Bir gramı altına eş değer tutulan, dünyanın en pahalı baharat bitkisi, üretimi oldukça meşakkatli, Safranbolu ilçesine adını veren Latince adıyla ‘Crocus Sativus’ yani safran bitkisinden bahsediyoruz. Yüz yıl öncesine kadar Safranbolu'da 40 köyde üretilen safran; zaman içerisinde boya teknolojisi ve ilaç sanayindeki gelişmeler, fiyatının pahalı olması gibi nedenlerle tüketimi iyiden iyiye azalmış ve bugün Türkiye’de devlet destekli projeler ile üretilmeye çalışılıyor. Gramı 7 dolara satılan safran, adeta altınla yarışıyor. Safranın kilosu iç pazarda 10 milyar liraya kadar alıcı buluyor. Yurt dışında ise bu fiyat 2-3 katına kadar çıkabiliyor. Tarım Bakanlığı'nın soğan ithalatını yasaklamasıyla üretim sıkıntısı yaşanan safranda seviye Osmanlı’da 8-10 ton, 1920′lerde 600 kilo iken, günümüzde ne yazık ki 10 kiloya kadar düşmüş durumda. TEMA Vakfı'nın Harran Ovası'nda sürdürdüğü projeyle safran üretimi yeniden yöre çiftçisinin geçim kapısı oluyor. Tema’nın uyguladığı Safran Projesi'nin adımları 2003 yılında atıldı. İlk safran soğanları Harran Ovası'nda Kuruyer Köyü'nün, Çütlük mezrasında 800 metrekare alana dikildi. 2007 yılı itibariyle 8 ailenin sürdürdüğü ve 3 yılda tamamlanacak, projenin sonunda ekim alanının 16 dekara ulaşması hedefleniyor. Tema’nın Harran Ovası’nda yürüttüğü çalışmayla ilgili halen Şanlıurfa Tema Vakfı Başkanlığı ve Anadolu Sürdürülebilir Kalkınma Derneği Başkanlığının görevlerinde bulunan ‘Şanlıurfa - Harran - Kuruyer Köyü Çütlük Mezrası Safran Bitkisi Gen Kaynaklarının Korunması ve Tarımının Yaygınlaştırılması Projesi’nin başında bulunan İlhami Günbeği ile safranın önemi ve projede gelinen aşamayı konuştuk.
Safran nasıl bir bitki ve neden bu kadar kıymetli?
Bize biraz söz eder misiniz? Safran süsengiller familyasından olup sonbaharda çiçek açan, 20– 30 cm boyunda, çiğdem cinsinden soğanlı bir kültür bitkisi. Bitkinin yaprakları şeritli, mor çiçekleri üç tepeciklidir. Çiçeği ve tepecikleri bitkiye bağlayan yaprak sapı da dâhil olmak üzere erkek organları kurutularak özellikle gıda boyası ve tat verici olarak kullanılır. Yarım kilogram safran 80 bin çiçekten çıkarılabilir. Kendi ağırlığının 100 bin katı suyu sarıya boyar. İyi şartlarda 1 dönüm araziden 1 kilogramı elde edilir. Bu nedenlerde ötürü de ağırlığına göre dünyanın en pahalı bitkisi olma özelliği taşır. Bir kilogramı yaklaşık değeri 10 bin TL’dir. Dünyada safranı ticari bir unsur olarak iyi biçimde değerlendiren kaç ülke var? İspanya, Fransa, İtalya, İran, Hindistan, Fas ve Yunanistan’da safran ekimi yapılıyor. Safranın anavatanı Güneybatı Asya olmakla yetiştiriciliğine ilk olarak Yunanistan civarında başlanmış mesela. İspanya ve İran en önemli safran üreticisi ülkeler…
Dünya üretiminin büyük bir çoğunluğunu bu iki ülke gerçekleştiriyor.
Dünya’nın en pahalı baharat bitkisi olan Safran için Türkiye toprakları yeterince elverişli mi? Nerelerde safran yetiştirilebilir? Türkiye’de safran Safranbolu, Kastamonu ve Karabük’te üretiliyor. Ülkemizde safran üretimi sadece o yörelerde az miktarda yapılmasına rağmen kurutma metodunda balmumu kullanımı kaliteyi düşürüyor. Türkiye toprakları safran üretimine tabii ki elverişli… Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde tarihte safran ekimi yapılmış; fakat Şanlıurfa’nın safran ekimi ile ilgili tek dezavantajlı yönü iklimden kaynaklanan sıcakları… Adıyaman, Diyarbakır sıcaklıklarının Şanlıurfa’ya göre biraz daha az olması nedeniyle buralarda ekiminin yapılması daha uygun tabii.
Safran yetiştiriciliğinin önünde yasal engeller ya da zorluklar var mı? Dileyen safran yetiştirebilir mi? Her hangi bir yasal engel olmadığı gibi Tarım Bakanlığımız il müdürlükleri vasıtasıyla Safranbolu’da teşvik ekimlerini gerçekleştiriyor.
Peki, neden Şanlıurfa? Neden hâlihazırda safran ekip biçen Safranbolu ya da bir başka il değil?
Doğru, Safranbolu’nun safranla ilgili bir geçmişi var ama Şanlıurfa’da da daha önceleri Safran üretimi yapıldığı bilinen bir gerçek. 2. neden ise tarım topraklarımızın sulamaya geçişi ile birlikte Harran Ovası‘nda yanlış sulama yöntemi ve çiftçilerin sulama konusunda yeteri kadar bilgiye sahip olmamaları nedeniyle çoraklaşma ve tuzlulaşma baş gösterdi. Safranın ise fazla su isteyen bir bitki olmaması nedeniyle bölgeye pamuğa alternatif bir ürün olarak onu düşündük. 3. Neden ovada sadece pamuk ekiliyordu ve ürün deseninin çeşitlenmesi gerekliydi. Bunda amaç bölge halkının pamuğa alternatif olan katma değeri yüksek ürünlerle tanışması ve bunun tarımını yapmalarıydı.