Altınbaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş, Mücevherat Grubu Başkanı Bahadır Gören ve Mücevherat Genel Müdürü Atilla Keskin basın toplantısıyla 2010 yılını değerlendirdi.
Toplantıda söz alan Altınbaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş, "Tüketici profilinde yaş, cinsiyet, eğitim ve satın alma gücü anlamında büyük değişiklikler söz konusu. Sektörümüz sadece üretim alanında değil; aynı zamanda tasarım, markalaşma, pazarlama, hizmet ve dağıtım alanında kat ettiği aşamalarla dünya mücevher sektörünün en önemli birkaç oyuncusu arasına girdi." dedi.
İmam Altınbaş, katma değerli ürünler üretmek adına yakın dönemde tasarım ve ürün geliştirme, tedarik zinciri yönetimi, teknoloji, know-how, Ar-Ge, uluslararası pazarlama ve imaj yönetimi alanlarına odaklandıklarını dile getirdi.
Altınbaş'ın Dünya Pırlanta Konseyi'nin ve Dünya Mücevher Konfederasyonu'nun Türkiye'deki tek üyesi olduğunun altını çizen Altınbaş, "2011 yılında altında olduğu gibi pırlantalı mücevherde de sektör liderliğimizi koruyacağız. Operasyonlarımızın olduğu ülkelerde de söz sahibi olacağız. Tüketici tercihleri hızla altından pırlantaya kayıyor, gelişmiş ülkelerdeki trendin de buna paralel olduğunu görüyoruz. Bu yıl pırlantalı mücevheratın altın yılı olacağına inanıyoruz." dedi.
Tüketici tercihlerinin değişmesinde altın fiyatlarının artması, , nüfus, satın alma gücünün ve eğitimin artması gibi faktörlerin önemli rol oynadığının altını çizen Altınbaş, ayrıca tüketicinin sertifikalı ürünler ile pırlantaya olan güven artışının da çok önemli bir etken olduğunu sözlerine ekledi.
Altınbaş Mücevherat Grubu Başkanı Bahadır Gören ise "Dünyanın en büyük mücevher mağaza zincirlerinden biri olarak, 2011 yılında da hedeflerimizi büyük koyduk. İhracat ekibimiz ile 40 ülkeye direkt, 80 ülkeye ise dolaylı ihracatımız bulunuyor. Avrupa, Türkî Cumhuriyetler, Balkanlar, Yakın ve Ortadoğu'da mağazalaşarak büyümeyi hedefliyoruz. Şu an yurtdışında 21 mağazamız bulunuyor." ifadelerini kullandı.
2011 yılında yüzde 40 ciro artışı hedeflediklerini bildiren Gören, cironun hemen hemen yarısını pırlantalı mücevherin oluşturacağını bildirdi. Gören, 2011'de yurtiçinde en az 15 yurtdışında 20 olmak üzere yeni mağazalar açacaklarını duyurdu.
2023 yılı yol haritasını anlatan Gören, mağaza sayısını 400'ü Türkiye de olmak üzere bin adet olarak hedeflediklerini aktardı. Bu büyüme hedeflerine ulaşabilmek için iş birlikleri ve satın alma fırsatlarını değerlendireceklerini ifade etti.
Altınbaş'ın temelleri 1950'lerde atılan 1975'te şirketleşen, bugün itibarıyla Türkiye'de ve dünyada toplam 115 mağazayla 10 bin metrekarenin üzerinde bir alanda ve bini aşkın satış noktasında hizmet verdiklerini aktaran Altınbaş Mücevherat Genel Müdürü Atilla Keskin şunları kaydetti:
"Her zaman sektörde öncü olmaya ve ilkleri hayata geçirmeye özen gösterdik. 2010 yılında da pek çok ilke imza attık. Bu yıl yapılan Omnibus araştırmasına göre tüketicilerin yüzde 92'si Altınbaş'ı lider görüyor. Bu da bizim için gurur verici. Yıllık yüzde 30 büyüme hedefiyle 2010 yılında daralan pazarda ortalama yüzde 30 büyüdük. Franchise mağazacılık stratejimizle şu anda sadece sektörümüzün değil tüm perakendenin en büyük zincirlerinden biriyiz. Son çeyrekte açılan Nişantaşı, İzmir Agora, Ankara Gordion, Bulgaristan, Bosna Hersek ve Torium AVM gibi önemli lokasyonlarla bu yıl 20 yeni mağaza açılışı ile ailemizi büyütmeye devam ettik."
2010 yılı rakamlarına göre Altınbaş Mücevherat Grubu olarak dünyada ve Türkiye'de 320 milyon dolar konsolide ciro ile tamamlayacakları öngörüsünde bulunan Keskin, "Yönetim stratejilerimizi de geliştirerek organizasyon yapımızda da bir takım yeniliklere gittik. Dünyanın önemli perakende zincirlerinden biri olmanın getirdiği gereklilerle kurumsallaşma, süreçlerimizi iyileştirme, müşteri odaklılık alanlarında yatırımlar yaptık, organizasyonumuzu dönüştürdük, perakende yönetimi sistemlerini geliştirdik ve uygulamaya aldık." dedi.
Pırlanta, elmas, inci, altın, alyans, çocuk ve erkek olarak dünya ve moda trendlerine uygun ürün yelpazeleri oluşturduklarını dile getiren Atilla Keskin, geleneksel değerlerle modernizmi harmanlayan, hikâyesi olan, temalı tasarımların üzerinde durduklarını açıkladı.
