CHP GRUP TOPLANTISI (4) -GENEL BAŞKAN KILIÇDAROĞLU: -'BUNLARIN DEDİĞİ GİBİ EK
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, söylenildiği gibi ekonominin iyiye gitmediğini, Türkiye'nin tam bir borç tuzağı içinde olduğunu iler
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-02-08 16:13:00
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, gazetelerin ekonomi sayfalarında 'AKP'nin ekonomi alanında yarattığı mucizelerin' yer aldığını, bu haberlerde ne kadar borçlanıldığı, açlıktan ölenlerin yer almadığını, işsizlik ve ihracat artışı, Başbakan'ın açtığı tesislere yer verildiğini ifade etti.
'AKP ekonomiyi ne güzel yönetiyor' diye bir algının yaratılmaya çalışıldığını öne süren Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin dünyanın 20 büyük ekonomisi arasında 16. sırada yer aldığının belirtildiğini, ancak 1987 yılında Türkiye'nin 14. sırada olduğunun unutulduğunu söyledi.
80 yılda Türkiye'nin borçlandığı miktarın 242 milyar, 8 yılda ise borçlanma miktarının 217 milyar lira olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, 'Yani tam bir borç tuzağı içindeyiz' dedi.
Kılıçdaroğlu, 80 yılda bütçeden 135 milyar, son 8 yılda ise 405 milyar lira faiz ödemesi yapıldığını belirterek, 'Bu faizi kim ödüyor? Tüyü bitmemiş yetim dahil biz ödüyoruz. Faizciliği günah sayardı bunlar. Ne oldu da 8 yılda 405 milyar liralık faiz ödüyorsunuz' diye sordu.
Dış borç stokunun 2002 yılında 129 milyar dolar olduğunu, son 8 yılda bunun üzerine 137 milyar dolar daha ilave edildiğini anlatan Kılıçdaroğlu, 2002 yılında vatandaşların bankalara olan 6.5 milyar lira borç miktarının, 2010 yılı Aralık ayı itibarıyla 170 milyar liraya çıktığını söyledi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
'Bunları gizliyorlar. Medya gizliyor. Her gittiğiniz yerde söyleyin, anlatın. Bunların dediği gibi ekonomi çok iyiye gitmiyor. Ekonomisi iyiye giden ülkede vatandaş memnun olur. Vatandaş dertli ise bir bildiği var ki dertli. Vatandaşın bankalara olan borcundaki artış miktarı bu iktidar döneminde yüzde 2502'dir. Tüketici kredisini ödemeyen vatandaş sayısı 2002'de 10 binden 2010'da 625 bine çıkmış. Vatandaş bankalara olan borcunu ödeyemiyor, borcun altında eziliyor. Protestolu senet tutarı 2002 yılında 498 bin, 2010 Ocak-Ekim itibarıyla ise 1 milyonu aşmış durumda. Kimse herhalde 'ben borcumu ödemeyim' demez. Bir sorun var, ekonomide bir sorun var. Vatandaşın çektiği ciddi bir çile var.
1980-2002 döneminde dünyada ortalama büyüme hızlarına bakıyoruz, Türkiye 49. sırada. 2002-2009 döneminde ise 88. sıraya düşüyor. 39 ülke bizi geçmiş. Nasıl oluyor bu? Niçin gazetelerin ekonomi sayfaları bunları görmez? Neden halkın derdini gazetelerin ekonomi sayfaları dile getirmez? Halkın gözü kulağı olacaksa bu gazeteler bunu dile getirmeyecekse neyi dile getirecek? Ekonomide hangi mucizeyi yarattınız? Bunlar ekonomiyi iyi yönetiyor... İyi yönetiyorsa bu ne? İyi yönetilen bir ekonomide bunlar olur mu?'
-'AYAĞI YERE BASMIYOR'-
OSTİM'de kaçak mazot üretildiği için patlama meydana geldiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 'Acaba Sayın Başbakan kendisine sordu mu, bu insanlar niye böyle yasa dışı iş yapıyor, onları buna zorlayan nedir? Düşündüğünü hiç sanmıyorum. Düşünemez de zaten. Çünkü o farklı bir yerlerde. Ayakları yere basmıyor. Türkiye'nin gerçeklerinden kopmuş vaziyette' dedi.
Denizli'de toplu açılışlara katılanlara yağmurluk verileceği yönünde ilan verildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, 'Siyasi rüşvetle adam toplayıp miting yapacağına milletin haline bak' diye konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, mevcut hükümet döneminde 4 kez mali af çıkarıldığını belirterek, 'İyi yönetilen bir ekonomide sık sık mali af çıkar mı? Demek ki ekonomi kötü, demek ki iyi yönetemiyorsunuz. Ekonomiyi bu hale getirirseniz daha çok mali af çıkarırsınız' dedi.
Çok başlı bir ekonominin olduğunu, bir bakanın 'Merkez Bankası sınıfta kaldı', başka bir bakanın 'Merkez Bankası çok itibarlı' dediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 'Hangisine inanacağız' diye sordu.
Bir bakanın da 'direkt vergi toplayamadığımız için dolaylı vergilere ağırlık verdik' dediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, bakanın böylece 'suçunu, beceriksizliğini itiraf ettiğini' öne sürdü. Kılıçdaroğlu, 'Toplayamayınca ne olacak? Vatandaşın sırtına binecek. Telefonuna, suyuna, elektriğine, gazına, yiyeceğine, ekmeğine ha bire vergi koy' dedi.
Cumhuriyet tarihinin en büyük borçlanmasının yapıldığını, 35 milyar dolarlık da özelleştirme gerçekleştirildiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 'Bu vatandaşın hali ne? Bu paralar nereye gitti? Vatandaşlarımın sormasını istediğim soru budur' diye konuştu.
CHP lideri, 'Halkın ümüğünü sıkmak için icra dairelerinin sayısının artırıldığını' ifade etti.
Malatya'dan bir esnafın büyük alışveriş merkezinin işlerini nasıl etkilediğine dair faks çektiğini bildiren Kılıçdaroğlu, iktidarlarında ilk yapacakları işlerden birisinin, alışveriş merkezlerine ilişkin yasa çıkarmak olacağını söyledi. Kılıçdaroğlu, 'Esnafımızı koruyacağız' dedi.
-'DİRENME HAKKIMIZ VAR'-
Kılıçdaroğlu, baskıcı bir rejimin uygulandığını öne sürerek, 'Baskıcı bir rejime hepimizin direnme hakkı var. Parlamentoda da direniyoruz. Onlar direnmeyi elimize kazma, tüfek alıp mahalleye çıkmak sanıyorlar. Çünkü, hukuktan, demokrasiden haberleri yok. Çünkü, demokrasi kültürü yok bunlarda. Vur dedin mi öldüren anlayış onlarınki' diye konuştu.
Uluslararası Şeffaflık örgütünün 86 ülkeyi kapsayan ve 91 bin 500 kişiye sorularak hazırlanan 2010 raporuna göre, son 3 yılda Türkiye'de yolsuzlukların azalıp azalmadığı sorusuna 'arttı' diyenlerin yüzde 57, 'azaldı' diyenlerin yüzde 26 olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, 'Toplumun algısı, algının ötesinde gerçek, Türkiye'de yolsuzlukların arttığıdır. Yüzde 57 rakamı küçümsenecek bir rakam değildir. Bu ülkede yolsuzluklar arttı' dedi.
Son bir yılda 'rüşvet vererek işimi yaptırdım' diyenlerin oranının yüzde 33 olduğunu, Asya Pasifik ülkelerinde bu oranın yüzde 11, AB ülkelerinde yüzde 5 olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, 'Rüşvet vermede, iş kazalarında bir numarayız. Kim yaratıyor bu tabloyu? Adalet ve Kalkınma Partisi. Sağa baktın rüşvet, sola baktın rüşvet, eşittir Adalet ve Kalkınma Partisi. Yani Adaletten Kaçanlar Partisi' diye konuştu.
Gerçeklerin halka anlatılmasını isteyen Kılıçdaroğlu, 'Diyeceğiz ki, bu gerçekler senin kaderin değil. Bu gerçekleri halkın iktidarında değiştireceğiz. El alem kalkınıyor da biz niye kalkınmıyoruz? Tek nedeni var. Siyaset kurumunun Türkiye'de temiz olmaması, cebini dolduranların iktidar olup, halkı düşünenlerin muhalefette kalması. Artık bu tablo, bu yük çekilemez. Temiz siyasete, düzgün siyasete, yani CHP'ye gelin' dedi.
-BAYKAL-
CHP'nin eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, grup toplantısından önce, gazetecilerin CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum'un orduya yönelik sözleriyle ilgili değerlendirmesini sorması üzerine, 'Genel Başkanı dinleyeceğiz. Konuşmamız gerektiği zaman bir araya gelir, konuşuruz. Burası bizim için dinleme ortamı, dinleyeceğiz' dedi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara