Basına kapalı yapılan toplantı, 2 gün sürecek. Görüşmelere, Avrupa Birliği'nın Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton başkanlık ediyor.
BM, nükleer faaliyetlerini açıklamadığı gerekçesiyle İran'a son yıllarda dört ayrı yaptırım uyguladı. Batılı ülkeler, İran'ın nükleer silah geliştirme arzusu içinde olduğunu iddia ediyor. Bu iddiaları reddeden Tahran ise uranyum zenginleştirme programının uluslararası hukuka uygun ve barışçıl olduğunda ısrarlı. ABD Dışişleri Bakanlığı, İstanbul görüşmelerinde büyük bir ilerleme olmasını beklemediklerini; ancak anlamlı bir müzakere sürecinin ortaya çıkmasının umulduğunu bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mark Toner yaptığı açıklamada, güncellenmiş bir nükleer yakıt takası teklifinin tartışılmasını istediklerini kaydetti. Toner, herhangi bir yeni nükleer yakıt takası teklifinin, 2009 yılından beri Tahran'ın uranyum zenginleştirme sürecini yansıtması gerektiğini belirtti.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, dün Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, İran Milli Güvenlik Yüksek Kurulu Genel Sekreteri ve İran'ın Nükleer Başmüzakerecisi Said Celili ile ayrı ayrı görüşmelerde bulunmuştu. Yeni takas önerisiBBC İran muhabiri James Reynolds, son yıllarda yapılan müzakerelerde pek bir ilerleme kaydedilmediğinden, Batılı diplomatların bu kez tek bir amaç belirlediklerini söylüyor. Batılı ülkeler, İran'ı, üç tonu bulan düşük zenginlikli uranyum stoklarından vazgeçirmeye çalışacak.
Bu miktarda uranyumun tamamen zenginleştirilmiş olması halinde, bir kaç nükleer silah yapmaya yeteceği düşünülüyor.
Bu amaca ulaşılabilmesi için müzakerecilerin yakıt takası anlaşmasını canlandırmaya hazırlandıkları belirtiliyor. Buna göre İran'ın sahip olduğu düşük zenginlikli uranyumun belli bölümünden vazgeçmesi karşılığında, Tahran'a araştırma reaktörleri için gereken yakıt sağlanacak. Bununla beraber İstanbul, son bir buçuk yılda bu türden bir yakıt karşılığı uranyum takasının üçüncü kez dile getirildiği yer olacak.
Bu yoldaki bir anlaşma, ilk kez 2009 yılının Ekim ayında gündeme