TGS'DEN BASINDAN İŞTEN ÇIKARMALARA PROTESTO -ANKARA ŞUBESİ BAŞKANI YILDIRIM: -
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) üyeleri, basında işten çıkarmaları protesto etti.
ATV-Sabah binası önünde toplanan grup üyele
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-02-02 13:42:00
ATV-Sabah binası önünde toplanan grup üyeleri 'Basın işçisi yalnız değildir', 'Direne direne kazanacağız' şeklinde slogan attı.
TGS Ankara Şubesi Başkanı Göksel Yıldırım, burada yaptığı basın açıklamasında güvencesiz çalıştırmanın her türlüsüne maruz kalan, yıllarca 'stajyer' adı altında emeği sömürülen, aylarca maaşını alamadan görev yapan basın emekçileri, bir kez daha işten çıkarma saldırısıyla karşı karşıya' dedi.
Basın-yayın işkolunda bir süredir kulaktan kulağa yayılan işten çıkarma haberlerinin birer birer hayata geçirilmeye başlandığını ifade eden Yıldırım, bu kez işten çıkarmaların başını, Anayasal haklarını kullanarak sendikaya üye olan, gazetecilerin grevini haksız ve hukuksuz şekilde engellemeye çalışan Sabah-ATV ile Habertürk patronları çektiğini söyledi.
İşten çıkarmalar yapılırken sendika düşmanılığının ihmal edilmediğini ileri süren Yıldırım, 'Önünde bulunduğumuz bu binadaki sendika işyeri temsilcimiz Şenol Ateş de işten çıkarılanlar arasında yer aldı' diye konuştu.
Toplu işten çıkarmaların boyutunun şimdiden yüzlerle ifade edilmeye başlandığını belirten Yıldırım, bu dalganın diğer medya gruplarına da yayılacağı ve kısa süre içinde çok daha fazla basın emekçisinin işsiz kalacağının tahmin edildiğini söyledi.
İşten çıkarmaların gerekçesinin 'yeniden yapılandırma' ve 'ekonomik gerekçeler' olarak gösterildiğini belirten Yıldırım, şunları söyledi:
'İşten çıkarmalar, yetersizliği nedeniyle eleştirilen İş Kanunu bile hiçe sayılarak yapılıyor. İşin ilginci ise ekonomik sıkıntılar nedeniyle işçi çıkarmak zorunda olduğunu söyleyenler, her gün ekonomi sayfalarında ekonominin ne kadar iyi gittiğini yere göğe sığdıramıyor. Ekonominin tıkırında gittiğini söyleyenler, 'tıkır tıkır' basın emekçilerini işten çıkarıp, onları işinden, ekmeğinden ediyor. Yeniden yapılandırmada 'Avrupa'daki şirketleri' model aldıklarını dile getirenler, Avrupa'daki çalışma koşullarını, sendikal hakları görmüyor, görmek istemiyor. Bu tablo karşısında biz de sormadan edemiyoruz, madem Türkiye'de ekonomi bu kadar iyi, basın patronlarının iyi giden bu ekonomideki diğer işleri yolunda, neden basın emekçileri işlerinden oluyor?'
Basında sendikaya ve sendikal faaliyetlere de tahammülsüzlüğün son hızla sürdüğünü söyleyen Yıldırım, sendikal faaliyetlerin kolaylaştırılmasına yönelik Başbakanlık Genelgesi'ne rağmen bir kamu kuruluşu olan TRT'de, sendikacılara ve sendikal faaliyetlere yönelik baskı ve engellemelere yenilerinin eklendiğini ifade etti. Yıldırım, son olarak Haber-Sen Yönetim Kurulu üyesi TRT muhabiri Osman Köse'nin bu baskıların bir örneği olarak sürgün edildiğini belirtti.
Yıldırım, 'Bize, basın emekçilerine düşen görev, dayatılan, kader gibi sunulan bu oyunları, senaryoları daha da geç olmadan bozmaktır. Bunun tek yolu da birlikte hareket etmekten, birlikte güç olmaktan geçmektedir. Emeğin birlikteliğinin, gücünün patronlar tarafından hissedilmesinin, basın emekçilerinin ve basının özgürlüğünün sağlanmasının en önemli aracı sendikal örgütlenmedir. Emeğimizle, ekmeğimizle, işimizle, hayatımızla oynayanlara 'dur' demek için; güvencesiz ve hukuksuz çalışma koşullarına 'yeter artık' demek için; halkın haber alma, gerçekleri öğrenme hakkı için tüm basın emekçilerini sendikal örgütlenmeye davet ediyoruz' diye konuştu.
Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay ise Türkiye'de hemen her sene yılbaşında işten çıkarılma sürecinin yaşandığını belirterek, 'İşçi kıyımı yüzlere varan rakamlarla açıklandı. Bu zulümdür' diye konuştu.
Gazetecilerin dayanışma içinde olması gerektiğine işaret eden Abakay, 'Bu kıyımı kınıyorum. Elbette çözüm sendikal örgütlenmededir' dedi.
Haber-Sen Yönetim Kurulu üyesi Osman Köse de, haksız yere işten çıkarılmalarla mücadele etmede tek aracın örgütlü mücadele ve sendika olduğunu söyledi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara