Fenerbahçe Dergisi'nin başyazısında taraftarlarına seslenen başkan Aziz Yıldırım, "Geride bıraktığımız devrede, hakemlerin maç sonuçları ve puan durumuna doğrudan etki edecek nitelikte hatalı kararlar aldıklarını gördük. Bu konudaki sıkıntılarımızı daha önce sezon içerisinde TFF ve MHK ile gerek yazılı gerek ise sözlü olarak paylaşmıştık ancak şimdi konuyu kamuoyu önünde de gündeme getirmeye ihtiyaç duyuyoruz. Bu çıkışımızı yanlış yorumlayıp bizim ayrıcalık istediğimizi öne süren bazı kendini bilmezler var ve olacaktır. Ancak bizim bir ayrıcalık istememiz söz konusu değildir. Biz adalet ve standart istiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Bir hakemin penaltı çaldığı bir pozisyona bir başka hakem seyirci kalıyorsa ya da aynı hakemin bir pozisyona dair takdiri bir maçta penaltı bir başka maçta ise devam şeklinde oluyorsa burada adaletten söz etmek mümkün olamaz." diyen Aziz Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Futbol bir kurallar oyunudur. Futbolun kuralları; futbol izleyen herkesin üç aşağı beş yukarı aynı şekilde bildiği çok karmaşık olmayan basit kurallardır. Bu yüzdendir ki; bir futbol maçını izleyen herkes oynanan futbolun ve verilen kararların bu kurallara uygunluğunu rahatlıkla anlayabilir. Ligin ilk yarısında futbolun basit oyun kurallarının tüm maçlarda aynı şekilde uygulandığını söyleyebilmek maalesef mümkün değildir."
Başkan Yıldırım kendilerinin, Galatasaray'ın, Beşiktaş'ın, Bursaspor'un, Kayserispor'un lehine maçların kırılma anlarında bir kaç maç arka arkaya penaltı kararı verilmiş olsa penaltı kararlarının yaratacağı avantaj fikstürün çarpıcı bir şekilde değişmesine neden olmaz mı? sorusunu yönelterek, "Aynı durum düşme hattında mücadele eden takımların durumunda da değişiklik yaratmaz mıydı? Yorumcuların yaygın bir şekilde "Ligin sonunda takımların lehine / aleyhine olan hakem hataları dengeleniyor" ifadeleri saha dışında ligde dengeyi sağlayan bir gücün varlığını kabul etmek anlamına gelmiyor mu? Temiz futbol, sürpriz takımların şampiyon olabilmeleri için arkalarından itilmeleri anlamına geliyorsa biz bu şekilde bir anlayışı asla kabul etmiyoruz. Bu anlayışın tüm futbol ailesi ile topyekün birlikte mücadele verdiğimiz eski anlayıştan hiçbir farkı yoktur. Eğer liglere heyecan katmak ve sürpriz takımlara şampiyonluk yolu açılmak için böyle bir düşünce takip ediliyorsa bizim bu anlayışa verecek desteğimiz olmadığını ifade etmek istiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"ÇOCUKLARIMIZA SALDIRANLARLA ADALET ÖNÜNDE HESAPLAŞACAĞIZ"
U17 Akademi Ligi'nde, Galatasaray maçının devre arasında sarı - lacivertli futbolculara saldırılması olayının kendilerini derinden sarstığını dile getiren Aziz Yıldırım, "Olay her ne kadar, Galatasaray Kulübü'nün ev sahibi olduğu bir maçta gerçekleşmiş olsa dahi, konu Fenerbahçe ve Galatasaray özelinde değerlendirilmemesi gereken son derece önemli ve büyük bir meseledir. Çocuklarımıza yapılan saldırı herhangi bir mazeret ile üstü örtülemeyecek ve sonsuza kadar unutmayacağımız büyüklüktedir. Çocuklarımıza saldıranlarla adalet önünde hesaplaşacağız." şeklinde konuştu.
Yıldırım, yaşanan olayın Türkiye'de Sporda Şiddet Yasası'nın bir an önce çıkarılmasının gerekli olduğunu bir kez daha ortaya koyduğunu savunarak, "Önemle tekrarlamak istiyorum ki; eğer söz konusu yasa çıkmazsa spor sahalarımızda bu tür olayları yaşamaya devam edeceğiz. Ancak yeni bir yasa da çıksa, önemli olan bu olaylar karşısında ilgili tarafların samimiyeti ve kararlılığı olacaktır. Yine tüm kesimler sporda şiddet konusunda sıfır toleransla hareket etmelidir. İlgililerin ve hatta kanaat önderlerinin tuttuğu takımın forma renkleri bu konudaki mücadelede bir ayrımcılık mazereti olmamalıdır." diye konuştu.
"HENÜZ HİÇBİR ŞEY BİTMİŞ DEĞİL"
Spor Toto Süper Ligin ilk devresini lider Trabzonspor'un 9 puan gerisinde tamamladıklarını hatırlatan Aziz Yıldırım, bu durumun tüm camia gibi kendilerini de üzdüğünü anlatarak, "Henüz hiçbir şey bitmiş değil." dedi.
Yıldırım, şöyle devam etti: "Ancak şunu da belirtmek isterim ki; henüz hiçbir şey bitmiş değil. Takımımızın en az diğer takımlar kadar şampiyonluk şansı bulunmaktadır. Önümüzde daha ligin ikinci yarısında oynanacak maçlar varken peşinen hükümler vermek ve fatura kesmeye çalışmak bizlere fayda değil zarar verir. Yapmamız gereken ligin ikinci yarısında yönetiminden futbolcusuna ve taraftarına kadar kenetlenip tek yürek olmak ve şampiyonluk hedefine koşmaktır. Bugün bulunduğumuz süreçte teknik heyetimizin gönderilmesini, futbolcuların yollanmasını isteyenler emin olun, kulübümüzün iyiliğini isteyenler değillerdir. Şimdi birlik olmak ve kulübümüze takımımıza sahip çıkmak zamanıdır."
"DEVRE ARASINDA TEKNİK HEYETİ İLE YOLLARINI AYIRMA DÖNEMLERİNİ ÇOKTAN GERİDE BIRAKMIŞTIR"
Aziz Yıldırım, Fenerbahçe Spor Kulübü'nün kurumsallaşan yapısı ile devre arasında teknik heyeti ile yollarını ayırma dönemlerini çoktan geride bıraktığını söyledi.
Yıldırım, "Bu eski, modern anlayıştan ve yönetim modelinden uzak günlük politikalara saplanıp kalanların beklentileri boşa çıkacaktır. O nedenle camiamızın bir değeri olan Sayın Aykut Kocaman ile yolumuza devam ediyoruz. Kendisinin başarılı olması adına tüm camia olarak elimizden geleni yapmalıyız. Bu sebeple de aksi görüş ve yorumların tamamını, huzursuzluk yaratmak amacıyla çıkarılmış yalanlar olarak algıladığımızın bilinmesini istiyorum. Büyük Fenerbahçe taraftarı da bu bilinçte olmalı ona göre hareket etmelidir. Unutmayın ki; olumsuz sonuçların ardından "Asalım, keselim" nidaları ile ortaya çıkanlar, ilk galibiyet sonrası ortalıktan kaybolmakta ve yeniden geldikleri yere dönerek bir başka başarısız sonucu beklemeye başlamaktadırlar. Konuşmak ve fikirlerini beyan etmek için takımın başarısız sonuçlar almasını bekleyenlerin ne kadar güvenilir olduğunu camiamızın takdirine bırakmak istiyorum." ifadelerini kullandı.