Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan tören, bir binbaşının, Sarıkamış'ta Türk askerlerinin şehit düştüğü harekatı tablolu bir şekilde anlatmasıyla devam etti. Ardından Vali Kara ve Bakan Davutoğlu birer konuşma yaptı.
Davutoğlu, "en büyük hürmetini şehitlere sunarak" başladığı konuşmasında Sarıkamış'ta şehit olan askerlerin, hiçbir zaman arkalarına bakmadan, donuncaya kadar yürüdüklerini söyledi. "Onlar 21'inci yüzyılın en büyük destanını yazdılar." diyen Davutoğlu, şehitlerin kefenleri bile olmadığını, toprak ve karın onlar için kefen olduğunu söyledi. Ama bütün zorluklara rağmen askerlerin bedenlerinde can dizlerinde derman kalmayıncaya kadar geri dönmeyi hiç düşünmediklerini vurgulayan Davutoğlu, "Onların torunları olarak biz de onlardan aldığımız güçle devam ediyoruz." dedi.
"BÜYÜKELÇİLERLE AND İÇTİK, BİZ DE GERİ DÖNMEYECEĞİZ"
Büyükelçilerle bir and içtiklerini belirten Bakan Davutoğlu, "Biz de bedenimizde can, dizlerimizde derman kalmayıncaya kadar bayrağımızı dünyanın her tarafında dalgalandıracağız." ifadelerini kullandı. Davutoğlu ardından bir yılda 20 yerde büyükelçilik açtıkları bilgisini verdi.
Dışişleri Bakanı, vatan için Sarıkamış'ta şehit olan 90 bin askeri örnek vererek, "Vatan için gerekirse bir 90 bin daha bir 900 bin daha feda edilir." dedi. Davutoğlu, "Biz de geri dönmeyeceğiz. Bu aziz milleti dünyanın en saygın milleti haline getirene kadar yürüyeceğiz." diye ekledi.
Davutoğlu'na konuşmasının sonunda Çanakkale'de 57. Tugay'ın şehit düştüğü yerden alınmış bir toprak Türk bayrağına sarılı olarak hediye edildi. Bayrağı alan Davutoğlu, üç kez öperek alnına götürdü. Davutoğlu'na ayrıca Seyit Onbaşı'nın gümüşten yapılmış küçük bir heykeli hediye edildi. Davutoğlu ardından şehitlik defterini imzaladı.
Törenin ardından alanda bulunan Kızılay çadırına giden Davutoğlu, burada kan bağışı yaptı. Davutoğlu ve büyükelçiler, Kars'ta kısa bir şehir turu yaptıktan sonra Ankara'ya dönecek.