Günay: Böyle filmlere alışmamız gerekiyor

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı. Muhteşem Yüzyıl dizisi ile ilgili bir soru üzerine Günay, "Bugün haberlerde gördüm. Kleopatra ile ilgili yeni bir film çekiliyor. Klopatra ile ilgili yıllar önce Mısır uygarlığına dünyanın dikkatlerini çeken uluslar arası bir prodüksiyon yapılmıştı. Şimdi de yine ünlü sanatçılarla, ünlü Klopatra yapılıyor. Yani, dünyada tarihsel filmlerin yapılması ülkelere ilgiyi yoğunlaştırır." dedi.

'Hürrem ile Kanuni konusunu' çok önemsediğini söyleyen Günay, şöyle devam etti: "Hürrem Sultan ve Kanuni Sultan Süleyman çevresinde geçen trajedi, Shakespeare trajedilerinden çok daha insani ve çok daha derin görüyorum. Bu çerçevede uluslar arası yapım benim büyük hayallerimden birisi. Cihana hükmeden bir padişah var ama bir kadının önünde kendi çocuklarına kıyabilecek kadar da bir aşkın tutkunu. Bu dizi belki buna biraz yaklaşmaya çalışıyor olabilir. Biraz sabredelim, fragmanlar üzerinden hüküm vermeyelim."

Tarihin kendi zamanı ve gerçekliği içinde değerlendirilmesi gerektiğini belirten Günay, "Biz 500 yıldan fazla cihana hükmetmiş olan bir imparatorluk ile elbette övünüyoruz. Ama hiçbir saltanat sütten çıkmış ak kaşık değildir. İster Roma'da olsun, ister Avrupa'da ya da Asya'da, ister bizim topraklarımızda." diye konuştu.

Tarihin çok güzel ve şanlı sayfaları olduğu gibi çok acı ama anlaşılması gereken insani sayfaları da olduğunu söyleyen Günay, "Bence biraz sabırlı olalım" ifadesini kullandı.

Hür Adam filmi ile ilgili bir soru üzerine Günay, filmi henüz görmediğini söyledi. Günay, "Bu ülkede eğer demokrasi olacaksa, düşünce ve söz özgürlüğü üzerinden bir çoğulculuk yaşanacaksa Bediüzzaman hakkında da, Kanuni Sultan Süleyman hakkında da, Mustafa Kemal Atatürk hakkında da filmler, kitaplar, yayınlar yapılmasına artık alışmamız gerekiyor. Hakaret içermesin, kişilik haklarını rencide etmesin ama sanatçı yazar yapımcı bir ölçüde kendi yorumunu katmış olsun." şeklinde konuştu.

"Beğenmiyorsak daha iyisini yapmaya çalışacağız" diyen Günay, şöyle devam etti: "Ya da kendi bakış açımızdan doğrusunu yapmaya çalışacağız. Dünyanın yaptığı bu. Yani Napolyon hakkında nice filmler yapılıyor. Daha geçen gün ben Irak savaşı ile ilgili Amerikan yapımı bir film gördüm. Pentagonun Irak'ta kitle imha silahları olmadığını bildiği halde elde ettiği bilgileri ters yüz edip kitle imha silahı varmış gibi Amerikan yönetiminin tepesini yönlendirdiği konusunda bir film... Amerikan yönetimini yerden yere vuruyor. Amerika daha Irak'ta. Ama demokrasi böyle bir şey. Yani bizim hoşlanmadığımız bazı şeyleri de görmeye ya da başka insanların görmesine katlanmak gibi bir şey demokrasi. Amerikan yönetimini yerden yere vuruyor bir Amerikan yapımı."

"DÜNYA KÜLTÜR MİRASI LİSTESİNE GİRMİŞ AMA UNUTULAN MEKANLARI YENİDEN GÜNDEME GETİRMEYE ÇALIŞIYORUZ"

Günay toplantıda yaptığı konuşmada ise 2010'un Türkiye için başarılı bir yıl olduğunu söyledi. 2011 yılı sonuna kadar yaklaşık 20 kültür merkezini tamamlamış olacaklarını belirtti. Dünya Kültür Merkezi listesine girmiş ama unutulan mekanları yeniden gündeme getirmeye çalıştıklarını aktaran Günay, "Uzun yıllardır bu liste donmuş ve unutulmuştu. Listeye 9 yer alınmış, 18 yer ise adaydı. Biz bu 18 aday yerin sayısını 23'e çıkardık. Şimdi 23'ü 30'a çıkarmaya çalışıyoruz. Kalıcı listedeki 9 alanı da, önce Selimiye, Alanya tersaneleri ve Efesi ile daha yukarı çıkartmaya çalışacağız." dedi.

Bakanlığın sinemaya küçük bir katkı olarak yılda 10 milyon TL civarında destek sağladığını belirten Günay, sinema filmi ve izleyici sayısının arttığına dikkat çekti. Günay, "Fazla popüler, bir miktar alt kültür gruplarının duygularını okşayan filmler yerine daha sanatsal filmlerde gişe başarısı elde etmeye başladı." diye konuştu.

CİHAN