DANIŞTAY'IN ALES KILAVUZUNA İLİŞKİN KARARI -AK PARTİ GRUP BAŞKANVEKİLİ ELİTAŞ:
AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, 'Adalet adil olmadığı, ideolojik davrandığı sürece Türkiye'de yargıya olan güvenin zafiyete uğ
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-01-19 16:18:00
Meclis'te gazetecilerin sorularını yanıtlayan Elitaş, Danıştay'ın, başörtülü öğrencilerin Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitim Giriş Sınavına (ALES) girmesine izin veren düzenlemeyi durdurmasına ilişkin soruya, 'üniversiteye girebilen öğrencilerin ALES'e girme hakkının bulunmadığını kabul eden bir Danıştay ile karşı karşıya olduklarını' söyledi.
Konuyla ilgili kişilerin Danıştay'a müracaat etmesi gerekirken, konuyla zerre kadar alakası olmayan bir sendikanın müracaatı üzerine bu kararın alındığına ifade eden Elitaş, 'Anayasamız, erkler ayrılığı ilkesini benimsemiş. Yasama, yasaları yapacak, yürütme yapılan yasalara uygun bir şekilde faaliyetlerine devam edecek, yargı da yürütmenin yaptığı icraatların yasalara uygun olup olmadığı konusunu denetleyecek' diye konuştu.
Elitaş, Anayasa'da, 'yerindelik denetimi yapılmaz' hükmünün açık ve net olmasına rağmen, 'özellikle AK Parti iktidarının icraatının yargı yoluyla engellenmesini kendisine ilke edinmiş olan bir kısım yargı mensuplarının, Anayasayı ihlal ederek yerindelik denetimi yapması üzerine, 12 Eylül 2010 tarihinde kabul edilen Anayasa değişikliğiyle, 'herhangi bir yargı organı yerindelik denetimi yapamaz' hükmünün altını kalın çizgilerle çizdiklerini' söyledi.
İlgisiz şahısların müracaatıyla bu kararı verme gereğini hisseden Danıştay'ın 'aynı ideolojik tavır içinde olduğunu gördüklerini' ifade eden Elitaş, 'Türkiye'de demokrasiyi, özgürlüğü, insan haklarını ileri seviyeye ulaştırmak için gayret göstereceksek, öncelikle adaletin adil olması gerekir. Adalet adil olmadığı, ideolojik davrandığı sürece Türkiye'de yargıya olan güvenin zafiyete uğradığını, yargının güven verici ortamdan uzaklaştığını görürüz ki en büyük tehlike buradadır. Üst yargı mensupları adalete olan güveni artırmak için gayret gösterme mecburiyetindedir' diye konuştu.
Elitaş, bu gelişmeyi ÖSYM ve YÖK Başkanlığının değerlendireceğini belirterek, 'Konuyla ilgili yeni bir düzenleme yapma ihtiyacı ortaya çıkacak. Yargı kararları ne kadar yanlış olursa olsun Anayasamız gereğince yargı kararlarına uymak zorundayız. Ama Anayasa'ya da herhalde bir hüküm koymak gerekir. Yargı kararlarını denetleyecek bir organın olması gerekir diye düşünüyorum' dedi.
Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkilerine ilişkin düzenlemede bu anlamda bir hüküm bulunduğunu hatırlatan Elitaş, yüksek yargının bir kısmının, kendisinin denetimine gösterdiği tepkinin nereden kaynaklandığını da son Danıştay kararının ortaya çıkardığını ifade etti. Elitaş, 'İlgisiz şahısların müracaatını kabul edip yargılamaya başvuran bir yargının herhalde kararının da denetlenmesi gerekir. TBMM'nin yaptığı Anayasa değişiklikleri denetlenebiliyorsa, yaptığı kanunların Anayasa'ya uygun olup olmadığı denetlenebiliyorsa, yargının da verdiği kararların Anayasaya uygun olup olmadığı denetlenebilmeli' görüşünü savundu.
-'BÖYLE BİR ÇALIŞMAMIZ YOK'-
Elitaş, AK Parti'nin, darbe mağdurlarından özür dilenmesine ilişkin bir yasa hazırlığı içinde olduğu haberlerinin hatırlatılması üzerine, YAŞ mağdurlarıyla ilgili bir düzenleme üzerinde çalıştıklarını ancak darbe mağdurlarından özür dilenmesine ilişkin herhangi bir çalışma içinde olmadıklarını bildirdi.
Bu konuda bir çalışma yapan milletvekilleri olabileceğini ancak AK Parti Grubuna ulaşan bir düzenleme olmadığını dile getiren Elitaş, 'Bana, 'olabilir mi?' diye sorarsanız, 'Niye olmasın' derim. Ama grupta henüz bir çalışmamız yok' dedi.
-İMAM HATİP MEZUNLARININ POLİS OLMASI-
İmam Hatip Lisesi mezunlarına polis olma yolu açan düzenlemeye yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine Elitaş, mevcut kanunda polis okullarına öğrenci alımıyla ilgili meslek okullarının sayıldığını hatırlatarak, yeni düzenlemeyle bunları isim isim saymak yerine, 'Lise ve dengi okullar' ibaresini koyduklarını ifade etti.
Bu haktan mahrum olan bütün okulların bundan faydalanabilmesi imkanı getirdiklerini anlatan Elitaş, şöyle konuştu:
'İmam Hatip mezunlarının polis olmasının engellenmesinin eleştirilmesi gerekirken, 'İmam Hatip Lisesi mezunlarının polis olmasının önü açılıyor' şeklinde eleştirel yaklaşım da beni şaşkınlığa düşürüyor. Demokrasi, özgürlük ve insan hakları için yaptığımız mücadelede, demokratik olmayan bir düzenlemenin ortadan kaldırılmasının desteklenmesini beklerken, medyanın eleştirel bir yaklaşımla konuya bakması bana şaşırtıcı geldi. Kimin önünde hak mahrumiyeti varsa, bunu düzeltmek siyasetin görevidir. Burada eğer bir eksik varsa bunu siyasete hatırlatmak da medyanın görevidir. Bunu eleştirmek yerine, herhalde teşvik etmek gerekir. Bir haksızlığı, bir mağduriyeti gidermek adına bu düzenlemeyi yaptık.'
Elitaş, teklifin önümüzdeki hafta ilgili komisyonda görüşüleceğini ifade etti.
-KAYSERİ VE ELAZIĞ'DAKİ YOLSUZLUK İDDİALARI-
CHP'nin, Kayseri'deki yolsuzluk iddiaları kapsamında, dönemin Kayseri Valisi ve bugünkü İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Osman Güneş hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğunun hatırlatılması üzerine Elitaş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu dosyanın içine doldurmaya çalıştığını ama dosyanın içinin boş olduğunu kaydederek, şöyle konuştu:
'Allahım hiçkimseyi iftira atanlardan eylemesin. Sayın Kılıçdaroğlu'na kırmızı kaplı bir dosya verdiler. Dosyanın önünden aldılar, arkasından sakladılar, ortadan bir yeri Kılıçdaroğlu'nu verdiler. Kılıçdaroğlu da hazırlıksız şekilde içi boş dosyayı savunmak zorunda kaldı. Sayın Kılıçdaroğlu, elinde patlayan bombanın etkisini hafifletebilmek için haksız saldığı namın ortadan kalkmasının psikolojik ezikliği içinde o dosyayı doldurmaya çalışıyor. Ama içini iftirayla doldurmaya çalışıyor, çamurla doldurmaya çalışıyor. Kılavuzunun nasıl biri olduğunu sorsun, tüm Kayseri, bataklığın içinde olduğunu ifade edecektir. Ama Sayın Kılıçdaroğlu o ezikliğin altında kıvranıyor.'
Elazığ'daki yolsuzluk iddialarıyla ilgili bir soru üzerine ise Elitaş, konuyla ilgili müfettişlerin verdiği bir rapor bulunduğunu, bu çerçevede Danıştay'ın soruşturma açılması için izin verdiğini kaydetti. Elitaş, 'Kim hırsızlık, yolsuzluk yaptıysa, kim namussuzluk, şerefsizlik yaptıysa, tüyü bitmedik yetimin hakkını yediyse, bunun hesabını vermeli. Ama kinle, hırsla, ihtirasla, sadece geleceğini kurtarma adına birilerine iftira atanlara da hiç kimse prim vermemeli. Herkes hesap verebilmeli. Ama kendi adıma söylüyorum; Allahım beni iftiracı olmaktan korusun' diye konuştu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara