Casusluk çetesinde 165 bin gizli belge çıktı

'Askerî casusluk ve şantaj' iddianamesinde devletin güvenliğini tehlikeye sokacak 165 binden fazla belge ve 43 adet video kaydının, çetenin eline geçtiği iddia edildi. Genelkurmay'ın 'yabancı bir devletin eline geçmesi durumunda o ülkeye yarar sağlar' dediği deliller arasında pek çok askerî birlik ve üsse ait gizli bilgi ile buralara ait kamera görüntüleri ve krokiler bulunuyor.

 

 

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 250 sayfalık iddianamenin "Casusluk faaliyetleri ve bu amaçla temin edilen belgeler" başlıklı bölümünde emekli Albay İbrahim Sezer liderliğindeki örgütte ele geçirilen belgeler anlatıldı. Soruşturma kapsamında tüm sanıklardan toplam 328 adet Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 326. maddesi kapsamında gizli belge, 6 bin 74 adet TCK 327. madde kapsamında gizli belge ve 158 bin 984 adet açıklanması yasak, gizliliği olan belge ele geçirildiği bildirildi. Ayrıca toplam 43 adet askerî birlik ve üsse ait gizli kamera ile çekilmiş video görüntüsü ve fotoğraflar, birlikler içerisinde yer alan kameralara ait noktaları belirten krokiler yer aldı.

 

Genelkurmay Başkanlığı'ndan alınan cevabî yazılarda, belgelerin gizlilik derecesine sahip olduğu, 'yabancı bir devletin eline geçmesi durumunda yabancı devlete yarar sağlayacak bilgilerden oluştuğu' kaydedildi. Ele geçirilen bazı fotoğraf ve videoların 'radara düzenlenebilecek saldırı ve sabotajlara yönelik keşif bilgisi sağlayacak nitelikte olduğu' belirtildi. TÜBİTAK da belgelerle ilgili 'Açıklanmaları güvenlik güçlerimizin terör örgütlerine karşı verdikleri mücadelede zafiyet yaratacaktır.' bilgisi verdi.

 

İddianamede, emekli Albay İbrahim Sezer'de ele geçirilen 9 numaralı DVD içerisinde; toplam 146 adet TCK 326'da düzenlenen "devletin güvenliğine ilişkin belgelerden", 1.844 adet TCK 327/1 kapsamında "devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgilerden" bulunduğu anlatıldı.
 
1.908 adet ise TCK 334/2'ye göre açıklanması yasaklanan, gizli kalması gereken devletin savaş hazırlıklarını ve savaş etkinliğini tehlikeye düşürecek belge ve bilgilerden bulunduğu kaydedildi. Aynı sanığın Kadıköy'deki ikametinde de, yine aynı özelliklerde 99 gizli belge bulunduğunun tespit edildiği kaydedildi.
 
Sezer'den ele geçirilen ve 138 şeklinde numaralandırılmış dokümanda; "Sezer'ciğim gönderdiğin kız çok işe yaradı, teşekkür ediyorum. Ayrıca Erdek'le ilgili istediğin fotoğrafları da Ozan Astsubay'la gönderiyorum. Gerekli ödemeyi Ozan'a yapabilirsin. Bnb. A. ile ilgili kaliteli bir kız gönderirsen iyi olur. Sonra işimiz düşecek çünkü. Cemhan" şeklinde açıklamaların yer aldığı belirtildi. Aynı dokümanla bağlantılı olduğu 144, 145 ve 146 numaralı dokümanlar birlikte değerlendirildiğinde Erdek Deniz Üs Komutanlığı'na ait kroki ve fotoğrafların sanık Cemhan Katar tarafından temin edilip İbrahim Sezer'e gönderildiğinin anlaşıldığı kaydedildi.

 

 

Davanın bir numaralı sanığı İbrahim Sezer'de ele geçirilen ve 1'den 5'e kadar numaralandırılan dokümanlarda aynı yere ait olduğu anlaşılan toplam 5 adet krokinin olduğu tespit edildi. Söz konusu krokilerin İstanbul Tersane Komutanlığı'na ait olduğu ve kroki içeriklerinde, komutanlığın fiber optik kablo, kabinet, sabit kamera, hareketli kamera, elektrik kablosu, koaksiyel kablo ve data kablosu gibi dijital verilerin güzergahını gösteren krokiler bulunduğu anlatıldı. Bu krokilerin de "açıklanması yasaklanan ve niteliği itibarıyla gizli kalması gereken belge" olduğunun Genelkurmay Başkanlığı'nın bildiriminden anlaşıldığı aktarıldı.

 

Sanıklardan Deniz Mehmet Irak'ta ele geçirilen 120 gb kapasiteli hard disk içerisinde; toplam 174 adet devletin güvenliğine ilişkin belge, 3.705 adet TCK 327 kapsamında devletin güvenliği ile ilgili 35.080 adet ve açıklanması yasak gizli belgelerin olduğunun anlaşıldığı kaydedildi.

 

Ayrıca Burak Çetin'de ele geçirilen hard disk içerisinde yer alan "akademi" isimli klasörde, İzmir Hava Radar Komutanlığı'na ait toplam 36 adet fotoğraf bulunduğu, bunlardan 8 adedinin radara düzenlenebilecek saldırı ve sabotajlara yönelik keşif bilgisi sağlayacak nitelikte gizli belge olduğunun bildirildiği kaydedildi.

Sanık Emrah Küçükakça'da 388 adet gizli belge ve "alpay aksu gölcük kapı" isminde bir klasör ile bunun içinde 9 adet fotoğraf ile 4 adet video dosyasının bulunduğu anlatıldı. Fotoğrafların, askerî tesise ait olduğu bildirildi. Bunların da gizli çekim olduğu, komutan giriş kısımlarının da kayıt edildiği belirtildi. Sanık Burak Çetin'de 1.219 adet gizli belge ve ayrıca 30 adet açıklanması yasak görüntülerin ele geçirildiği aktarıldı.

 

 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen "askerî casusluk ve şantaj" soruşturmasına ilişkin dava açıldı. İddianamede 16'sı tutuklu 56 sanık yer alıyor. 68 müşteki arasında emekli Tuğamiral Türker Ertürk, Tümamiral Haydar Mücahit Şişlioğlu ve Tümamiral Fikret Güneş'in eşi Manolya Güneş de yer alıyor. Mahkeme, ilk duruşma tarihini 20-21 Nisan 2011 olarak belirledi. Oybirliği ile kabul edilen iddianamede çete lideri olarak emekli Albay İbrahim Sezer suçlanıyor. Tutuklu sanıklar şöyle: İbrahim Sezer, Tamer Zorlubaş, Zeki Mesten, Mehmet Seyfettin Alevcan, Yücel Çipli, Mehmet Emrah Küçükakça, Mehmet Emre Sezenler, Alper Eylem Ersoy, Merdan Metin, Yiğit Ali Adlığ, Burak Çetin, Deniz Mehmet Irak, Ali Haydar Eser, Ekrem Saltuk Baysal, Ersin Tolga Uçar, Necmi Yıldırım.

Zaman