MHP GRUP BAŞKANVEKİLİ VURAL: -'ORTADOĞU'DA, BAŞBAKANIN ÖZLEMİNİ DUYDUĞU BAŞ
MHP Grup Başkavekili Oktay Vural, Mısır'da son zamanlarda yaşanan olayları değerlendirirken, 'Ortadoğu'da, Başbakan'ın özlemini duyduğu b
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-02-02 16:41:00
Vural, TBMM Adalet Komisyonu üyesi ve MHP Ordu Milletvekili Rıdvan Yalçın ile düzenlediği basın toplantısında, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edilen, Danıştay ve Yargıtay'ın daire sayısını artıran tasarının görüşme sürecini değerlendirdi.
MHP olarak komisyondaki tavırlarının bağımsız, tarafsız bir yargının oluşumunu temin etmeye yönelik olduğunu belirten Vural, ancak komisyon görüşmelerinde, milletin sesi olan milletvekillerinin haklarının gasp edildiğini öne sürdü.
Tek taraflı bir iradeyle susturulma yoluna gidildiğini savunan Vural, buna karşılık CHP'li üyelerin de süreci uzatmak suretiyle, hakkı suistimal eden bir yaklaşım içinde olduğunu belirtti. AK Partiye göre, milli iradenin 'parmak iradesi' olduğunu iddia eden Vural, şunları söyledi:
'Onlara göre, 'bir an önce bitsin, ne lüzum var konuşmaya.' Onlara göre demokrasi, parmak kaldır ve indir demek. Fetva makamı ile yönetilen demokrasi olmaz. Millet bizi getirmişse bu Mecliste temsil ediliriz ve buradaki hak ve yetkileri elbette kullanırız.
Maalesef iki siyasal zihniyet de bu süreç içinde taraf oluşturup, bu kavgayı kendi aralarında bir kavga haline dönüştürmek istiyorlar. Biz milletin kavgasını veriyoruz, milletin adaletini arıyoruz. Ama beyefendiler maalesef, sırça köşklerdeki makam ve mevki kavgası içine girmişlerdir. MHP'nin bu konudaki tavrı açıktır. Yargının siyasallaşması ve yargıya yürütmenin müdahalesi doğru değildir. Hakim ve savcıların yürütmenin baskısı altında bırakılması doğru değildir.'
-'DÖN DE ÜLKENİN HALİNE BAK'-
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Mısır'da yaşanan olayları değerlendirirken, Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'e yönelik olarak, 'Halkın haykırışına kulak ver' dediğini hatırlatan Vural, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Mısır'da gelişmeler olmuştur ama Başbakan sessizdir. Ne zaman Obama'dan telefon almıştır, ondan sonra sesi çıkmaya başlamıştır. Sayın Başbakan, hemen kaynak yapmıştır meseleye. Sayın Başbakan Mısır'da halkın talepleri üzerinden demokrasi çağrıları yapmaktadır. Dön de şu ülkene bir bak. 'Halkın sesine kulak ver' diyen Sayın Başbakan'a sesleniyorum. Hüsnü Mübarek'e akıl verirken, aynada kimi görüyorsun mübarek Başbakan?
Ortadoğu'da krallardan, sultanlardan, emirlerden, devlet başkanlarından 'insan hakları ödülü' alan 'üstün mümtaz Müslüman şahsiyet' ödülü alan Başbakan. Onların methiyelerini burada pazarlayan da Recep Tayyip Erdoğan. Bu ödülleri alırken, kimden ödül aldığını bilmiyor muydun sen? Bu methiyeler dizildiği zaman kimlerin methiyeleri ile karşı karşıya olduğunu bilmiyor muydun? O zaman orada Mısırlı, Tunuslu yok muydu? Ortadoğu'da, Başbakan'ın özlemini duyduğu Başkanlık sistemleri yıkılıyor. Parlamenter demokrasiyi yönetemeyenler bugün gücü daha fazla elinde tutabilmek için başkanlık rejimi hayallerine girmiştir. Türkiye, Ortadoğu sultanlarının ve tek adamların yönettiği ülkelere benzetilerek uyumlaştırılmak istenmektedir. Milli ordu yerine kendi ordusunu kurmak isteyen bir hükümetle karşı karşıyayız.
Başbakan'a göre, benim tarafımda olmayan bertaraf edilmelidir. Başbakan'ı eleştirmek artık suç olmuştur. Elinde kör bir makasla, milletin değil kendi arzuları için siyaset terziliği yapan baş terzi, Recep Tayyip Erdoğan'dır.'
-'TEHDİTLER ARTIYOR'-
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Vural, MİT'in, Başbakan Erdoğan'a İstanbul'da suikast düzenleneceğine ilişkin rapor hazırladığı yönündeki iddialara ilişkin değerlendirmesinde, '2007 yılında olmuş bu konu. MİT'e ve Başbakanlığa soruyorum; 2007 yılında araştırdınız da neden bu adamları yakalamadınız? Suikast haberleri üzerinde yeni gündem, mağduriyetler oluşturulmak isteniyor. Görünen o ki Başbakanı bir takım yerlerin hedefi olarak gösterme eğilimi vardır. Biz de hedefiz, bizim de korumamız var. Son zamanlarda arttı tabii bir takım tehditler. Bütün bunlar olabilir' diye konuştu.
Vural, 'tehditler arttı' ifadesine ilişkin soruya da 'Tehdit konusu siyaseten değerlendireceğim bir konu değil' yanıtını verdi.
Oktay Vural, CHP ve BDP'nin, Başbakan Erdoğan'ın yaptığı toplu açılışlara ilişkin eleştirileri ile ilgili soru üzerine, 'Hangi fabrikayı açmışlar? Bunlar bu kadar açılış yapıyor ama işsizlik artıyor. Ne açılışı yapıyorsunuz siz?' dedi.
-'CÜPPESİNİ ÇIKARSIN AKP'DEN ADAY OLSUN'-
Vural, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın, muhalefetin yargı ile ilgili değerlendirmelerine yönelik açıklaması ile ilgili soruya da 'O zaman cübbesini çıkarsın gelsin AKP'den aday olsun. Hangi reformdan bahsediyorsun ey Haşim Kılıç. Bugün yargı baskı altında. Ben milletin yargısını istiyorum. Oturduğunuz sırça köşkünüzün, siyasi düşüncenizin yargısını istemiyorum. Muhalefete dil uzatmasın. Sayın Haşim Kılıç, muhalefeti susturmak yerine hiç olmazsa muhalefetin sesini kısan hükümet hakkında bir iki laf etse daha iyi olur' diye konuştu.
TBMM Adalet Komisyonundaki görüşmeleri değerlendiren Rıdvan Yalçın da komisyonda usul hataları yapıldığını söyledi.
Yargıtayda 2 milyona yakın dosya bulunduğunu, bu kurumdaki iş yoğunluğunu kabul ettiklerini belirten Yalçın, şunları kaydetti:
'Yargıda bu sıkışıklığa hiçbir önlem almayan bu iktidar, bugün, Hizbullah tahliyelerini fırsat bilerek, Yargıtayı suçluyor. Hizbullah tahliyelerinin kamuoyunda oluşturduğu infialden istifade ederek, Yargıtayın ve Danıştayın yapısını değiştirmeye tevessül ediyor. Biz bunu, yakışıksız buluyoruz. Siz iktidar olarak, Hizbullah tahliyelerinin olmasını istemiyorsanız, bir maddelik bir kanunla ilgili maddenin yürürlüğünü de erteleyebilirdiniz. Bunu yapmayarak, bu tahliyelerin olmasına göz yumduysanız, şimdi de çıkıp Yargıtayı suçlayıp, 'Biz bu yapıyı değiştirmeliyiz' gibi bir meşrulaştırmaya müracaat etmemeniz gerekir.'
Komisyondaki değerlendirmelerinde de Yargıtaydaki dosyaların birikmesinin nedeninin iktidar olduğunu söylediklerini belirten Yalçın, AK Parti'nin, iflas etmiş adalet politikalarının sorumluluğunu yüksek yargıya atmak istediğini ileri sürdü.
SON VİDEO HABER
Haber Ara