İktisat hocalarına göre ekonomi iyiye gitse de işsizlik hala en büyük sorun

İstanbul Ekonomik Araştırmalar Derneği'nin (İEAD) anketine katılan iktisat hocaları, Türkiye ekonomisinin gidişatından memnun kalırken, en büyük sorunun işsizlik olduğuna kanaat getiriyor. İEAD'ın Online Anket yöntemi ile yaptığı Hocaların Gözüyle Türkiye Ekonomisi Araştırması ile iktisat bölümü öğretim üyelerinin 2011 değerlendirmeleri ve beklentileri ortaya koyuldu. Üniversitelerin İktisat bölümlerinde görevli 304 öğretim üyesi üzerinde yapılan anket sonuçlarına göre, Türkiye'deki ekonomik durum iyi yolda seyrediyor fakat işsizlik hala en önemli sorun olarak görülüyor. Ankete katılanların yüzde 49,5'i işsizliği Türkiye'nin en önemli sorunu olarak görürken, yüzde 59,5'i de 2011 içerisinde işsizlik rakamlarında önemli bir gerileme beklemiyor. İEAD Başkanı Doç. Dr. Mehmet Hüseyin Bilgin konuyla ilgili yaptığı açıklamada anketi üniversitelerin iktisadi ve idari bilimler fakültelerinde görevli yardımcı doçent, doçent ve profesörlere uyguladıklarını bildirdi. Elektronik posta adreslerine ulaşılan 726 iktisat hocasına 17 soruluk anketi gönderdiklerini ve bunlardan 304'ünden cevap aldıklarını açıklayan Bilgin, araştırmada en çarpıcı sonucun işsizlik ile ilgili olduğunu kaydetti. Ankette yönelttikleri "Türkiye'nin ekonomik durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna hocaların yüzde 34'ünün 'iyi', yüzde 13'ünün 'çok iyi' ve yüzde 39'unun da 'normal' karşılığını verdiğini aktaran Bilgin, buna karşın 2011 yılında en önemli sorunun işsizlik olduğunun vurgulandığını ifade etti. Türkiye'de her yıl 800 kişiye istihdam imkânı yaratılması gerektiğini belirten İEAD Başkanı, ekonomik büyümenin istihdam odaklı olmadığından dert yandı. Doçent Mehmet Hüseyin Bilgin, "Ankete katılan iktisat hocalarımızın yüzde 64,2'si, işsizlik sorununun çözümünde özel sektör ve kamunun birlikte hareket etmesi gerektiğine dikkat çekilmiştir. Bize göre bu alanda yapılması gereken iki reform vardır. Bunlar Eğitim ve Emek Piyasası reformları. Emek piyasası dediğimiz istihdam üzerindeki yüklerin hafifletilmesi. Eğitim dediğimiz ise, piyasanın taleplerine uygun istihdamın yetiştirilmesi. İş dünyası eleman sıkıntısı çekiyor, eleman bulamıyor. Bir tarafta da her yıl 800 bin kişi çalışma hayatına atılıyor, ama işsizler ordusuna katılıyor. Burada bir tezatlık var. Bunun sebebi ise; okullarımızın, piyasanın ihtiyaçları dışında mezunlar vermesi. Bunlar bir an evvel düzeltilmeli." dedi. Ankete katılan iktisatçıların yüzde 78,2'si dünya ekonomisindeki durgunluğun bu yıl da süreceğine işaret ediyor. Yüzde 66,7'si ise Avrupa ülkelerindeki krizin derinleşerek, başka ülkelere sıçrama ihtimalinin güçlenmesine vurgu yapıyor. Anket sonuçları Türkiye ekonomisinin büyümeye devam edeceği kanaatini de ortaya çıkarıyor. İktisatçıların yüzde 54,1'i büyüme oranının yüzde 3-5 arasında olacağını kaydediyor. Aynı ankete katılan iktisatçıların yüzde 44,1'i ise TÜFE oranının yüzde 5-6 arasında seyredeceğinin altını çiziyor. 2011 yılı sonunda doların 1.500 – 1.600 TL, euronun ise 2.000 – 2.100 TL bandı arasında yer alacağını öngören öğretim üyelerinin yüzde 52,3'ü faizlerde düşüş olabileceğini dile getiriyor. Haziran ayı sonunda yapılacak genel seçimlere yönelik soruyu da cevaplayan iktisat hocalarının yüzde 69,7'si seçimlerin Türkiye ekonomisini etkileyeceğine inanıyor. İç siyasi çekişmelerin ekonomik istikrarı bozduğuna kanaat getiren hocaların yüzde 44,1'i doğrudan yabancı sermaye girişlerinde artış bekliyor.