Mısır'da ordu Mübarek'i indirebilir mi?
Junge Welt gazetesine konuşan Gilbert Achcar, 'Protestolar artarsa, ordu Mübarek'i indirebilir' dedi.
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-01-30 13:04:43
Arap dünyasında kitle ayaklanmaları gittikçe yayılıyor. Hükümet interneti kesti ve polise vur emri verdiği Mısır başkaldırının yeni odağı. Mısır’daki durum Tunus ile karşılaştırılabilir mi, sorusunu Gilbert Achcar ‘hayır’ yanıtı veriyor.
Junge Welt gazetesine konuşan Gilbert Achcar, Tunus’taki hareketin kendiliğinden başladığını, Mısır’da ise gösteriler siyasal bir muhalefet tarafından organize edildiğine dikkat çekiyor. ‘Bu muhalefet sadece Hüsnü Mübarek rejimine değil, Mübarek’in oğlunu kendi halefi yapmak istemesine karşı da bir protestodur’ diyen Achcar’a göre eğer sosyal protestolar gerçek bir siyasal muhalefetle bağlantı kurabilirse, bu Tunus’ta olduğu gibi bir değişime yol açabilir. Fakat şu anda Mısır bundan epey uzak bir durumdadır.
Gilbert Achcar söyleşisinde öne çıkan tespitler şöyle:
‘’ABD Başkanı George W. Bush rejimin demokrasi görüntüsünün koruması için, 2005 seçimleri öncesinde Mısır’a baskı yapmıştı. Bunun üzerine Kahire rejimi ülkedeki en güçlü muhalefet odağı olan, Müslüman Kardeşler’in 88 milletvekilliği kazanmasına izin vermişti. Eğer gerçekten özgür bir seçim olsaydı, kuşkusuz İslamcılar seçimde çok daha büyük bir başarı elde ederlerdi, hatta belki seçimi kazanırlardı.
Mübarek geçtiğimiz yılın sonunda yapılan seçimlerin yine 2005 öncesindeki gibi tertiplenmesine izin verdi. Bu kez seçim sonunda Müslüman Kardeşler sadece bir milletvekilliği kazandılar.
Mısır 2006’dan 2009’a kadar son zamanların en büyük işçi grevleri dalgasını yaşadı, o zamandan beri ülkedeki toplumsal gerilimler durulmadı. Mübarek, emniyet sübabını kullanarak var olan basıncı kontrol altında alabileceğini sandı fakat bu durum bir patlamayla sonuçlandı. Tabii ki bu noktada Tunus örneğinin de bir katkısı oldu.
Mısır’daki muhalefet grupları ilk olarak Müslüman Kardeşler’den oluşuyor. Bunun yanında liberal güçler var -ki bunların önde gelen ismi Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) eski Başkanı Muhammed el Baradey’dir. Mübarek Nobel Barış Ödülü sahibi Baradey’in parlamento seçimlerinde aday olmasına izin vermemişti. Destekçileri arasında, Baradey’in dini dayanak olarak almayanlar arasındaki en inanılır seçenek gören birçok ulusalcı solcular da bulunmaktadır. Mısır’da büyük bir saygınlığa sahip olan Baradey, bu yıl yapılacak başkanlık seçimlerine katılması durumunda büyük başarı elde edebilir.
Komünistlerden Nasırizmden arta kalanlara kadar uzanan bir aşırı sol yelpaze mevcut fakat bu güçlerin çok az bir ağırlığı var. Bunun dışında geçen yılların toplumsal mücadeleleri içinde oluşan yeni bir sol var fakat bu güçler de henüz embriyonik haldedir. Yakın tarihte ilk kez bağımsız sendikalar da ortaya çıkmaya başladılar.
Eğer sosyal protestolar gerçek bir siyasal muhalefetle bağlantı kurabilirse, bu Tunus’ta olduğu gibi bir değişime yol açabilir. Fakat şu anda Mısır bundan epey uzak bir durumdadır.
Temmuz 1952’de General Ali Muhammed Necip ve Albay Cemal Abdülnasır önderliğinde Hür Subaylar Birliği tarafından yapılan ve Kral I. Faruk’un devrilerek monarşinin kaldırıldığı darbeden bu yana silahlı kuvvetler Mısır’daki iktidarın gerçek merkezidir. Mübarek de ordudan gelmiştir -hava kuvvetlerinde generaldi. Kendisinin halefi olarak görmek istediği oğlu Cemal Mübarek ise bankacıdır.
Ordu geçici olarak kendisini olaylardan uzak tutacaktır. Eğer ama kitle protestoları daha da büyürse, Mübarek’i düşürebilir yada en azından onu iktidarı oğluna miras bırakmaması yönünde etkileyebilir.
Ne olursa olsun şu sıralar Tunus’ta başlayan, Mısır ile Ürdün üzerinden Yemen’e kadar uzanan ve toplumun alt tabakalarından yükselen bir protesto dalgasının tanığı olmaktayız. Bu umut verici bir şey.’’
Gilbert Achcar 1959’da Senegal’de doğdu, 1983’e kadar Lübnan’da yaşadı. Sosyalist ve savaş karşıtı bir aktivist olan Achcar, London School of Oriental and African Studies’de profesördür.
ANF
SON VİDEO HABER
Haber Ara