Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

AKPM BAŞKANI ÇAVUŞOĞLU: -'TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK İHTİYACI CİDDİ BİR HUKUK VE Y

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin en büyük ihtiyacının ciddi bir hukuk ve yargı reformu o

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-01-19 14:19:00

AKPM BAŞKANI ÇAVUŞOĞLU:  -'TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK İHTİYACI CİDDİ   BİR HUKUK VE Y
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin en büyük ihtiyacının ciddi bir hukuk ve yargı reformu olduğunu belirtti.
Alanya'da, Kaymakam Hulusi Doğan ve Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu ile yapımı devam eden olimpik ölçülerdeki yüzme havuzu inşaatında incelemelerde bulunan Çavuşoğlu, Gençlik ve Spor İlçe Müdürü Erdal Tamrak'tan bilgi aldı.
Daha sonra partisinin ilçe teşkilatını ziyaret eden Çavuşoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Tunus'ta yaşanan olaylar ve Arabuluculuk Kanunu Tasarısı hakkında görüşleri sorulan Çavuşoğlu, hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuk mekanizmasının, mahkemelere gidilmeden sorunların çözümlenmesi açısından önemli olduğunu vurguladı. Arabuluculuk mekanizmasının mutlaka devreye sokulması gerektiğini belirten Çavuşoğlu, 'Türkiye'nin en büyük ihtiyacı ciddi bir hukuk ve yargı reformudur. Bu reform çerçevesinde bu mekanizmaların da oluşması gerekir' dedi.
Çavuşoğlu, arabuluculuk mekanizmasının yanısıra benzer çözüm mahkemelerinin de kurulması gerektiğini kaydetti. Arabuluculuk mekanizmasının Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde Türkiye aleyhine açılan dava sayısının azalmasına da olumlu katkısı olacağını ifade eden Çavuşoğlu, şu görüşleri dile getirdi:
'Bugün mahkemelerin yükünün ne kadar arttığını söylüyoruz. Yarın Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkının uygulanmaya başlanmasıyla bu orada da olacak. Önemli olan mahkemelere gitmeden veya ağır cezalara gitmeden bu çözüm mahkemelerinin ve arabuluculuk mekanizmalarının kurulmasıyla birçok sorunun çözülmesidir. Bunun doğrudan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne giden davalara bile etkisi olacaktır.'

-TUNUS'TAKİ OLAYLAR-

Çavuşoğlu, bir gazetecinin Tunus'ta yaşanan olaylar hakkında görüşlerini sorması üzerine şunları söyledi:
'Tunus'ta yaşananların bölgedeki diğer ülkelere domino etkisi yaratıp yaratamayacağını kestirmek zordur. Yaşanan olaylar bu boyuta ulaşmadan önce Tunus'a ziyarette bulundum. Orada da gördüm ki Tunus çok otokratik bir yapıya sahip. Biz Tunus'u da komşu ülkeler için oluşturduğumuz demokrasi için ortaklık statüsüne almak istiyoruz. Ama bugün Tunus idare ediliş şekliyle benimsediğimiz bir rejime sahip değil. Tamamen kapalı bir rejim. Biz sokak olayları ve bu olaylarda insanların ölmesini tasvip etmiyoruz. Ama bu bölgelere insan hakları, demokrasi ile parlamenter rejimi getirmek ve güçlendirmek için çalışmalar yapıyoruz. Tunus'taki olaylar özellikle o bölgedeki başka ülkelere de ders olur. Bu olaylar, halka yönelik açılıma, halkın ekonomik, hukuksal ve sosyal haklarının verilmesi konusunda bir vesile olur diye düşünüyoruz. O bölgelerde demokrasinin güçlendirilmesi gereken ülkeler var. Fas nispeten daha iyi durumda ama bizim amacımız demokrasi için ortaklık projesi kapsamında sadece Akdeniz'in etrafındaki ülkeler değil, Ürdün, Lübnan, Filistin bu projenin içinde ama diğer taraftan da Kazakistan, Kırgızistan, Hindistan'ın da ilgi duyduğunu görüyoruz. Bu ülkeleri de Avrupa'ya entegre etmeye Avrupa'nın değerlerini yaymaya çalışıyoruz.'

-AKPM BAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ-

Ocak ayının son haftasında gerçekleştirilecek yılın ilk AKPM Genel Kurulu'nda seçim yapılacağını hatırlatan Çavuşoğlu, oybirliğiyle tekrar başkanlık görevine devam edebilme temennisinde bulundu. Çavuşoğlu, AKPM Genel Kurulu'na Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de katılarak, Avrupalı parlamenterlere hitap edeceğini belirtti. AKPM'nin Nisan ayındaki ikinci oturumuna da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılacağını ifade eden Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
'Nisan ayındaki oturumda Sayın Başbakanımız ile İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero, Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff ile Avrupa'da kültürlerarası medeniyetler için mücadele eden Avrupa liderlerini Strasbourg'da ağırlayacağız. Türkiye, Avrupa'nın savunduğu tüm değerleri komşu bölgelerine anlatma ve yayma çabası gösteriyor. Bu da şunu gösteriyor ki Türkiye hiç bir zaman Avrupa'ya siyasi ve ekonomik olarak yük olmuyor. Tam tersine Avrupa'nın yükünü hafifletiyor. AB'ye girdiğimiz zaman da AB'nin önemli bir lokomotif ülkesi olacaktır.'
SON VİDEO HABER

Suriye'deki dehşeti anlattı: İşkenceden derimiz yüzülüyordu

Haber Ara