Hükümetin maliye bakanı George Osborne tarafından yapılan açıklamada, bankaların tahmin edilenden daha iyi bir performans sergilemiş olmaları sebebiyle sözkonusu vergi artırımının gündeme geldiği söylendi.
Uygulamaya girecek vergi artışı, İngiliz toplumunda yaşanmakta olan ekonomik krizi tetikleyen kredi krizinin sorumlusunun bankalar olarak görülmesinin sonucu olarak yorumlandı.
İngiltere'de halkın banklara olan tepkisini artıran bir diğer nokta ise, banka yöneticilerine dağıtılan yüksek miktardaki primler oldu.
Vergi artırımı, hükümetle bankalar arasında süren, bankacılık primlerinin sınırlandırılmasını ve küçük-orta ölçekli şirketlere bankalar tarafından dağıtılacak 300 milyar dolarlık krediyi kapsayan paket hakkındaki görüşmelerde sonuç alınamadığı bir dönemde geldi.
Artışın, bankaların bu plandan geri adım atmasını doğurabileceği ihtimali gündemde.
Bankalar öfkeli
Hükümetin açıkladığı vergi artışı, bankacılık sektöründe öfkeyle karşılandı.
BBC'ye konuşan bir banka yöneticisi sözkonusu artışı "tatsız bir sürpriz" olarak nitelendirdi.
BBC'nin ekonomi editörü Robert Peston ise, 1,3 milyar dolarlık vergi artışının görece olarak az olduğunu belirtti.
Peston'a göre bu hamle, banka yöneticilerine ödenen primlerden alınması düşünülen vergiler konusunda etkili adım atamayan hükümetin, bankalar karşısında halkın yanında durduğu izlenimi verme yönünde sembolik bir anlama sahip.
Muhalfetteki İşçi Partisi de vergi artışının ardından yöneticilere ödenen primlerin vergilendirilmesi talebinde bulundu.
İngiliz hükümeti 2008 yılında ekonomik kriz sebebiyle batma noktasına gelen bankacılık sektörüne milyarlarca sterlin destekte bulunmuştu.
Bu dönemde iki İngiliz bankası kısmi kamulaştırılmayla kurtarılmıştı.