'28 ŞUBAT'IN 14. YILINDA ÖZGÜRLÜKLER' PANELİ -MARMARA ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜY

Marmara Üniversitesi (MÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali, darbe süreçlerinde halka yönelik önemli bir sindirme politikaları olduğunu söyledi.
MÜ Liberal Düşünce Kulübü'nce, üniversitenin Göztepe Yerleşkesi'nde düzenlenen '28 Şubat'ın 14. Yılında Özgürlükler' panelinde konuşan Naskali, Türkiye'de darbeler sürecinin 27 Mayıs 1960'ta başladığını ve darbelerin Türkiye'nin üzerine karabasan gibi çöktüğünü dile getirdi.
Naskali, 'Darbe süreçlerinde halka yönelik önemli bir sindirme politikası var' diye konuştu.
3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın torunu da olan Naskali, 27 Mayıs 1960'ta Yassıada'da kurulan mahkeme sonucunda dönemin Başbakanı Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan'ın idam edildiğini hatırlattı.
27 Mayıs 1960'tan önce Gazi Osman Paşa için yazılan 'Plevne Marşı'nın sözlerinin değiştirilerek, pek çok kesim tarafından ve pek çok ortamda 'Olur mu böyle olur mu?' şeklinde söylendiğini belirten Naskali, Fatin Rüştü Zorlu'nun annesi Güzide Zorlu'nun da Gazi Osman Paşa'nın torunu olduğunu, o marş ile Zorlu'nun idamı arasında ilginç bir tesadüfün de yer aldığını anlattı.
Naskali, Libya lideri Muammer Kaddafi'nin 1960-1962 yılları arasında Türkiye'de askeri eğitim aldığını, Türkiye'den gittikten kısa bir süre sonra da ülkesinde darbe yaptığını hatırlattı.
28 Şubat öncesinde de 10. Yıl Marşı'nın gündemde olduğunu ifade eden Naskali, bu marşın hemen hemen her ortamda söylendiğini dile getirdi.
Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali, 28 Şubat döneminde de 'Fadime Şahin' olayının gündeme geldiğini, bu kişinin ezberletilmiş bir rolü oynadığını ve 28 Şubat öncesinde de bu durumun kullanıldığını savundu.