Teğmen Mehmet Tümer'in verdiği el bombasının patlaması sonucu 4 arkadaşı ile şehit olan İbrahim Öztürk'ün Mersin'in Tarsus ilçesinde yaşayan babası Hacı Öztürk ile annesi Neriman Öztürk çocuklarının baştan beri şehit olduğuna inandıklarını söyledi.
Anne Öztürk, paranın bir anlamı olmadığını belirterek, oğlunun baştan beri şehit olduğunu söyledi. Teğmene cezanın bu kadar az verilmesine çok üzüldüğünü dile getiren Öztürk, "Para oğlumu geri getirebilir mi ?. O 8 yıl sonra geri çıkacak. Evine gidecek ama oğlum ömür boyu olmayacak. Oğlum zaten şehitti. Oğlumun baştan beri şehit olduğuna inanıyordum. Oğlum askerdi. Oğlumun elinde bir şey yoktu. Oğlum sivilde iken eline bomba versen eline bomba alır mıydı. Emir kuluydu, mecbur aldı. Mahkemenin verdiği karara sevindim ama ben oğlumu istiyorum. Onun cezasını çekmesini isterim. Ben parayı ne yapayım. Para gelip geçicidir. Cezasını çok az buluyorum. Ben onun idamını isterim. O da oğlum gibi ölsün." dedi.
Elazığ'da 8. Kolordu Komutanlığı'nda mahkemeleri olduğunu belirten Öztürk, "Mahkeme belli bir karar verdi. 9 yıl 2 ay bir ceza yedi. Bundan sonra üst mahkemeye itiraz ettik. Üst mahkemeden herhangi bir cevap gelmedi. Şu an için onu bekliyoruz. Bir iki ay sonra şehitlik beratını getirdiler. Ben baştan beri şehit olduğuna inanıyordum. Bana teslim ettiler ve kamera ile çektiler. Bunda fazla bir uzama olmadı. Mahkemenin verdiği karar şu an için iyidir. Hukuka sonuna kadar güvencemiz sonsuzdur. Mutlaka bize bir yararı dokunur diye inanıyorum." diye konuştu.
Olayı yapan teğmene cezanın çok verilmesi gerektiğini vurgulayan baba Öztürk, teğmenin ömür boyu hapis cezası ile cezalandırılmasını istediklerini söyledi.
Baba Öztürk şöyle konuştu; "Ama maalesef bizim istediğimiz şekilde olmadı. 9 sene bir ceza yedi. Az bir ceza ile kurtuldu. Göz göre göre 4 tane askeri şehit etti. 9 yıl iki ay bir ceza aldı. Bu beni tatmin etmedi. Sonuna kadar bunun takipçisi olacağız. Ne gerekiyorsa onu yapmaya çalışacağım. O an için karara itiraz etmiştik. Bir üst mahkemeye göndermiştik. Bir üst mahkemeden bir sonuç çıkmadı. Onu bekliyoruz. Buradan da bir sonuç çıkmazsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuracağız. Mutlaka bir şeyler yapacağız. Kesinlikle bırakmayacağız. Diğer ailelerle görüşüyoruz. Her 2–3 ayda bir irtibat kuruyoruz."
Elazığ'ın Karakoçan ilçesinde, 17 Ağustos 2009'da 'Pimi çekili el bombası' cezasında 4 asker hayatını kaybetmiş, ancak şehit sayılmamıştı. Hayatını kaybeden 4 askerin ailelerine sevindirici haber Ankara'dan gelmişti. 5. İdare Mahkemesi, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) er Ali Osman Altın'ın oğlu Ali Osman Altın'ın 'yüksek dereceli şehit' sayılmasına, ailesine de ödenmeyen aylıkların yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar vermişti.
