Tüketicilerin en çok şikayet ettiği kurumların başında GSM operatörleri ve bankalar geliyor. Tüketiciler şikayetlerine çözüm bulunamamasından da şikayetçi olurken, Tüketici Hakları Merkezi TÜMER bu konunun da başlı başına bir sorun olduğunu duyurdu. Bilgisi dışında üzerine kayıtlı 3 hattı ile Avea’nın kampanyasına dahil olan ve bir türlü çözüm yolu bulamayan Mehmet Öztürk’ün sorununu araştırırken biz de Avea’dan cevap alamadık. TÜMER, Türkiye’de sermayenin korunduğunu, tüketicinin ikinci planda olduğunu belirterek, sorunların çözülmesi için‘tüketmeme hakkı’nın kullanılması çağrısı yaptı.
HABERİ OLMADAN KAMPANYAYA DAHİL OLDU
Haber 7 okuru Mehmet Öztürk adına kayıtlı 3 tane Avea hattının bilgisi ve isteği dışında bir kampanyaya dahil edildiğini belirterek, bu konuda firmaya derdini anlatamamaktan yakındı.
Öztürk, 2010 yılının Eylül ayında adına kayıtlı üç hattının “Blakberry telefon satışı ve GPRS aboneliği” yapıldığını belirterek, Avea’ya konuyu bildirmesi üzereni bu konuda bir dosya açıldığını ve ilgilenileceği söylenir.
‘BİZ SİZİ ARAYACAĞIZ’
Mehmet Öztürk, yaşadığı süreci şöyle anlattı, “Avea Genel Müdürlükteki şikayet uzmanlarını her aramamda bana "mevcut olan faturanın ödenmesi gerektiğini" bu dosyanın yönetime sunulduğunu ve yönetim tarafından geç sonuçlanacağını, faturamın ödenmesi gerektiğini ve bir sonraki ayda fazla kesilen faturaların düşüleceğini söylediler. Yüksek faturalardan dolayı ödeme yapmadığımdan telefonum bir hafta görüşmeye kapatıldı Ekim ve kasım ayı faturalarını ödememe rağmen Aralık Ayında gönderilen faturada baktığımda yine aynı taksitli satış belirtiliyor. Ancak aradan yaklaşık 2 ay geçmesine rağmen ve defalarca aramama rağmen bu sorunum çözülmemiş.”
Öztürk , Hakem Heyeti’ne başvurduğunu ve hakem heyetinin kararını beklediğini belirtti.
BİZ DE BİLGİ ALAMADIK
Firma müşteriyi Eylül ayından beri mağdur ederken, konu hakkında 28 Aralık 2010 tarihinde bilgi istedik. Konunun ilgili birimlere aktarıldığı ve bize bilgi verileceği belirtilmesine rağmen şu ana kadar Avea’dan gelen bir cevap olmadı.
TÜKETİCİLER ANAYASA İLE KORUNUYOR
Tüketici sorunlarını yakından takip eden ve bu konularda çalışmalar yapan Tüketici Hakları Merkezi (TÜMER) Hukuk Komitesi Başkanı Av. Faruk Hançer ise tüketicilerin Anayasada koruma altına alındığını hatırlatarak, pratikte bunun uygulanmadığını belirtti.
BANKALAR VE GSM FİRMALARI
Sermayenin korunmasına yönelik politikaların bu tür uygulamaları neden olduğunu belirten Hançer, “Özellikle en büyük mağduriyetler Bankalar, Gsm firmaları gibi hizmet sektörlerinde yaşanmaktadır. Tüketici memnuniyetini ilke edinen politikalar yerine firmalar, tüketicinin sırtından karşılıksız bedeller almayı daha cazip görmektedirler. Önemli olan tüketicinin sisteme kazandırılması olmakta bundan sonrası ise tam bir aymazlık hatta art niyete kadar uzanan bir aşamaya gitmektedir. Tüketicilerin kendilerine muhatap bulamamaları, sorunlarına ilgi gösterilmemesi, son zamanlarda bu şikayetlerde gözlenen yoğun artış bunun açık kanıtıdır.” şeklinde açıklamada bulundu.
TÜKETMEME HAKKINI KULLAN
Önemli sorumluluğun tüketiciye düştüğünü vurgulayan Av. Hançer, “Mesela bugün "tüketmeme hakkı" aktif olabilse inanın çok büyük sorunlar kendiliğinden çözülür. Kimse de böyle art niyetli şeylere tenezzül etmez. Sorunlar her geçen gün artış göstermekte ve bu sorunlar hayatın her alanına yansımakta, bu da yaşam kalitesini düşürmektedir.” dedi.
İZLENECEK YARGI YOLLARI
TÜMER Hukuk Komisyonu Başkanı Hançer, haberi olmadan kampanyaya dahil edilen GSM operatörü abonesinin ise idari yargıya başvurabileceğini belirterek şunları söyledi; “İdari açıdan iletişim firmalarını denetlemeye yetkili kurum Bilgi ve İletişim Teknolojileri Kurumu, buraya ulaştırılacak bir şikayeti ELEKTRONİK HABERLEŞME KANUNU çerçevesinde değerlendirip karara bağlayacak ve idari para cezalarını da içeren uyarma vb.. cezalardan birini uygulayacaktır.
Adli açıdan tüketici; haksız talep edilen bedeller veya diğer ayıplı hususlarla ilgili 2011 yılı itibariyle 1.031,87 TL'ye kadar olan miktarlarla ilgili kaymakamlıklarda yer alan tüketici sorunları hakem heyetine başvuruda bulunabilir. Bu heyetlerin bu miktara kadar verdiği kararlar mahkeme kararı niteliğindedir. Zaten tüketici bu miktara kadar olan sorunlarla ilgili mecburen buraya başvurusu gerekmektedir.”
Av. Faruk Hançer oluşan manevi zarar nedeniyle tüketici mahkemelerine başvurulabileceğini belirtse de tazminatların tatmin edici olmadığını hatırlattı.
DOLANDIRICILIK VAR
Av. Hançer, son olarak tüketicinin bilgisi dışında bir uygulama olduğu için dolandırıcılık suçunun da var olduğunu hatırlatıp, “Diğer yandan tüketicinin rızası veya haberi olmaksızın aleyhinde yapılan bu işlemler Türk Ceza Kanunu açısından da dolandırıcılık suçu kapsamındadır. Cumhuriyet Savcılıklarına yapılacak başvuru ile cezai soruşturma da başlatılabilir” değerlendirmesini yaptı.