Egemen Bağış, Eski Milli Basketbolcu İbrahim Kutluay ile Spor Yazarı Altan Tanrıkulu'nu ABGS Ortaköy Ofisi'nde kabul etti. Altan Tanrıkulu'nun bir fikri üzerine toplandıklarını söyleyen Bağış, İstanbul 2012 Avrupa Spor Başkenti çalışmaları kapsamında bilgi verdi. El ele vererek yoğun bir çabanın sonucunda İstanbul 2012 Avrupa Spor Başkenti ilan edildiklerini hatırlatan Egemen Bağış, Avrupa Spor Başkenti projesinin başarılı olabilmesi için her türlü projeye ve fikre açık olduklarını belirtti.
Bu kapsamda spor yazarı Altan Tanrıkulu'nu bir projesi olduğunu aktaran Bağış, "Tanrıkulu mesleki hayatı boyunca özverilerle biriktirdiği spor objelerini bizimle paylaştı. Osmanlı döneminde Türk sporunu anlatan yayınlardan tutun, uluslar arası spor camiasının önemli etkinliklerin biletlerine kadar birçok objeyi bizimle paylaştı. Bu çerçevede güzel bir önerisi var. Hepimizin elinde sporla ilgili farklı farklı objeler var. Bunlar evlerde bir yerlerde eskiyor. İstanbul'a yakışır kalıcı olacak 2012'den sonra da kalacak bir spor müzesi olsun istedik. Tanrıkulu da müze yapılırsa elindekileri hiçbir beklenti olmadan bağışlayacağını söyledi. Bu girişimin başkalarına da ilham kaynağı olacağına inanıyorum." dedi.
Bu fikri 2012'nin ilk hazırlık toplantısına taşıyacağını aktaran Bağış, 2 Şubat günü Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Fakuk Özak, İBB Başkanı Kadir Topbaş ve diğer karar mercilerin onaylamasının ardından müzeyi kuracaklarını söyledi. Faruk Özak'ın milli formayı giydiği günlere ait biletlerin olduğunu aktaran Bağış, kendisinin karar mercinde olduğunu ve bu koleksiyonu görünce destek vereceğini dile getirdi.
TÜRKİYE'NİN AVRUPALILIĞINI TARTIŞAN DAR ZİHNİYETLİLER
Objelerin ortaya koyduğu bir gerçek daha olduğuna dikkat çeken Bağış sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye'nin Avrupalılığının tartışan dar zihniyetliler var Avrupa'da. Bunların aslında ortaya koyduğu bir geçek var ki Türkiye AB sürecine başlamadan bile Avrupa'nın önemli ve aktif spor ülkelerinden bir tanesi. Bu çok net şekilde Avrupalı kimliği ortaya koyuyor. İnşallah kuracağımız müzeye götürür şunlara da bakın diyebiliriz."
MÜZENİN DÜNYADA ÖRNEĞİ OLMAYACAK
Altan Tanrıkulu, müzenin oluşturulması durumunda müzenin dünyada bir ilk olacağını söyledi. Müzeye dünyadaki bazı koleksiyoncuların da katılımının olacağını ifade eden Tanrıkulu, "Hakan Şükür'ün formasından, İbrahim Kutluay'ın NBA oynadığı ayakkabısına Tanju Çolak'ın altın ayakkabısından aklınıza gelecek tüm futbol spor objelerine hikayelerine yer verebilecek bir müze olacak. Bu proje sanal ortamda da desteklenebilir. Maç biletleri koleksiyonlarını hiçbir karşılık beklemeden onun üzerinde yararlanılması için her şeyi yapacağım. 1956'daki Türkiye Macaristan bileti, 1976 Trabzonspor Liverpol maçı biletine kadar hepsini bağışlayacağım. 1930'dan başlayarak bu güne kadar çok sayıda biletler var." diye konuştu.
İbrahim Kutluay ise basketbol kariyeri boyunca biriktirdiği madalyadan, formalara kadar pek çok objeyi paylaşabileceğini söyledi. Çok sayıda sporcuda benzeri objelerin olduğunu aktaran Kutluay, herkesi bu müzeye katkı yapmaya davet etti.