20. yüzyılın sonlarına doğru ABD ile Rusya arasında yaşanan gerginlikler dolayısıyla Rusların yerin altına 85 metre derinliklerde kurduğu nükleer sığınaklar, dönemi en iyi şekilde anlatıyor.
Rusya ile ABD arasında ilişkilerin düzelmesi ve Sovyetler Birliği'nin dağılması ile birlikte nükleer tehdit ortadan kalktı ve sığınakların bir çoğu terk edildi. Ancak Moskova'da bulunan nükleer sığınaklardan biri halen kullanılıyor.Taganskaya metronun yanı başında bulunan "Bunker 42" adlı tarihi mekan müzeye dönüştürüldü.
Bugünlerde sığınağı ziyaret edenler, SSCB'nin Soğuk Savaş döneminde nükleer tehdidi ne denli ciddiye alındığını tarihi boyutlarıyla görme imkanını buluyor.
Viktor Baranov isimli Rus vatandaşı "Bunker 42" müzesinde rehber olarak çalışıyor. Sığınağın 30 yıl öncesine kadar sürekli faal olduğunu anlatan Baranov, burada her an olası nükleer saldırılardan insanların korunabileceğini belirtiyor. Duvar ve kapıların nükleer saldırılarının etkilerinden koruyabilecek şekilde tasarlandığını beliriten Baranov, "Kalın kapılar, nükleer saldırıdan oluşan dalgalardan çok rahat koruyabilir. Bu kapılar bir buçuk ton ağırlığında. Ayrıca girişteki duvarlar da oldukça kalın. Betonarmeden yapılmış duvarların kalınlıkları 6 metreye kadar ulaşıyor." şeklinde konuştu.
Soğuk Savaş döneminde olası nükleer saldırılardan kurtulabilen insanlar için sığınakta en az iki haftalık oksijen, yiyecek ve içecek saklanıyormuş.
Normal şartlar altında nükleer saldırı etkisinin iki hafta içinde geçtiğini belirten Baranov, "Tam 16 gün sonra tüm yangınlar sönüyor ve radyasyonun etkisi azalmaya başlıyor. Özel koruma giysilerini giyerek yer yüzüne çıkabilirsiniz" dedi.
MOSKOVA METROSU DÜNYANIN EN BÜYÜK NÜKLEER SIĞINAĞI
Baranov ayrıca dünyanın en büyük nükleer sığınağının Moskova Metrosu olduğunu belirterek, "Her istasyon sığınak şeklinde tasarlandı. Olası nükleer saldırı esnasında metroda bulunan herkes saldırı etkisinden burada kurtulabilir" ifadelerini kullandı.
Nadir müzelerden biri olan "Bunker 42" ziyaretçilere tarihe dokunma imkanını da veriyor. Burada insanlar eşyaları sadece görmüyor, eline alarak inceleyebiliyor.