'PERFORMANSA DAYALI SAĞLIK HİZMETİ' PROTESTOSU -İZMİR TABİP ODASI YÖNETİM KUR

İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Erdener Özer, performansa dayalı sağlık hizmetinin 'kalitesiz' sağlık hizmeti olduğunu belirterek, 'Bu sağlık hizmetinde önemli olan, ne kadar çok hasta bakıldığı ve ne kadar çok ameliyat yapıldığıdır' dedi.
İzmir'deki tıp fakültelerinde çalışan öğretim üyeleri ve asistanlar, İzmir Tabip Odası organizasyonuyla Cumhuriyet Meydanında kitlesel basın açıklaması yaptı.
Grup adına basın açıklamasını okuyan Prof. Dr. Özer, üniversite hastanelerinde, 31 Ocak 2011 tarihinden itibaren 'performansa dayalı sağlık hizmeti' modeline geçileceğini hatırlatarak, bu durumda, üniversite hastanelerinde sağlık hizmeti ve eğitimin kalitesinin düşeceğini, öğretim üyelerinin asıl görevleri olan eğitime daha az zaman ayırmak zorunda kalacağını, hastaların nitelikli sağlık hizmetine ulaşımının ortadan kalkacağını, hastaların hekimine ulaşma talebinin, karşılık bulamayacağını ifade etti.
Prof. Dr. Özer, 'Çünkü performansa dayalı sağlık hizmeti kalitesiz sağlık hizmetidir, bu sağlık hizmetinde önemli olan, ne kadar çok hasta bakıldığı ve ne kadar çok ameliyat yapıldığıdır' dedi.
Bu sistemin uygulandığı Sağlık Bakanlığı hastanelerinde, kısa sürede çok sayıda hasta bakılması sonucunda hizmet kalitesinin düştüğünü ve çalışma barışının bozulduğunu dile getiren Prof. Dr. Özer, 'Bu sistemin sonucu, hastane enfeksiyonlarına bağlı kör olan hastalardır, ucuz protez kullanımına bağlı sakat kalan hastalardır' şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Özer, sistemin tıp fakültelerine uygulanmasıyla tıp eğitiminin ciddi yara alacağını ve bilimin geri kalacağını, sağlık hizmetinin sosyal devletten çok, piyasa ortamında yerine getirileceğini, hakla sunulan sağlık hizmetinin niteliğinin azalacağını ve hizmetin sürdürülemez biçime dönüşeceğini savundu.
Öğretim üyesi hekimler olarak, iyi hekimlikten 'ödün' vermeyi reddettiklerini vurgulayan Prof. Dr. Özer, hasta başına 5-6 dakikayla sınırlı muayeneleri, kısa sürede çok sayıda ameliyat yapmak zorunda bırakılmayı kabul etmediklerini söyledi.
'Bu ülkenin sağlığı gecekondu tıp fakültelerine, ithal hekimlere emanet edilemez. Hastaneler özelleştirilemez, sağlık çalışanları sözleşmeli personel olamaz' diyen Prof. Dr. Özer, öğretim üyesi hekimler olarak, tam zamanlı mesailerinde iyi hekim yetiştirmek, kaliteli hizmet sunmak istediklerini, üniversite hastanelerinde mali ve idari özerklik talep ettiklerini bildirdi.
Prof. Dr. Erdener Özer, Sağlık Bakanlığı'nın 'dayatmasının' aksine, hastalara polikliniklerde ve ameliyathanelerde yeterli zamanı ayıracaklarını, iyi hekim yetiştirmek için tam zamanlı çalışacaklarını ifade etti.
Basın açıklamasının ardından 'sağlıkta dönüşüm yıkım demektir', 'performans sağlığa zararlıdır' sloganları atan grup, ellerindeki karanfilleri Atatürk Anıtı'na bıraktı.