Dolar

34,9522

Euro

36,6088

Altın

3.025,17

Bist

10.058,63

AK PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ÇELİK: (3) -'ŞİMDİ TUTUYOR BİR DE BİZİ BİRTAK

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, 'Şimdi tutuyor bir de bizi birtakım dinci terör örgütleri ile birlikte göstermeye çalışıyor.

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-01-29 18:25:00

AK PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ÇELİK: (3)  -'ŞİMDİ TUTUYOR BİR DE BİZİ BİRTAK
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, 'Şimdi tutuyor bir de bizi birtakım dinci terör örgütleri ile birlikte göstermeye çalışıyor. Bizim o işlerde bezimiz tarağımız olmaz. Ama CHP artık bir tarikata dönüşmüştür, statükonun tarikatıdır' dedi.
Çelik, AK Parti Adana İl Danışma Meclisi toplantısında yaptığı konuşmada, CHP'nin son günlerde kendilerine yönelik çeşitli suçlamaları olduğunu belirterek, 'Şimdi tutuyor bir de bizi birtakım dinci terör örgütleri ile birlikte göstermeye çalışıyor' diye konuştu.
Çelik, şunları söyledi:
'Bizim o işlerde bezimiz tarağımız olmaz. Ama CHP artık bir tarikata dönüşmüştür. Statükonun tarikatıdır. Bir genel başkan düşünün ki tek mesaisi var, sabahtan akşama kadar kendi genel başkan yardımcılarını yalanlamakla geçiyor. Ama tartışma nerede biliyor musunuz? Statükonun şu tarikatını mı takip edelim, statükonun bu tarikatını mı takip edelim diye bir tartışma yürütüyorlar. Statükoyu korumaktan, Türkiye'yi geriye götürmekten başka hiçbir işlevi kalmamıştır. Şimdi en son ne yaptılar; Yargı düzenlemelerine karşı vatandaş sokağa dökülmeliymiş. Tabi sizin arkanızdan yürüyecek vatandaş bulursanız sokağa dökersiniz.
Ama şunu da unutmamak lazım. Bugün dünyadaki isyanların da bir şerefi var. Demokrasi diyorlar, ekmek diyorlar, başka şeyler söylüyorlar. Zaten vatandaş demokrasi diyerek, ekmek diyerek, emek diyerek, hak diyerek, hukuk diyerek AK Parti'yi getirdi. Dolayısıyla sizi getirmemek için AK Parti'yi getirdi. Vatandaş zaten işini görmüş durumda.
Türkiye'de vatandaş ne zaman sokağa dökülür. Siz bir gün Allah korusun iktidar olursanız sokağa dökülür. Yoksa vatandaşın sokağa dökülmesi gibi bir şey söz konusu değil.'

-'ÇEKİÇLE PİYONA ÇALMAYA ÇALIŞIYORLAR'-

Başka bir partinin de demokrasiden bahsedip 'Kürt sorunu çözülsün' söylemi ile gündem oluşturmaya çalıştığını ifade eden Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
'Kürt sorunu çözülsün dediğinde ne zaman adım atsan senin karşına başka, o sorunla alakası olmayan yeni bir gündem maddesi çıkartıyor. En son Diyarbakır'da 'Demokratik Toplum Kongresi' diye bir şey topladılar. Orada özerklik, resmi iki dil diye bir şeyden bahsettiler. Daha sonra BDP'nin genel başkanı 'biz öyle bir şey demedik' dedi. Halbuki okuma yazması olan birisi bilir ki, Demokratik Toplum Kongresi'ne gelen metin resmi iki dilden bahsediyor. Ve siz çıktınız 'bu Demokratik Toplum Kongresi'nin arkasındayız' dediniz. Ondan sonra işin ne kadar vahim bir yere gittiği anlaşılınca, tuttunuz 'Bizim parti programımızda çok dilli hayat var, ama resmi iki dil yok'.
Bakın arkadaşlar demokrasi, demokratik yöntemleri kullanarak demokrasiyi sabote etme mekanizması değildir. BDP'nin, MHP'nin ve CHP'nin yapmaya çalıştığı şey şudur. Bunlar çekiçle piyano çalmaya çalışıyorlar. Demokrasi bir piyano eseri ise bunu çalman için senin bir piyanist yeteneğine sahip olman gerekir. Çekiçle piyano çalınmaz. Demokrasi diyerek demokrasi gelmez.'
'Birisi tutmuş gece gündüz milliyetçilikten bahsediyor, ama bu milletsiz bir milliyetçiliktir' diye konuşan Çelik, şunları kaydetti:
'Sürekli olarak milleti korkutuyor. 'Bölüneceğiz, parçalanacağız, işler kötüye gidecek'. Kendi korkularını milletin korkusu haline getirmeye çalışıyorlar. Gerçekten milliyetçi olan AK Parti'dir çünkü AK Parti millete özgüven veriyor, milletin büyüklüğünü hatırlatıyor. Bir diğeri Kürtsüz Kürtçülük yapıyor. Ne yapıyor? Kürt vatandaşlarımızın meşru birtakım hakları demokratik perspektif içerisinde çözülür. Hükümetin buna iradesi vardır. Ama bunlar ne zamanki Kürt vatandaşlarımızın kimlik talepleri, dil talepleri meşru demokratik mekanizmalar içerisinde çözülecek hemen bir başka odağın telkini ile bunu sabote etmeye çalışıyorlar. Esas düşündükleri şey, esasında Kürt vatandaşlarımızın ne halde olduğu, onların ileri demokrasi standartlarına kavuşup kavuşması gerektiği değil.'

-'ATATÜRK MİRASINI SİYASİ PARTİLERE BIRAKMIŞTIR'-

CHP'nin, 'sosyal demokratım' dediğini ama ne sosyal ne de demokrat olduğunu öne süren Çelik, sözlerine şöyle devam etti:
'Sürekli olarak kullandıkları bir şey 'Atatürk'ün kurduğu partiyiz.' Bakın Atatürk'ün kurduğu partiyle bir alakanız yok. Bakın o mirasla da, İş Bankasının hisselerine sahip olmaktan başka hiçbir bağlantınız kalmadı. Atatürk'ün siyasi partiler eliyle Cumhuriyeti sürdürme isteği, kendisi yaşarken çok partili hayata geçme arzusu, şunu gösteriyor. Atatürk mirasını siyasi partilere bırakmıştır. Kendi hayatında da çok partili hayata geçmek istemiştir. Bir babadan oğla bırakmamıştır. Bir oligarşiye bırakmamıştır. Bir kasta bırakmamıştır.
Dolayısıyla meşru siyasi partiler sistemi içerisinde herkes o mirasın sahibidir. Bugün o mirasa en uzak olan CHP'dir. Çünkü Türkiye'de laikliğe karşı odak olmaktan çok bahsedilir. Bununla ilgi partiler kapatılır. Bölücülükle ilgili partiler kapatılır. Fakat demokrasi de anayasanın değiştirilemez maddeleri arasındadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin değiştirilemez vasıfları sayılırken demokrasiden de bahsedilir. CHP özellikle 1960 ihtilalinden bugüne kadar demokrasiye karşı sürekli olarak odak olan bir partidir.
Yani mesela sadece laikliğe karşı odak tartışması yaparak demokrasiye karşı odak olma durumunu örtmekten ibarettir. Türkiye'de AK Parti'nin laiklikle bir sorunu yok. Anayasanın değiştirilemez maddesidir, ama CHP'nin Anayasa'nın değiştirilemez maddesi olan demokrasiyle genetik bir çatışması var. Bir doku ve genetik uyuşmazlığı var.
Çıkıp 'vatandaşlara sokağa dökülün' demek, onu imzalayan 10-11 milletvekili var. Hadi buyurun önden siz yürüyün deseniz 10-11'i bir araya gelemez. Arkalarında yürüyecek bir vatandaş da bulamazlar, arkalarından yürüyecek halk da bulamazlar. Bu statükonun tarikatları, bu demokrasi karşıtı her türlü teşebbüse yardım ve yataklık edenler, bunların milletin gelecek ufkunda hiçbir yeri yoktur.'

-2023 VİZYONU-

Çelik, AK Parti olarak iktidara gelmenin kendileri için ikinci bir mesele olduğunu ifade ederek, 'Bizim hedefimiz Türkiye'yi bugün bulunduğu yerden çok daha iyi yerlere getirmektir' dedi.
Çelik, şunları belirtti:
'Bizim hedefimiz 2023 vizyonudur. Biz onun için iktidara gelmeyi değil Cumhuriyeti 2023 yılına taşıyacak kuvvet ve kudreti vatandaşlarımızdan istiyoruz. Bu seçimlerde onu istiyoruz. O zaman göreceğiz ki 2023 vizyonu AK Parti tarafından gerçekleştirilmek üzere. Milletimiz bu seçimlerde bize yetki verdiği zaman herkes şunu görecek, verdiği tek bir oy yanlış bir yere verilmiş olmayacak. Verdiği oy bu ülkenin geleceğine verilmiş olacak. Biz siyasi partilerin vitrininde olanlar, sadece bunun sözcülüğünü yapıyoruz. Bu işin esas kahramanları sizlersiniz.
Eğer Türkiye bugün Haiti'ye yardım götürüyorsa, Lübnan'a Bosna'ya, Bağdat'a elini ulaştırıyorsa sizin bu salonları doldurmanız, yaptığınız çalışmalar sayesindedir. Türkiye düne kadar 200-300 milyon dolarlık yardımlara muhtaçken bugün dünyanın büyüyen 17. ekonomisi ve G20 ülkesi ise NATO'nun en güçlü ülkelerinden ise işte bu tek tek sizin gibi isimsiz kahramanların sayesindedir.
İnşallah 12 Haziran seçimlerinde de bu statükoya, Türkiye'de milletin iradesine ipotek koymaya kalkan, milleti Silivri'ye veya başka yerlere bağlamak isteyen şer cephelerine karşı, millet bir kere daha demokrasiden, haktan, hukuktan yana tercihin kullanacak, AK Parti'yi sadece iktidara getirmekle kalmayacak, AK Parti'ye 2023 vizyonun gerçekleştirmek için yetki verecektir.'
TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Vahit Kirişçi de iktidarları döneminde tarımda önemli gelişmeler sağladıklarını belirterek, bu yıl yapılacak seçimlerin AK Parti'nin zaferiyle sonuçlanacağını söyledi.
İl Başkanı Mustafa Kebude'nin de konuşma yaptığı toplantı daha sonra basına kaplı olarak devam etti.
SON VİDEO HABER

Polis memuru, ölümüne neden olduğu gencin ailesinden af diledi

Haber Ara