KOBİDER: 28 Şubat'ta halkın iradesi gasp edilerek devletin hazinesi boşaltıldı
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, "28 Şubat 1997'de 'post modern darbe' olarak nitelendirilen MGK toplantısı sonrasında alınan kararlar ile halkın iradesi hiçe sayılarak hükümet istifaya zorlanmış,
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-02-28 12:29:05
Nurettin Özgenç, 28 Şubat'ın yıl dönümünde yaptığı yazılı basın açıklamasında, 28 Şubat 1997'de uydurma bahanelerle irticai hareketler organize edilerek, 'cambaza bak misali' kamuoyunun dikkati farklı yerlere çekilerek, halkın cebinden, devletin kasasından parasının çalındığına dikkat çekti. Özgenç, şöyle dedi:
"28 Şubat'ta iktidardaki hükümeti uydurma bahanelerle sıkıştıran post modern darbeciler, 28 Şubat'ın bin yıl süreceğini ve demokrasiye balans ayarı yaptıklarını söylemişlerdi. Vatandaşın topu, tüfeği ve yürütecek tankı yoktur. Ancak fikir yürütür. Fikir doğrultusunda tercihini demokrasinin gereği olan seçimlerde oy kullanarak iradesini belli eder.
Bu sayede bir taşla iki kuş vurulmuştur. İrtica söylemleriyle mütedeyyin insanlara baskı ve zulüm yapılmıştır. Diğer taraftan da bankalar hortumlanmıştır. Türkiye'nin ilerlemesine mani olunduğu gibi en az 15 yıl geri gitmiştir. 28 Şubat'ı ceberrut devletin ve vesayet rejiminin mütedeyyin halka yönelik zulüm politikalarının bir parçası olarak görüyoruz. Postmodern darbeci zihniyet imam-hatip okullarının önünün kesilmesi için mesleki eğitimi bitirdiler. Günümüzde dahi nitelikli eleman sıkıntısı çekiliyorsa ve sokaktaki dört gençten üçünün işsiz olduğundan bahsediliyorsa bunun müsebbipleri o zamanın yöneticileridir. Hatta o dönemde mesleki eğitim engellenirken alkış tutanlar şimdilerde ise timsah göz yaşı dökerek 'meslek lisesi memleket meselesi' diye, bu işin önemine vurgu yapıyorlar. Bu davranış iki yüzlülüktür."
"28 ŞUBAT SÜRECİ, EKONOMİYE ÇOK AĞIR BİR ÇÖKÜNTÜ YAŞATMIŞTIR"
28 Şubat sürecinden sonra 22 bankanın içi boşaltılarak 47 milyar dolar zarar ile hazineye devredildiğini hatırlatan Özgenç, "Türkiye adeta 'aile fotoğrafı' çektirenler tarafından soyup soğana çevrildi. Ülkemiz sistemli ve planlı olarak ekonomik çöküntüye uğratılmıştır. Buna neden olanları halk unutmamıştır. Ülkeyi talan edenlerin bazıları "aile fotoğrafında" yer almışlardır. Bazıları da bankaların yönetiminde bulunmuşlardır. Bu 28 Şubat vurguncuları tarihin karanlık sayfalarında yerini almışlardır. Aradan 14 yıl geçmesine rağmen Türkiye kalkınma ve işsizlikle mücadele ederken bir diğer taraftan bu enkazın kalıntılarını, cüruflarını temizlemeyle meşgul olmaktadır." dedi.
Özgenç, buna örnek olarak; batan bankalarda 28 Şubat sürecinde rol oynayan komutanların görev almasını gösterdi. "Mesleği deniz amirali olan birinin bankacılıktan anlaması ne derece doğrudur? 28 Şubat'ı yapanlar bin yıl devam edecek bir süreçten bahsederken yapılan kirli ve karanlık işlerin devamının süreceğini mi kast ediyorlardı bilemiyoruz ama bildiğimiz halkımız kendisine ve ülkesine ihanette bulunanları asla affetmediğidir." diyen Özgenç, halkın, yapılan darbelere ve haksızlıklara tepkili olduğunu, bu tepkisini de sandığa sahip çıkıp oy kullanarak gösterdiğini belirten Özgenç, şöyle devam etti:
"Bu meyanda 28 şubat postmodern darbecilerinin değirmenine su taşıyanlar kendi tabirleriyle beşli çete olarak bilinen sivil toplum kuruluşları TOBB, Türk-İş,TİSK, DİSK ve TESK bu ayıptan kurtulmuş değillerdir. Bazıları bu konuda pişmanlıklarını belirtseler de hala daha kamuoyunun önüne çıkıp özür dilemediklerini biliyoruz. Sivil toplumun ruhuna aykırı olan bu davranıştan ötürü yaptıklarının yanlış olduğunu kamuoyuna deklare etmedikçe halkın zihninde darbeci STK'lar olarak kalmaya devam edeceklerdir. Çünkü halkın seçmiş olduğu siyasi iradeye karşı darbeci zihniyetin yanında yer almışlardır. Bu davranış STK'lar açısından utanç verici bir durumdur."
SON VİDEO HABER
Haber Ara