Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da halk inisiyatiflerinin baskıcı rejimlere karşı direniş içinde olduğunu kaydeden Şahin, şöyle dedi:
''Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da anti demokratik ve baskıcı rejimlere karşı ortaya konulan direnişin halkları lehine başarıyla sonuçlanmasını ve baskıcı rejimler yerine gerçek demokrasinin işleyeceği yeni bir yönetim anlayışının inşasını yürekten temenni ediyoruz.
On yıllardır millet olmaktan kaynaklı haklarını kullanmak isteyen, kamu yönetimine ve sosyal yaşama kendi kimliğiyle katılmasını isteyen, kültürünü özgürce yaşamak isteyen başta Kürt halkı olmak üzere mevcut hükümet dahil Cumhuriyet tarihindeki tüm hükümetlerin yaklaşımı, Mübarek ve Kaddafi'nin yaklaşımından farklı olmamıştır.
Silahların susması, ellerin tetikten çekilmesi için çağrı, beklenti ve girişimlerin hep yanında yer aldık. Barış için adım atılması gerekiyor. Hükümetin adım atmayışı, muhalefetin statükocu duruşu, sivil toplum örgütlerinin ve sermayenin çabalarının yetersizliği, askeri ve sivil operasyonların devam etmesi nedenleriyle ateşkesin haziran ayına kadar sürmeyebileceği riski her geçen gün artarak devam etmektedir.
Ahlaki, vicdani ve siyasi sorumluluğumuz gereği, bu risk karşısında ve bu riskin yaşam bulmaması için hükümeti sorunun çözümü yolunda adım atmaya, sivil toplum örgütleri, sermaye kesimlerini, barış, diyalog ve müzakere için daha fazla çaba sarf etmeye davet ediyoruz.''
Anadolu ve Mezopotamya coğrafyasında yaşayan tüm halkların, dillerin, inançların, kimliklerin ve kültürlerin bir arada eşit ve özgürce birbirlerine tahakküm kurmadan yaşayabileceğini bildiren Şahin, hükümeti, muhalefeti, sivil toplum örgütlerini ve bütün toplumsal dinamikleri, bu ülkede yaşayan tüm insanların mutluluğu, refahı ve barış için sorumluluk almaya, samimi olmaya ve adım atmaya davet ettiklerini söyledi.
AA