AK PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI İPEK: -'ÖZELLİKLE HALK OYLAMASINDAN SONRA V

Ak Parti Seçim İşleri Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek, halk oylamasından sonra vatandaşın, AK Parti'ye yoğun bir desteği olduğunu söyledi.
AK Parti Seçim İşleri Başkanlığı İstişare ve Bilgilendirme Toplantısı dolayısıyla üç gündür Alanya'da bulunan İpek, Alanya Kaymakamı Hulusi Doğan'ı ziyaret etti. Ziyarete, AK Parti Seçim Koordinasyon Merkezi (SKM) Başkanı Mustafa Ataş, SKM Başkan Yardımcısı Halide İncekara, Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın, Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün ve Çankırı Milletvekili Nurettin Akman da katıldı.
Hulusi Doğan, kendisini ziyaret eden milletvekillerine, Alanya'da gerçekleştirilen yatırımlar, ilçenin sorunları ve ilçe turizmi hakkında bilgi verdi.
Ziyaret sonunda gazetecilerin sorularına yanıtlayan AK Parti Seçim İşleri Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı İpek, eski Başbakan ve Saadet Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın ölümünden dolayı üzüntü duyduğunu belirtti. Erbakan'ın Türkiye siyasetine ve demokrasiye önemli katkı veren bir lider olduğunu ifade eden İpek 'Kendisi, Türk siyasetinin önemli bir ismi. Türk siyasetine, demokrasimize önemli katkısı olan ve siyasete belli bir bakış açısı getiren, aslında bir hiciv de getiren, tüm dünyaya ve Türkiye'ye de fikirlerini aksettirmiş, Türkiye'de bir çok insanda emeği olan bir lider. Allah rahmet eylesin' dedi.
İpek ve beraberindeki milletvekilleri daha sonra Alanya Belediyesi'ni ziyaret etti. Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, İpek ve AK Parti milletvekillerine yaz döneminde Alanya'ya yapılacak ziyaretler için ilçeye gelirken Gazipaşa Havaalanı'nı kullanmalarını önerdi. Sipahioğlu, ayrıca yaz döneminde Gazipaşa Havaalanı'na gelen yolculara muz ikram etmeyi planladıklarını söyledi. Ziyaret sırasında SKM Başkanı Mustafa Ataş, Belediye Başkanı Sipahioğlu'nun makamındaki balkona çıkarak fotoğraf makinesiyle Alanya'yı görüntüledi.
İpek ve beraberindekiler, buradan AK Parti İlçe Teşkilatı'na geçerek partililerle görüştü. Haluk İpek partide basın açıklaması yaparak, toplantıya katkı sağlayanlara teşekkür etti.
Alanya'nın, kendilerine iyi bir ev sahipliği yaptığını belirten İpek, asıl teşekkürü referandumda çıkan yüzde 52 evet oyundan dolayı etmek istediğini söyledi. Alanya'nın referandumda verdiği desteğin kendilerini çok mutlu ettiğini vurgulayan İpek, şöyle konuştu:
'Sahil bandı il ve ilçelerle renge boyandığında Alanya tabi ki evet oylarının daha yüksek olduğu ilçe olarak gözüktü. Dolayısıyla Alanya, genel merkeze moral verdi. O nedenle seçim işleriyle ilgili son istişare toplantımızı Alanya'da yaptık. Hepsi de Alanya'nın ev sahipliğinden çok memnun oldular. Referandumdan sonra Alanya'nın üzerine biraz daha yük bindi. Yapılacak genel seçimde oy oranının daha yüksek olmasını bekliyoruz. Alanya, sahil kesiminde hem ekonomisi, hem siyaseti çok dinamik bir bölge. Bu dinamizmini, bu ekonomik gücünü daha iyi koordine ettiğinde, bu siyasal gücünü daha iyi koordine ettiğinde, önümüzdeki seçimde inşallah AK Parti'ye yoğun bir destek verdiğinde ileride çok daha iyi bir yol katedeceğine inanıyorum. Biz de bunun için elimizden geleni yapacağız.'

-İLÇE YERİNE İL İFADESİNİ KULLANDI-

Haluk İpek, partide basın açıklaması yaptığı sırada, Alanya ilçesi yerine Alanya ili ifadesini kullanıp arkasından Alanya ilçesi olarak düzeltti. Bunun üzerine bir gazeteci kendisine 'Dün SKM Başkanı Mustafa Ataş bey de konuşurken dil sürçmesi yaşadı ve Alanya'ya il dedi. Bugün siz de yaşadınız aynı şeyi. Alanya'yı il yapıp bu dil sürçmelerinden kurtulmayı düşünüyor musunuz' diye sorması üzerine, şunları söyledi:
'Şu anda AK Parti iktidarının gündeminde, Türkiye'nin herhangi bir yerinde il yapmakla ilgili bir çalışma yok ama il konusu gündeme geldiğinde ilk akla gelen yer Alanya oluyor. Bizim Ankara'daki değerlendirmelerimizde de böyle ama siz Alanya'nın gelişmesine, çalışmalara daha da hız verirseniz bir müddet sonra onlar kendiliğinden gelir inşallah.'
İpek, 'AK Parti'nin yeni hedefi yüzde 58 oy olarak konuldu. Siz ne düşünüyorsunuz' şeklindeki soruya ise şu yanıtı verdi:
'Tabi ki siyasi partiler kendilerine hedefler koyarlar. Bu bizim 3. genel seçimimiz. İlk seçime girdiğimizde seçime üç ay kala anketlerde yüzde 28, yüzde 30 bandındaydık. Seçimi yüzde 34,5'ta tamamladık. İkinci genel seçimde, seçimlere beş ay kala yapılan anketlerde yüzde 32 bandındaydık. Sonraki siyasi gelişmeler (367 ile ilgili meclisteki kriz, cumhurbaşkanlığı seçimi krizi dahil olmak üzere) sonucunda 2007 seçimlerini yüzde 47 bandında tamamladık. Şu anda özellikle halk oylamasından sonra vatandaşımızın Türkiye genelinde AK Parti'ye yoğun bir desteği var. Üç ay sonraki seçimde bu desteğin çok yüksek bir seviyede çıkacağını umut ediyoruz. Özellikle Akdeniz sahil bandında bütün illerde, buna Antalya ve Alanya dahil olmak üzere anketlerde AK Parti birinci parti olarak çıkmakta. Bunun devam edeceğini umuyoruz.'
'Türkiye'de tek partiye doğru bir gidiş var mı sizce' sorusunu da yanıtlayan İpek, Türkiye'nin 1950'den sonra çok partili sistemi ve seçimleri benimsediğini, seçimleri birçok batılı devletten çok daha düzgün yaptığını hatırlatarak, ''AK Parti'den önce parlamentoda bir sürü parti vardı. Vatandaş o parlamentoda bulunan bütün partileri parlamentodan uzaklaştırdı ve yeni birilerini getirdi. Yani biz ülkemizde bir çok batılı devletlere göre seçimlerimizi düzgün yapıyoruz' dedi.
İpek, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Vatandaş istediğini iktidar yapar, istediğini iktidardan uzaklaştırır, istediğini yüzde 9,5'da tutar, istediğine yüzde 10,5'la barajı aşırır. Dolayısıyla seçimlerde vatandaş ne diyorsa o oluyor. Vatandaşın tercihini, vatandaşın demokratik iradesini farklı yorumlayarak bir yerlere koymak demokrasiyi bilmemekten gelir. Tek parti ne demek. Başka hiç bir siyasi partinin seçime girememesi, vatandaştan oy isteyememesi demek. Şimdi şu andaki iktidarın dışındaki bir partiye vatandaş destek verirse iktidara taşıyabilir mi? Taşıyabilir. O zaman niye AK Parti'yi tercih ediyor. Çünkü geçmişteki o parçalı siyasi yapıyı, koalisyonu vatandaş istemiyor artık. Ortadoğu'da iktidar olan, Ortadoğu'da lider olabilen, Balkanlarda lider olabilen, Türk Cumhuriyetlerinin önünde lider olabilen bir güçlü iktidar istiyor ve güçlü iktidarı devam ettirecek iradesini ortaya koyuyor.'