Hürriyet gazetesine şunları söyledi:
“Kimse beni Jaguarımla görmesin diye Köşk’ün kapısının önünde değil, daha uzak bir yerde inmiştim. Köşk’e de oradan yürüyerek geçtim. Arabayı kullanan da üniversiteden bir arkadaşımdı. Kim gördü bilmiyorum. Bu yaşananlardan sonra bir ay arabamı kullanmayacağım, garaja kapatacağım.
Bir insanın ekonomik durumunun iyi olması, ekonomik durumu iyi olmayanları anlamayacağı anlamına gelmez. Biz hepimiz biriz. Ayrımcılık yapıp, bölmenin hiçbir alemi yok. Ben Kütahya’nın Tavşanlı İlçesi’nden geldim. Devlet okullarında okudum. Anadolu Öğretmen Lisesi mezunuyum.
Öğrenci temsilcisi olarak bundan sonra yaptıklarım ve yapacaklarımla öğrenci arkadaşlarımın yanında olacağım. Lise 2 ve lise 3’te okul başkanlığı ve bölge temsilciliği yaptım. 2004 senesinde girdiğim ÖSS sınavında Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandım. Ülkemizdeki hukuk düzenine olan güvenimin sarsılmasıyla ve hukuka olan ilgisizliğim yüzünden 2008 senesinde Siyaset Bilimi’ne geçiş yaptım.”
Milliyet gazetesine ise şöyle konuştu:
“Jaguar marka arabam, 4 yıllık arabam. Ne ile gideyim? Çankaya Köşkü’ne çıkıyorum. Makama saygının gereği. Takım elbiseyi elbiseyi protokol gereği giydim.
Kendi üniversitelerimin sorunlarını dile getirdim. Ulaşım sorunundan elbette bahsedildi, ancak Bilkent’te ulaşım sıkıntısı olmadığı için ben bu sorundan bahsetmedim.
Protesto olmazsa sorun vardır. Yürüyüşler engellenmemeli. Cop atarak, su sıkarak sorunlar çözülmez. Ben de o arkadaşlarımla gerekirse yürürüm. Onları marjinal bulmuyorum. ‘Anadilde eğitim’ dışındaki bütün talepleri bence makul taleplerdir.”
Vatan gazetesine ise şu açıklamayı yaptı:
“Köşk’teki davete geç kalmıştım. Trafiğin yoğun olacağını düşünerek, ilk planda taksiyle davete gitmek istedim. Ancak geç kalacağımı düşünerek, ODTÜ’den bir öğrenci arkadaşıma beni götürmesi için rica ettim. Benim arabamı o kullandı. Yanlış anlaşılabilir diye özellikle de Köşk’ün giriş kapısının uzağında arabadan indim.
Otomobilimin şu anki piyasa değeri yaklaşık 15 bin euro (30 bin TL). Otomobilin ilk sahibi benim. Yaklaşık 4 yıldır bu arabaya biniyorum. Bunun çok büyük bir rakam olmadığını düşünüyorum. Ben burjuva değilim, Allah’ın Anadolu çocuğuyum.
Babamın doktorluktan elde ettiği gelirle geçiniyoruz. Okula yıllık yaklaşık 18 bin lira ödüyoruz. Babam bu parayı ödemekte zorlanıyor. Bilkent’te açıköğretimde okuyan kız kardeşimle 800 liraya kirada oturuyoruz.
Geceleri çok eğlenmeye çıkmam. Çok para da harcamam.
Biz öğrencilere yapılan orantısız güç kullanımı ve üniversitelerde yaşanan sorunları dile getirmek için o davete katıldık. Bunları da ifade ettik. Ancak sırf otomobilimizden dolayı bir ayrımcılık yaratılması beni çok üzdü. Benim oraya ne marka araçla gittiğimden çok, neler anlattığım önemli.
Bilkentliler için ‘Gezip, tozan çocuklar’ diyorlar. Bilkent, öğrenci konseyi seçimlerine en çok katılımın olduğu bir üniversitedir. Üniversitemizde okuyan 12 bin öğrencinin üçte biri burslu. Akademik başarıda dünyada. 112’nci sıradayız. Yani Bilkent’e öğrenciler akademik başarısından dolayı geliyorlar. Bize yapıştırdıkları imajı kabul etmiyoruz.”
EYLEMCİLER TAKSİYLE GELMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yemekte öğrenci temsilcileriyle bir araya gelmesini protesto eden öğrenciler, temsilci arkadaşlarını Çankaya Köşkü'ne taksiyle göndermek için aralarında para toplamıştı.
Bilkent Üniversitesi Öğrenci Konseyi Başkanı Alper Yasin Altınel ise Çankaya Köşkü’ne, şoförlüğünü arkadaşının yaptığı Jaguar marka aracıyla gelmişti.
