Adalet Bakanı, yargı reformu hakkında, 'Bıçak kemiğe dayandı, Yargıtay-Danıştay reformu geliyor' açıklamasını yaptı.
Adalet Bakanı Ergin, Kanal A'da gazeteci Ömer Şahin'in hazırlayıp sunduğu Görüş Farkı programında, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Son tahliyelerin ardından tartışmaların odağına yerleşen Yargıtay'la birlikte Danıştay'ın yapısının da değişeceğini söyleyen Ergin, "Geldiğimiz noktada bıçak kemiğe dayanmıştır.Yargıtay ve Danıştay'ı güçlendireceğiz. Daire ve üye sayıları artacak." dedi. Adalet Bakanı Ergin, yüksek yargının yapısını değiştirecek yasa taslağının Pazartesi günü Bakanlar Kurulu'nda görüşüldükten sonra TBMM Başkanlığı'na sunulacağını söyledi. Yargıda eş zamanlı radikal adımların atılacağını kaydeden Bakan Ergin, 2011 yılında 4 ayrı sınavla bin 200 hakim ve savcı alınacağını da duyurdu.
Adalet Bakanı Ergin, uzun zamandır merakla beklenen hakim savcı alımıyla ilgili sınav takvimini açıkladı.Yargının iş yükünü hafifletmeyi hedeflediklerini söyleyen Ergin'in verdiği bilgilere göre, 2011 yılında 4 ayrı sınav açılacak. 300'ü avukat toplam bin 200 hakim-savcı alınacak. Sınavlardan üçü seçimlerden sonra yapılacak. Buna göre ilk sınav 9 Nisan 2011'de yapılacak, 300 adli yargı hakim adayı alınacak. 23 Ekim'de 300 kişinin alınacağı sınava ise 5 yılını dolduran avukatlar başvurabilecek. 26 Kasım 2011'de yapılacak sınava 100 kişi alınacak. En kapsamlı alım ise 25 Aralık 2011'de yapılacak. Bu sınavda 500 hakim savcı adayı alınacak.
Adalet Bakanı Ergin, Ergenekon davası sanığı Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın odasının aranması konusunda yorum yapmaktan kaçınırken, "Devam etmekte olan dava hakkında hakim savcıların yaptığı işlemi değerlendirmemiz doğru olmaz. Anayasamız buna müsaade etmiyor." ifadelerini kullandı.
Bakan Ergin, referandumun ana sloganı olan '12 Eylülcülerin yargılanması'nın neden gerçekleşmediğine dönük eleştirileri de cevaplandırdı. Darbecilerin yargılanması için 400 civarında suç duyurusu yapıldığını, bunların Ankara Başsavcılığı'nda olduğunu hatırlatan Ergin, "Bütün bunlara karar verecek olan siyaset kurumu değil, yargısal süreçtir. Bu süreç siyasetçilerin arzusuna göre şekillenemez. Bu ülkede anayasayı rafa kaldıranların yaptıklarının yanına kar kalmayacağının bilinmesi, böyle bir ayıbın anayasadan çıkarılması çok önemliydi." dedi.
Ergin, Ergenekon davasının "işkence"ye dönüştüğü, haksızlıklar yapıldığı yönündeki eleştirilere de cevap verdi. Suç ve suçluyla mücadelenin Anayasal görev olduğunu vurgulayan Sadullah Ergin, "Bu ülkede faili meçhuller, toplum mühendisliği, kitlesel eylemler yok muydu? Bunların bir tarihten sonra kesilmesini nasıl izah edeceğiz? Patlayıcılar, planlar mantar gibi türüyorsa bunlar oyuncaktan mı ibaretti? En son İstanbul'dan bir savcı Gölcük'e gitti, gizli bölmelerde planlar, dökümanlar buldu. Bunlara dayalı kazılardan patlayıcılar, silahlar çıktı. Bütün bunlar nereye konacak? Bu tür organizasyonlarla mücadele etmek hukukun, yargının birinci görevidir." diye konuştu.
Ergenekon davasıyla ilgili siyaset kurumunun lehte veya aleyhte tavır takınmasının yanlış olduğunu da ifade eden Ergin, "Her anayasal kuruma kendi işini yapması için imkan sağlanmalı. Bırakalım yargı kendi işini yapsın; siyaset kurumu ne engel çıkarsın ne de teşvik etsin. Yargı, siyaset, kendi işini yaparsa toplum daha huzurlu olur." şeklinde konuştu. Bakan Ergin, 2009 Mayıs'ından beri MGK toplantılarına girdiğini ve devletin zirvesinin örgütlü suçlarla mücadele konusunda uyum içinde olduğunu da ifade etti.
Haziran 2011'de yapılacak seçimlere ilişkin düşüncelerini de açıklayan Sadullah Ergin, AK Parti'nin tek başına iktidara geleceğinden endişeleri olmadığını söyledi. Koalisyon formülleri için Ergin, "Böyle bir beklentimiz, kaygımız yok. Koalisyonlardan Türkiye'nin gördüğü tek bir hayır da yoktur. Başarılı olmuş bir koalisyon hükümeti de. Türk toplumu güçlü iktidar istiyor. Biz çalışacağız, takdir yüce milletimizindir." dedi.
Öte yandan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün görev süresinin 5 yıl mı yoksa 7 yıl mı olacağı tartışması henüz bitmedi. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, bu konuda son sözü Yüksek Seçim Kurulu (YSK)'nun değil TBMM'nin vermesi gerektiğini söyledi. Meclis'in karar verebilmesi için intikal kanununun çıkması gerektiğini hatırlatan Ergin, "Seçimlere kadar çıkmayacağı belli oldu. İlk anayasa değişikliği seçim sonrası olur. O pakette değerlendirilebilir. Benim kanaatim, bu işin YSK'ya bırakılmaması yönündedir." şeklinde konuştu.
