet politikası haline dönüştüren bugünkü Başbakan ve onun yandaşı İçişleri Bakanından Yüce Divanda hesap sormazsam namerdim. Türkiye'nin sosyal ve ekonomik meseleleri olduğu gibi duruyor ama Başbakan nereden saplanmışsa, nereye teslim olmuşsa olmuş, kafası Türkiye'nin milli birliğine, dirliğine, bin yıllık kardeşliğine saplanmış ve PKK'nın siyasallaşması için İmralı'yla pazarlık yapmaya, İmralı'nın yol haritasına göre hareket etmeye çalışıyor.'

-BEKA MESELESİ-

Bugün Türkiye'nin en önemli meselesinin 'beka meselesi' olduğunu kaydeden Bahçeli, şunları söyledi:
'Türkiye'nin devlet ve millet olarak varlığı çok büyük önem arz etmekte ve bir çok yönüyle tehdit altına alınmış, kuşatılmış durumda. Ama bu meseleyi daha büyük tehdit altına düşürebilecek sosyoekonomik hastalık, işsizliktir.
1 yıl içinde nüfusumuz 1 milyon 600 bin artıyor ve işsizlik çözüm bulunamadığı için yaygınlaşıyor. Her evde askerden dönmüş, okulunu bitirmiş veya gelinlik çağına gelmiş evlatlarımız, işsiz olarak yaşıyor ve ailesine yük olmanın sıkıntısı içinde bulunuyor. Aile de 'elimden geleni yaptım, çocukları yetiştirdim ama bir iş bulamadım, baş göz yapamadım, bir yuva kuramadım' diye üzülüyor. Bugün Türkiye'nin en önemli meselesi budur. Bu işsizlik, ekonomik sıkıntıdır ama sosyal bir hastalıktır. Bu çözülmezse, Türkiye'yi bölmeye çalışanların, varlığını tehdit edenlerin ellerine en büyük istismar malzemesi sağlanmış demektir.'
Her evde 'sosyal bir dinamit' bulunduğunu ifade eden Bahçeli, şöyle devam etti:
'Üniversiteyi bitirmiş, beklemiş beklemiş iş yok. 'Baba bari askere gideyim' demiş, vatani görevini yapmış dönmüş, iş yok. Kahveye çıkacak, cebinde çay parası yok. Babasının annesine parayı verip, 'Al şunu benim haberim yokmuş gibi ver de kahveye çarşıya çıksın, bir çay içsin, arkadaşlarını görsün' diye verdiği parayla gününü geçiriyor. Böyle bir durumda üzülüyor, 'aileme yük oluyorum' diye bunalımın içine giriyor. Her evde en azından böyle bir işsiz vardır diyebiliriz.
Fakat iktidar 8 yılda işsizliği çözememiştir. Yoksulluk ise giderek yaygınlaşıyor. Açlık ve yoksulluk sınırının altında 12 milyon insanımız bulunuyor ve gittikçe bu yaygılaşıyor. Bir zamanlar imkana kavuşmuş ama bugün aldığı parayla geçinemiyor, esnaf, emekli hep aynı. Biraz evvel köyler arasında dolaşırken, yolumu kesiyorlar, çiftçi 'Bittik, ürün tarlada kaldı satamıyoruz' diyor.'

-DEĞERLERİ İSTİSMAR-

Söz konusu durum yaşanırken, Başbakanın her gün 18.30'da televizyonda görünmeye başladığını belirten Bahçeli, şunları kaydetti:
'Dizi film gibi Recep Tayyip Erdoğan'ı seyretmeye başlıyorsunuz. Sabahtan akşama kadar konuşuyor, Türkiye'yi toz pembe takdim ediyor. Yeri geliyor, milliyetçi oluyor, baş örtüsünden yana oluyor, ama milli değerleri yok ediyor, baş örtüsünü istismar ediyor. Buna karşın bir şeyde başarılı oluyor. Yandaş ve hanedanlarını zengin etmekte Türkiye'de en başarılı adam.
AKP'ye 2 dönem oy veren AKP'li vatandaşlarım. Siz bir umut olarak böyle bir partiye sarıldınız, yüzde 34'ler, yüzde 47'lere ulaştırdınız, mecliste en fazla milletvekili ile temsil ettirdiniz. O AKP'ye oy veren değerli hemşehrime soruyorum. 2002 yılı 3 Kasımında durumun neydi, evinde aşın pişiyor muydu, çocuğuna iş bulabilmiş miydin? 8 yılı aştı. Durumunu tekrar soruyorum. 2002'den daha mı iyidesin, yoksa kötüde misin. 'Daha iyi' diyorsan, AKP'yle devam ettir ama 'hayır gittikçe perişan oldum, AKP'nin yöneticileri köşeyi döndü, hanedanlar servet içinde yüzdüler, ben ise hala evimde aşımı pişiremiyorum, çocuğuma iş bulamıyorum' diyorsan vur bir tokat, fırıldak gibi dönsün.'
İktidara talip olduklarını bildiren Bahçeli, 'Bu iktidardan hesap sormak, bin yıllık kardeşliği canlandırmak için en az yüzde 40 oranında oy alan yeni bir iktidara ihtiyaç vardır, o da MHP'dir. Herkes denendi, şimdi sıra tek başına MHP'dedir. Ne vaat ediyorsak onu yerine getirmeye hazırız. Plan ve projeyle geliyoruz' dedi.