The Independent gazetesinin Ortadoğu uzmanı muhabiri Robert Fisk, yakinen izlediği Mısır isyanı için “Değişim rüzgarları ikiyüzlüğü ortaya serdi” dedi.
“Hiçbir şey Arap devrimi gibi dostlarının ikiyüzlülüğünü gösteremez. Özellikle devrim sivil ve insani ise ve gücünü Amerika ve Avrupa'da bizim keyfini sürdüğümüz bir çeşit demokrasi talebinin bunaltıcı baskısından alıyorsa” diyen Fisk, ABD Devlet Başkanı Barak Obama'nın Haziran 2009'da Kahire'de yaptığı ünlü konuşmasını hatırlatarak, şu değerlendirmede bulundu:
“Ne zaman Araplar itibar ve saygınlık istediklerinde, Obama'nın en şöhretli konuşmasında -Haziran 2009 Kahire konuşması- altını çizdiği yakın gelecek için haykırdıklarında -şimdi en ünlü kötü şöhretlisi bence- safsata ediyor ve onlara saygısızlık gösteriyoruz. Demokratik taleplerini hoş karşılamak yerine onlara hastalık gibi muamele ediyoruz.”
BATI'NIN TÜRKİYE İKİYÜZLÜLÜĞÜ
Fisk, bu değerlendirmesinde Batı'nın ikiyüzlüğü ile ilgili Türkiye bağlamında da bazı örnekler veriyor. Bu örneklendirmeler şöyle:
"Fransız tarihçi Daniel Linderberg bu hafta doğruyu söyledi ve 'Gerçeği itiraf etmeliyiz. Çok sayıda aydın, derinlerde bir yerlerde Arap halkının yaradılıştan geri olduğunu düşünüyor' dedi. Bunda yeni bir şey yok. İçten içe tüm Müslüman dünyasıyla ilgili hissettiklerimiz de böyle. Almanya Başbakanı Angela Merkel çok kültürlülüğün işe yaramadığını söyledi. Bavyera kraliyet ailesi üyesi olduğunu belirten biri de, kısa süre önce bana Almanya'da çok fazla Türk olduğunu, çünkü Alman toplumunun bir parçası olmayı istemediklerini söylemişti."
"Ama, bugün İslam ve demokrasinin Orta Doğu'da bulabileceğiniz en mükemmele yakın karışımı olan Türkiye'nin kendisi, Avrupa Birliği'ne girip, Batılı uygarlığımızı paylaşmak istediğinde, umutsuzca, ne kadar ırkçı olduğuna bakmadan, Türkiye'nin tam üyeliğini önleyecek çareler arıyoruz. Bir başka deyişle, bizden uzak oldukları sürece, bizim gibi olmalarını istiyoruz. Bizim gibi olmak isteyip, Avrupa'yı işgal etmek istemediklerini kanıtladıklarındaysa, başlarına, Amerika'da eğitim görmüş bir başka general getirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Tıpkı, Türk parlamentosu Amerikan birliklerinin Irak'ı Türkiye'nin güneyinden geçerek işgalini reddettiğinde, Paul Wolfowitz'in 'Generallerin buna söyleyeceği bir şey yok mu?' diye sorması gibi."