Siyasi analistler, Yunanistan'ın ekonomik krizden çıkışına kadar, Türkiye politikasını "savunma harcamalarını azaltma" ve "kaçak göçmenlerle mücadele" gibi yararına olan "düşük düzeyli diplomasi"ye kaydırmasını tavsiye etti.
Yunanistan'ın saygın gazetelerinden Kathimerini, Erdoğan ile Papandreu'nun 3 saatlik bir maratona dönüşen görüşmelerinde bütün ikili ilişkiler, Ege, kıta sahanlığı, göçmenler konusu, Kıbrıs ve Orta Doğu'nun masaya yatırıldığı belirtti. Türk-Yunan ilişkilerinde yüzeysel bir değişiklik olsa bile iki ülke arasındaki sorunların ve Atina'nın iyi niyetine rağmen olduğu gibi kaldığı yorumu yapıldı. Papandreu'nun gezisini Erzurum'da takip eden gazetenin tecrübeli diplomasi muhabiri Dora Antoniu, doğrulanmış güvenli kaynaklara dayandırdığını ifade ettiği haberinde, Papandreu'nun konferansta yaptığı konuşmasını değiştirdiğini savundu. Erdoğan ile görüşmesinden sonra odasına çekilen Papandreu, bir saat süreyle danışmaları ile birlikte konuşmasının her aşamasını yeniden gözden geçirdi. Metinde çok sayıda değişiklik yaptı. Haberde, Papandreu'nun 3. Büyükelçiler Konferansı'nda yapacağı konuşmada değişikliklere gitmesi, Erdoğan ile yapılan uzun görüşmeden önemli konularda görüş birliği sağlanamadan çıkıldığı anlamına geldiği öne sürüldü. Öte yandan daha önce Yunan gazetelerine yansıyan bir başka değerlendirmede, Yunanistan Dışişleri Bakanı Dimitris Druças'ın milletvekili olmadığı gerekçesiyle PASOK içinde de rahatsızlığa neden olduğu belirtildi. Güney Kıbrıs kökenli Druças'ın Yunan dış politikasında gerekli performansı gösteremediği ve Türkiye'ye karşı sertleşme yanlısı bir dış politikaya kayılmasında etkili olduğu iddia edildi.
DRUÇAS: EGE'NİN STATÜSÜ DEĞİŞMEZ
Bu arada Druças da Papandreu'nun Ege konusunda yaptığı açıklamaları tekrarladı. Ethnos'a konuşan Druças, "Ege'nin statüsü değişmez. Herkesin ve özellikle Türkiye'nin bunu çok iyi anlaması gerektiğini" söyledi. Muhalefete cevap veren Druças, "Yunanistan'ın güçlü tezlere sahip bir ülke. Bizim, Türkiye ile konuşmak için küçük ve güçsüz olduğumuzu söyleyenlerin kendileri küçük ve güçsüzdürler. Yunanistan'ın talepleri vardır ve hakkı olanı alacaktır." görüşünü dile getirdi.
YUNAN TELEVİZYONLARINDA TÜRKİYE YORUMLARI
Öte yandan Yunan siyasi yorumcular, bugün devlet televizyonu NET'te Erzurum ziyaretine ilişkin yorumlarda bulundu. Son günlerde Ege'de yapılan ihlallerin Papandreu'nun Erzurum ziyaretini iptal etmesini ciddi biçimde düşünmeye sevkettiği belirtildi. Dışişleri bakanlarının üst üste iki telefon görüşmesi sonrası gezinin iptalinin her iki tarafa da olumsuz yansıyacağı gerekçesiyle gerçekleştiğine dikkat çekildi. Davutoğlu'nun Ege'de ihlallerin bir daha yaşanmayacağı güvencesi verdiği de savunuldu. NET yorumcusu Fanis Papathanasiu, kamuoyu önünde ilk defa Türk-Yunan ilişkilerinde Atina'nın bu kadar yüksek dozlu tepki gösterdiğini ifade etti. Bunun Türk diplomatların önünde yapılmasının ise ayrıca dikkat çekici olduğunu belirten Papathanasiu, Papandreu'nun sert söyleminin Türkiye'nin devamlı tekrar eden girişimlerinden sonra anlaşılır olduğunu ifade etti. Bir başka yorumcu ise iki ülke ilişkilerinin artık farklı bir aşamaya geçtiği, buna benzer net görüşlerin belirtilmesinin normal olduğunu söyledi. Türklerin Ege'de ihlaller konusunu alışkanlık haline getirdiği için Papandreu'nun sert söylemde bulunmasının doğru olduğu, bunun aslında çok daha eskiden yapılması gerektiği kaydedildi. Yunanistan'ın ekonomik anlamda zayıf, Türkiye'nin ise güçlü olduğu bir dönemde Yunan dış politikasının Türkiye ile daha düşük düzeyli diplomasi konularına yoğunlaşması önerildi. Bu bağlamda savunma harcamalarının azaltılmasının özellikle bu dönemde Yunanistan'ın işine geldiği ayrıca kaçak göçmenler konusunda Türkiye'nin baskı altına alınmasının yerinde olacağı belirtildi. Öte yandan Ege'de Türk hükümetinin iradesi dışında ordu tarafından bazı ihlallerin yapılmış olabileceğine dikkat çekildi.
Son olarak Türkiye'nin seçim sürecine girdiği, Yunanistan'ın da ekonomik krizden çıkışa gireceği bir dönemde ilişkilerde daha ileri adımlar atılmasının yararlı olacağı vurgulandı.
CİHAN
