Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

"Yanlış politikalar ve süs gibi üretici örgütleriyle ülke ithalat cenneti oldu"

Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, Türkiye'nin tarımsal üretim ve hayvancılıkta; yanlış politikal

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-01-12 19:07:00

Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, Türkiye'nin tarımsal üretim ve hayvancılıkta; yanlış politikaların yanı sıra süs gibi duran üretici örgütlerinden dolayı 'ithalat cenneti' olduğunu söyledi.

Türkiye'de tarımsal öğretimin başlamasının 165. yılı, Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi ve TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şubesi tarafından düzenlenen törenle kutlandı. Uludağ Üniversitesi Rektörlük A Salonu'nda yapılan törene çok sayıda öğretim üyesi, üretici temsilcileri katıldı.

Tarımın en eski uğraş alanlarından biri olduğunu belirten Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cengiz Elmacı, Türkiye'de bu alanda yapılan eğitim öğretimin 10 Ocak 1846 yılında İstanbul Yeşilköy Ayamama çiftliğinde kurulan Mektebi Zirai Aliye'sinde (Ziraat Yüksek Okulu) başladığını söyledi. 1933 yılında ise Ankara'da Yüksek Ziraat Enstitüsü kurulduğunu anlatan Elmacı, bu güne kadar 26 ziraat fakültesinin eğitim - öğretim yaptığını söyledi.

165 yılını dolduran tarım öğretiminin, araştırma ve yayım hizmetleriyle ülke tarımına önemli katkılar sağladığını belirten Cengiz Elmacı, "Ancak, günümüzde halen tarımsal üretimin oldukça önemli sorunları bulunuyor. 2010 yılına damgasını vuran en önemli konu kuşkusuz kırmızı et fiyatındaki artışlar ve hayvancılıkta başlayan ithalat süreci. Böylece ilk kez kurban bayramında ithal kurbanlık getirilerek, hayvancılık sektörü neredeyse dışa bağımlı hale gelmiştir." dedi.

Bu durumun özellikle yerli besicileri sıkıntıya düşürdüğünü anlatan Elmacı, şunları söyledi: "Kırmızı et fiyatlarındaki bu durumun gerçek ve temel nedeni Türkiye'de koyun, keçi ve sığır sayısının hızla azalmasına bağlı üretim düşüklüğü. Eğer hayvan varlığındaki bu erozyon önlenemez ise sorunun artarak devam edeceği kaçınılmaz."

Rektör Vekili Prof. Dr. Esvet Açıkgöz de UÜ Ziraat Fakültesi'nin 2009 yılında öğretim üyesi başına düşen yayın sayısının 1.4 olduğunu belirtti. Öğretim üyelerinin başarılarını artırmak için bilgi işlem altyapısı ve kütüphanede büyük projeler devreye soktuklarını vurgulayan Prof. Dr. Açıkgöz, "Bu nedenle, araştırmacılarımızın proje sayısı ve proje bütçelerini artırmak için bir dizi teşvik sağlamayı planlıyoruz. Hedefimiz, tüm fakültelerin yayın ortalamasını 1'in üzerine çıkarmak." dedi.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Doç. Dr. Ertuğrul Aksoy, tarımın düştüğü durumu rakamlarla ele aldı. 2011 yılı bütçesinden tarıma yapılacak desteklerin faize ödenecek miktarın 8'de biri olduğuna dikkat çeken Aksoy, "Bu sürecin durdurulması için ülke tarımı ve çiftçisi doğru politikalar ile yönlendirilip, desteklenmeli." önerisinde bulundu.

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Serkan Durmuş, et ithalatının hayvancılığın sorunlarını çözmeyip, daha da çıkmaza sürüklediğini söyledi.

"ÜRETİCİ ÖRGÜTLERİ SÜS GİBİ"

Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, Türkiye hayvancılığı üzerine güncel çözümlemelerde bulundu.

Tarımsal üretim ve hayvancılığın yanlış politikalar sonucunda bugünkü duruma düşürüldüğünü anlatan Prof. Dr. Kaymakçı, "Türkiye ithalat cenneti bir ülke olarak tarihinde ilk kez Kurban Bayramı'nda hayvan ithal etmek zorunda kaldı. Bunda iktidarların yanlış politikaları kadar, üretici örgütlerinin çıkar çatışmaları yüzünden bir araya gelememeleri de önemli rol oynamıştır. Üretici örgütleri süs gibi durdukları için Türkiye ithalat cenneti olmuştur." şeklinde konuştu.

Avrupa Birliği'nde üretici örgütlerinin büyük bir güç olduğunu aktaran Prof. Dr. Kaymakçı, şunları dile getirdi: "Türk çiftçisinin üretimi pahalıya mal ettiği söylemi bir şehir efsanesinden ibarettir. Çünkü Türk çiftçisi tarımsal üretimde girdiyi en pahalı kullanan çiftçidir. Süt, yem ve mazot gibi girdilerde Avrupa ve dünya çiftçisiyle karşılaştırılması mümkün değil. Türk tarımı ve hayvancılığı, AB ve ABD'nin yönlendirdiği tekelci kapitalistlerin çıkarları doğrultusunda şekillendiriliyor. Kendi ülkelerinde üreticilerine her türlü desteği verip, Türkiye'yi ithal cenneti haline getiriyorlar. Unutmayalım ki, tarımını koruyamayan ülkeler, başka ülkelerin denetimi altına gireceklerdir."

Törende bir üst unvana yükselen öğretim üyelerine ve meslekte 30 yılını dolduran ziraat mühendislerine plaketleri verildi.

Haber Ara