DEVLET BAKANI VE BAŞMÜZAKERECİ BAĞIŞ: -"ÇOK ŞÜKÜR Kİ BURADA SANATÇILAR, YA
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, U-2 konserinde yuhalandığı zaman aklına Şili'de 1973'teki darbe sırasında öldürülen sanatçı V
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-01-23 13:15:00
Kanal 24'te Hakan Çelik'in sorularını yanıtlayan Bağış, AB sürecinde kararlılığın en üst noktasında olduklarını, Türk halkının hayat standartlarını yükseltme kararlılıklarının her zamankinden fazla olduğunu kaydetti. Bağış, ekonomik açıdan pek çok aday AB ülkesinden çok iyi durumda olunduğunu söyleyerek, müzakere sürecinin Türkiye önüne gelen her şeye 'evet' demediği için daha uzun sürdüğünü bildirdi.
Bakan Bağış, AB'de her şey mükemmel denilemeyeceğini söyleyerek, ancak AB'nin iyi bir diyetisyen olduğunun ve standartları yükselttiğinin de kabul edilmesi gerektiğini kaydetti. Bağış, "Türkiye gerçekten uçuyor ve bunun ardında da AB süreci var" dedi. İleri demokrasiye geçilmesinde kararlı olduklarını ifade eden Bağış, "İleri demokrasi süper benzin gibidir, koyduğunuz zaman onu yakacak motor da gerektirir" diye konuştu.
Rum kesiminin engeli nedeniyle enerji faslının açılamadığını hatırlatan Bağış, şunları söyledi: "Ama önemli olan açılan fasıl sayısı değil, önemli olan zihinlerin açılması. Önce zihinleri açacağız, fasıllar sonra kendiliğinden açılacaktır."
Bağış, AB tarafından ortaya konan engellerin tamamı kalksa, Türkiye'nin Ulusal Programı çerçevesinde 2013 yılı sonunda kadar bütün uyum yasalarını çıkartarak, 2014 Ocak ayı itibariyle AB'ye hazır olacağını belirterek, bunun AB engelleri kaldırsa da kaldırmasa da gerçekleşeceğini, Türkiye'nin kendi takviminde ilerlemekte olduğunu bildirdi. Bağış, bunun gerçekleşmesinden sonraki süreçte siyasi konsensusun oluşmasını bekleyeceklerini söyleyerek, Türkiye'nin AB için öneminin arttığını, AB'ye bağımlılığının ise azaldığını kaydetti.
-SARKOZY-PAPANDREU-
Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy'nin şubat ayı sonlarında Türkiye'ye yapması beklenilen ziyaretinin hatırlatılması üzerine Bağış, Sarkozy'nin geldiğinde şaşıracağını ve etkileneceğini, çünkü onun kafasındaki Türkiye imajının 20 yıl önceki Türkiye olduğunu, aradaki farkı görünce büyük bir hata yaptığını hissedeceğini dile getirdi. Bu hissiyatı ABD Başkanı Barack Obama ve Almanya Başbakanı Angela Merkel gibi birçok liderde gözlemlediğini anlatan Bakan Bağış, bu liderlerin ilk geldikleri günkü ruh halleri ile giderkenki ruh hallerinin çok farklı olduğunu, Sarkozy'nin de bunu yaşayacağını belirtti.
Bağış, Fransa'da 2012 yılında seçimler olacağını ve bu nedenle Sarkozy'nin bir anda 180 derece dönemeyeceğini söyleyerek, "Bu dönüş büyük bir geminin dönüşü gibi zaman alacaktır, ama ben bunun başladığına inanıyorum" dedi. Bağış, Sarkozy dahil bazı Avrupalı liderlerin son dönemlerde ayrıcalıklı ortaklık lafını artık ağızlarına almadıklarına dikkati çekerek, Avrupa'daki bazı ülkelerin tavırlarının yavaş yavaş değiştiğini gördüklerini, sabırlı olmak gerektiğini bildirdi.
Bakan Bağış, Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'nun Erzurum ziyaretinde yemekteki konuşmasında sarf ettiği sözler nedeniyle arada hala bir kırgınlık olup olmadığının sorulmasına karşılık, Papandreu'yu dadaş Erzurumluların stadyumda alkışladığını, en iyi şekilde ağırladığını, ancak daha sonra böyle bir konuşmanın yapıldığını hatırlatarak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da gereken yanıtları verdiğini kaydetti.
"Türkiye de Yunanistan da tarihi değiştiremez, ama geleceği değiştirebilir" diyen Bağış, bazen iki tarafın da güvenlik mekanizmalarının hassasiyet göstermesinin doğal olduğunu, ancak iki ülkenin de NATO üyesi olarak birbirini koruma taahhüdü bulunduğunu vurguladı.
Devlet Bakanı Bağış, iki ülkenin de savunma sanayine çok fazla fon ayırdıklarını hatırlatarak, "Ne Yunan ne Türk halkının yeni tanklara, tüfeklere ihtiyacı var. Ama yeni yollara ihtiyacı var" diye konuştu. Bağış, iki ülkenin de savunma harcamalarını NATO standartlarında tutarak, kendi halklarının günlük ihtiyaçlarına yanıt verecek yatırımlara yönelmesi gerektiğini kaydetti.
Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Delavekuras'ın "Tarih yeniden yazılmaz, ne de zaman aşımına uğrar" dediğini aktaran Bağış, tarihin yeniden yazılamayacağının doğru olduğunu söyleyerek, "Ancak tarihin prangasına mahkum olup bugünü ıskalamak ve yarını kaybetmek de yanlıştır" dedi.
-U-2 KONSERİ-GALATASARAY-
Bakan Bağış, U-2'nun İstanbul konserinde yuhalanması sırasında neler hissettiğinin sorulmasına karşılık, bu grubun yıllardır Türkiye'ye gelmediğini, bu konserin Türkiye'nin geldiği standartlar açısından önemli olduğunu belirterek, yuhalanma sırasında 1973 yılındaki Şili darbesi günlerini hatırladığını anlattı. 1973 Eylül'ünde Şili'deki darbede ünlü sanatçı Victor Jara'nın, bir listede adı olduğu için U-2 konserinin yapıldığı stadyum benzeri bir stadyuma götürülerek, tüfek dipçikleri ile gitar çalan parmaklarının kırıldığını anımsatan Bağış, şunları söyledi:
"Şunu düşündüm; çok şükür ki burada sanatçılar, yazarlar, aydınlar, şairler toplanılıp işkence görmüyor ve burada Türkiye'nin gençleri bugüne kadar hiç gelmeyen ve gelmeyi reddeden bir grubu izleyebiliyorlar. Varsın yuhalasınlar, onlar benim kardeşlerim. Ama çok şükür bugün bu özgürlük ortamının yaşanma süreci çorbasında benim de tuzum, katkım var. Onun için varsın gençlerimiz yuhalasın demiştim, yuhalamanın fiziksel bir saldırı olmaması nedeniyle canları sağ olsun demiştim."
Şili'de 1973'teki darbe sürecinde, sanatçı Victor Jara, diğer şarkıcılarla birlikte Salvador Allende ve sol partilerin birleştiği bir hareket olan Unidad Popular yararına birçok konser vermişti. 11 Eylül 1973'de Augusto Pinochet'nin darbesi sırasında Victor Jara, Teknik Üniversite'deki işi başında tutuklanmış ve birçok yoldaşı gibi Estadio Chile'de (Şili Stadyumu) işkence görmüştü. Bir daha gitar çalamaması için elleri kırılmış, işkenceler sırasında bile Jara, Unidad Popular'ın şarkısını söylemeye çalışmıştı. İşkence sonucunda vahşice dövülen Jara, bir makineli tüfekle öldürülmüş ve cesedi Santiago Mezarlığı yakınında bulunmuştu.
Ankara Üniversitesi'nde kendisine yapılan yumurtalı saldırının ise yuhalamadan farklı olarak fiziksel saldırı çerçevesine girdiğini söyleyen Bağış, bu öğrencinin affedilmesi için önce hatasını kabul etmesi gerektiğini söyleyerek, "(Bu konu) çözülür inşallah, yeter ki arkadaşımız hata yaptığını kabul etsin. Hatalar kabul edilmezse, sanki bu çok doğalmış, demokratik bir hakmış intibası doğarsa Allah korusun Türkiye kadınbudu köfteye döner, her tarafımız yumurtaya bulanır" diye konuştu.
Bağış, Türk Telekom Arena'nın açılışı olayında yaşananların hatırlatılması üzerine, burada yaşananların kendilerine haksızlık olduğunu belirterek, "Ne eserler ne de yollar yuhalanarak aşınmaz, onlar Türkiye'nin kalıcı eserleridir" dedi.
Devlet Bakanı Egemen Bağış, Türkiye'nin kalkınmakta olduğunu, bunu kıskananlar olabileceğini ve bu kesimlerin bazı kitlelerin yuhalama çabasına gitmesi için onları istismar edebileceğini, ama kendilerinin eserler yapmaya devam edeceklerini kaydetti.
Bu arada Bakan Bağış, programın kapanışını 7,5 yaşındaki kızı Ecehan Bağış ile birlikte yaptı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara