Türk tarafı, devam eden süreçte kapsamlı çözüm için azami çaba sarf ettiğini ve buna devam ettiği belirtilen açıklamada, "Süreçte bugüne kadar sağlanabilen ilerlemede Kıbrıs Türk tarafının yoğun çabaları büyük rol oynamış, Türk tarafınca Birleşmiş Milletler ekibi tarafından da takdir edilen yeni ve yaratıcı fikirler ve öneriler ortaya konulmuştur. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri de 24 Kasım 2010 tarihinde yayınlanan son İyi Niyet Misyonu raporunda Kıbrıs Türk tarafının yapıcı tutumunu bir kez daha teyit etmiştir." ifadelerine yer verildi.
"KIBRIS'TA HER İKİ TARAFLA TEMAS EDİLMESİNİN ÖNEMİ ORTAYA ÇIKTI"
Dışişleri Bakanlığı, Kıbrıs Rum Kesimi'ni ziyaret eden fakat KKTC ile temas kurmayan Merkel'i şu sözlerle eleştirdi: "Avrupa Birliği'nin önde gelen bir ülkesi ve halihazırda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne geçici üye olan Almanya Federal Cumhuriyeti'nin Kıbrıs'taki kapsamlı müzakere süreci hakkında sadece Kıbrıs Rum tarafından bilgi alarak böyle bir açıklama yapmış olması düşündürücüdür. Şansölye Merkel'in açıklaması, Kıbrıs'taki her iki tarafla temas edilmesinin gerekliliği ve önemini bir kez daha ortaya koymuştur.
Geçmişte Kıbrıs sorunu çözülmeden Kıbrıs Rum tarafının tek yanlı Avrupa Birliği üyeliğinin hata olduğuna dair ifadeleri kamuoyuna da yansıyan Şansölye Merkel'in, görüşme süreci hakkında yanıltıldığı açıktır. Sayın Merkel'in bu konuda bir an önce Birleşmiş Milletler başta olmak üzere ilgili kaynaklardan Kıbrıs müzakere sürecindeki durum hakkında bilgi almasının yararlı olacağı düşünülmektedir."
Bakanlık, müzakerelerde bugüne kadar ayak sürüyen ve sonuç alınmasını geciktiren Kıbrıs Rum tarafı liderliğinin uluslararası camiayı yanlış bilgilendirerek yönlendirmesinin kapsamlı çözüm hedefi konusundaki samimiyetinin de bir kez daha sorgulanmasına yol açtığına dikkat çekti.
