Yenice Beldesi Güney Mahallesi 500 Evler Caddesi'nde oturan Ali Bayram Güler ve Emriye Güler çiftinin 17 yaşındaki kızı Esra Güler, 25 Ekim 2010'de alerjik sorunları sebebiyle beldedeki sağlık ocağına gitti. Görevli hemşire tarafından iğne yapılan genç kız dışarı çıktığında ayağının üstüne basmakta zorlandığını söyledi. Eve gidemeyeceğini anlayınca sağlık ocağı yakınlarında oturan dayısına giderek annesini çağırdığını belirten Esra Güler, yaşadıkların şu sözlerle anlattı: "Ertesi gün ağrılar daha fazla artınca tekrar doktora gittim. Doktor iğnenin sinir damarına vurulduğunu söyledi. Ardından İnegöl Devlet Hastanesi'ne gittik. Burada EMG çekilmesi gerektiğini söyleyerek, Bursa'ya gönderdiler. Devlet hastanesinde Ocak 2011'e gün verdiler. Bu arada jandarmanın soruşturmasının ardından savcılık olaya el koydu. Olayı soruşturan savcı ocak ayının çok uzak olduğunu belirtip hemen çekilmesini istedi. Biz de Doruk Hastanesi'ne giderek EMG filmini çekildik. Film sonucunda iğnenin ana sinir damarına yapıldığını belirtip, bu şekilde rapor verdiler."
Doruk Hastanesi Fizik Tedavi Merkezi'nde tedavisine başlandığını kaydeden Güler, "Sürekli ağrı yapıyor. Doktorlar ağrıları durduramıyor. Ne yapacaklarını şaşırdılar, bütün yöntemleri uyguladılar ama bir türlü ağrıları kesemediler. 'Son tetkikleri yapıyoruz, bu da olmazsa bizim elimizden gelen bu' diyorlar." diye konuştu.
Kızının sağlığına kavuşması için çalıştıklarını belirten fabrika işçisi baba Ali Bayram Güler ise şunları kaydetti: "Kızımın ağrılarının dinmemesi üzerine, iğne vurulduğu günün ertesi günü tekrar sağlık ocağına, oradan da İnegöl Devlet Hastanesi'ne götürdük. Devlet Hastanesinde yapılan kontrollerin ardından, acil olarak ambulansla Bursa Yüksek İhtisas Hastanesi'ne sevk edildi. Burada bize, 'ana damarlara bakıyoruz, sinir damarlara bakamıyoruz' diyerek geri gönderdiler. Biz de Doruk Hastanesi'ne gittik. Burada EMG filmi çektirdik. Filmi gören fizik tedavi doktoru raporunda, bu durumun iğneden kaynaklandığını belirtti. Rapor ile birlikte jandarmaya başvurduk. Jandarma görevlileri tutanak tutup, hem bizim hem de sağlık ocağındaki görevlilerin ifadelerini aldılar. Sonra konu savcılığa intikal ettirildi."
"BİR EVİM VAR, KIZIM İÇİN ONU DA SATARIM"
Kızının gerekli tetkiklerin yapılmasının ardından fizik tedavi merkezinde tedavisine başlandığını bildiren baba Güler, şöyle konuştu: "Sağ ayağının üstüne basamıyor, damarlar kurumuş. Bacağı buz gibi soğuk, damarlar gözükmüyor, ayrıca bacak incelmeye de başladı. Fabrikada asgari ücretle çalışıyorum. Büyük çocuğum üniversitede okuyor. Kızımın tedavisi için sürekli Bursa'ya gidip geliyoruz. Eş dosttan borç alarak tedaviyi sürdürmeye çalışıyoruz. Doktor düzelir diyor, ama gün geçtikçe umudunu yitiriyor. Sorumlular hakkında gerekenin yapılması için adli makamlara başvurduk. Gerekli araştırmaların yapılması için Bursa İl Sağlık Müdürlüğü'ne ve İnegöl Devlet Hastanesi Başhekimliği'ne dilekçe verdik. Maddi gücümüz iyi olsa, daha iyi yerlerde tedavi ettiririm. Bir evim var, gerekirse kızımın sağlığına kavuşması için onu da satmayı düşünüyorum."
"BİR ÖZRÜ BİLE ÇOK GÖRDÜLER"
Anne Emriye Güler ise sağlık ocağı görevlilerinin kendisine bir özrü bile çok gördüğünü anlatırken, "Sağlık ocağı doktoru ile görüştük. Doktor iğneyi vuran hemşireyi yanına çağırarak, 'Bak iğneyi nereye vurmuşsun' diye söyledi. Ben de dayanamayıp hemşireye neden dikkatli olmadınız dediğimde, '14 senelik hemşireyim, iğne vurmayı bana mı öğreteceksin' diye kızdı. 14-15 senelik hemşire hatasını kabullenmiyor. Özür dilemesi gerekirken bizi azarlıyor. Kapımızı açıp bir geçmiş olsun bile diyen olmadı." diye konuştu.
Özel Doruk Fizik Tedavi Dal Merkezi'nden verilen, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Uzman Dr. Semiha Büyükpoyraz imzasını taşıyan raporda hastalıkla ilgili şunlar kaydedildi: "01.12.2010 tarih ve 2003 protokol no ile kurumumuzda muayene olan Esra Güler isimli hastanın yapılan muayene neticesinde, hastada sağda enjeksiyon sonrası gelişmiş peraneal sinir nöropatisi tespit edilmiştir. Hasta 06.12.2010 tarihinde fizik tedavi programına alınmış olup, tedavisi devam etmektedir."
