Dolar

34,9454

Euro

36,7135

Altın

2.980,82

Bist

10.125,46

YÖK BAŞKANI PROF. DR. ÖZCAN TOKAT'TA (2) -'ÜNİVERSİTE KAPASİTELERİ GEÇTİĞİMİZ

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, üniversite kapasitelerini, geçtiğimiz 3 yıl içinde oldukça artırdıkları için artık o konuda frene

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-01-25 18:11:00

YÖK BAŞKANI PROF. DR. ÖZCAN TOKAT'TA (2)  -'ÜNİVERSİTE KAPASİTELERİ GEÇTİĞİMİZ
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, üniversite kapasitelerini, geçtiğimiz 3 yıl içinde oldukça artırdıkları için artık o konuda frene basabileceklerini belirterek, 'Bundan sonra o kadar büyük artışlar olmayacağından emin olabilirsiniz' dedi.
Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Gaziosmanpaşa Üniversitesi'nde Öğrenci Konsey Başkanı Ali Meşe ile yaptığı görüşmenin ardından basın mensuplarına yaptığı açıklamada, görüşmede ele aldıkları konular hakkında bilgi sundu.
Öğrencilerin dile getirdiği en önemli konunun, konseylere bütçe tahsisiyle alakalı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özcan, şöyle konuştu:
'Biliyorsunuz, bütçe tahsisi olmadan konseylerin rahat bir şekilde hareket etmesi beklenemez. Bazı üniversitelerde bu iyi bir şekilde yapılıyor. Ama bazı üniversitelerde, SKS bütçesi altında bir miktar para konularak konseylerin bunu harcaması bekleniyor. Bizim arzu ettiğimiz, SKS bütçesinin dışında bağımsız bir bütçe olarak ele alınması ve bunun tamamen konseylere verilmesi.'

-KONSEY BAŞKANLARININ REKTÖR SEÇİMLERİNDE OY KULLANMASI İSTEĞİ

Çok önemli bir konunun burada da dile getirildiğini anlatan Prof. Dr. Özcan, 'Senato ve rektörlük seçimlerinde konsey başkanına hiç olmazsa başlangıç olarak oy hakkının verilmesi, oy kullanmasının sağlanmasıdır' ifadesini kullandı.
Öğrencilerle görüştükleri, artan kontenjanlar nedeniyle yaşanan sorunları da dile getirdiğini anlatan Prof. Dr. Özcan, şöyle konuştu:
'Biz de YÖK olarak bir çıkmazdayız. Bir tarafta dışarda bekleyen bir çok lise mezunu arkadaşımız yükseköğretim hakkı araştırıyor, öyle bir imkan araştırıyor. Bir tarafta da mevcut üniversitelerimizde belli bir kapasitemiz var. İkisinin arasında çok da hassas bir denge var, o dengeyi tutmaya çalışıyoruz. Ama kapasiteleri geçtiğimiz 3 yıl içinde oldukça artırdığımız için artık o konuda bir frene basabiliriz. Bundan sonra o kadar büyük artışlar olmayacağından emin olabilirsiniz.'

-ÖĞRETİM ELEMANI EKSİKLİĞİ-

Dile getirilen bir konunun da öğretim elemanlarının eksikliği olduğunu anlatan Prof. Dr. Özcan, 'Bu hem burada bir sorun, hem de başka üniversitelerimizde sorun, orada da haklılar. En büyük çabalarımızdan bir tanesi biliyorsunuz özellikle son zamanlarda açılan yeni üniversitelerle karşımıza çıktı. Ciddi bir öğretim üyesi açığımız var ve bu açığı kapatmakla uğraşıyoruz.'
Öğretim üyesi açığını kapatmak için yaptıkları çeşitli çalışmalar hakkında bilgi veren Prof. Dr. Özcan, 'Bir taraftan ABD'de ekonomik durumun bozulması nedeniyle oradan buraya dönmek isteyen, gelirlerini çoğaltmak isteyen arkadaşlarımız var, onları bir taraftan teşvik ediyoruz. Farklı yollardan problemle uğraşıyoruz ama kolay bir çözümü yok bu problemin. Ama üzerinde olduğumuzu bilmenizi isteriz, gayet ciddi bir şekilde bu problemle uğraşıyoruz' diye konuştu.
Prof. Dr. Özcan, öğrencilerin söyledikleri, içinde kendisini en çok üzen konunun öğretim kalitesinden çok memnun olmamaları olduğunu belirtti.

-FARKLI NOT SİSTEMLERİ PROBLEMİ-

Konsey başkanı Ali Meşe'nin dile getirdiği en önemli problemlerden bir tanesinin de farklı not sistemlerinin, öğrencilerinin aleyhine çalışması olduğunu bildiren Prof. Dr. Özcan, şöyle devam etti:
'Bazı okullar 100'lük, bazı okullarda 4'lük sistem üzerinden not veriyorlar ve harf karşılıklarını kullanıyorlar. Bu iki sistem arasında bazen çevirme yapıldığı zaman öğrenci aleyhine sonuçlar çıkabiliyor. Bunları halledebilmek için biz son zamanlarda YÖK Yürütme Kurulu'nda karar verdik, bundan sonra her üniversitemizde, ister 100'lük sistemi kullansın, ister 4'lük sistemi kullansın, diğerinin de karşılığını vermesini, mesela 100'lük sistemde not veriyorsa, o notun 4'lük sistemde karşılığını nedir onun da transkripte yazmasını isteyeceğiz. Böylece öğrencilerimizi uğradıkları haksızlıktan onları kurtarmış olacağız.'

-ÜDS SEVİYELERİNİN DÜŞÜRÜLMESİ TALEBİ-

Meşe'nin, ÜDS seviyelerinin düşürülmesini de istediğini kaydeden Prof. Dr. Özcan, 'Ben burada kendisiyle biraz farklı düşünüyorum. Ben ülkemizde maalesef yabancı dil öğreniminin en başaramadığımız alanlardan biri olduğu kanaatini taşıyorum. Ve bu konuda da hiçbir toleransın gösterilmemesi kanaatindeyim' diye konuştu. Prof. Dr. Özcan, şöyle devam etti:
'Benim arzum bırakın bir dilde mevcut baraj 70'se, 65'e, 65'se, 60'a çekilmesini, bence daha da yükseltilmeli, hatta ikinci dil isteklerimiz gündeme gelmeli. Gerçekten zor durumdayız. Bizim gibi bugünlerde gerçekten dünya ekonomisinde çok iyi bir yeri olan, siyasi ilişkilerini gayet iyi götüren, etrafındaki ülkelerle dost, iyi işler başaran, bu potansiyeli herkese göstermiş olan. İşte kredi notlarımızı filan görüyorsunuz. Yani bir dünya ülkesi olmak azminde olan bir ülke için lisan konusunun halledilmemiş olması büyük bir zaaftır diye düşünüyorum. Eğer biz derdimizi anlatamazsak o insanlara, onlarla ortak işler yapamazsak, onlarla nasıl bütünleşiriz sorusu her zaman hepimizin düşünmesi gereken bir sorudur. Onun için bence bazı sanat dallarında olabilir. Çünkü orada güçlükleri biz biliyoruz ki, mesela bu ÜDS'de değil de KPDS'de 70 notunu alan, sanattan gelen insanlar için yüzde 3'lük kesimdir. Sadece yani 100 kişiden 3 kişi 70 barajını aşabilecek derecede İngilizce donanımıyla geliyor. O tabi büyük, çok ciddi bir sorun. Bu sanat ve benzer dallardaki öğrenciler için belki bu seviyeyi aşağıya düşürmek veya sınavın kendisini değiştirip bilim dallarına göre sınav yapmak ve o sınavda belli seviyeler koymak. Mesela sanat öğrencisi kendisiyle ilgili sorulara cevap verecek. Fen bilgisi, mühendislik öğrencisi kendisiyle ilgili, tıp öğrencisi temel bilimlerle uğraşan başka sorulara cevap verecek. O türden bir imtihan yapısını değiştirebiliriz.'

-KPSS SINAVINDA YAŞANANLAR-

Konsey Başkanının, KPSS'de yaşanan olaylarla ilgili de kendisine soru yönelttiğini anlatan Prof. Dr. Özcan, 'Kendisine de izah ettim, soruşturmalar savcılar tarafından, denetim kurullarınca yapılıyor, yürüyor. Ümidim odur ki yakın zamanda bu işi yapan, bundan sorumlu olan arkadaşların ortaya çıkartılması ve bizim de rahat bir nefes almamız' diye konuştu.
Görüşmede dile getirilen barınma, ulaşım, yaz okulu uygulaması, öğrencilere çalışma imkanı, kampüs güvenlikleri gibi sorun ve talepler hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Özcan, bu konudaki görüşlerini sundu.
Prof. Dr. Özcan, YÖK'ten son genel kurullarında Gaziosmanpaşa Üniversitesi'ne Diş Hekimliği Fakültesi, Niksar'da Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Turhal'da Turhal Uygulamalı Teknoloji ve İşletmecilik Yüksekokulu kurulması kararı çıktığını sözlerine ekledi.
SON VİDEO HABER

Suriyeliler teröristleri taşlayarak kovdu

Haber Ara