Büyükşehir Belediyesi olarak bütün çalışmalarını ve satın almalarını kanuni çerçevede yaptıklarını belirten Başkan Kocaoğlu, "çamur at, izi kalsın" politikası izlendiğini savundu. Bir gazetedeki, belediyeye bağlı İZDENİZ A.Ş. ve Buca toplu konut inşaatlarında yolsuzluk yapıldığı iddialarını değerlendiren Kocaoğlu, şunları söyledi: "Bazı yayınlarla ya da beyanatlarla yapılmak istenen, 'Dürüst değil, çalışkan değil, beceriksiz' imajı yaymaktır. Bunlara yanıt vermedikçe, 'Doğrudur, yalanlanmadı' diye düşünülmeye başladı. Biz de artık bu tür yalan yanlış haberleri ve yazıları düzeltmek için girişimde bulunuyoruz. Zaten müfettişler, Sayıştay denetçileri geliyor; savcılık var, kanun var. Bir suçumuz, yasal olmayan bir işimiz varsa inceleniyor. Bir mesnet bulunursa, yasalar önünde hesap vermeye hazırız. Ayakları yere basan, gerçeği yansıtan haberler yazmalarını ve İzmir'e gönül penceresinden bakmalarını diliyorum."
Bir gazetede yayımlanan, "Benim adım Hıdır, yolsuzluk budur" başlıklı haberde, "CHP'nin Hıdır'ı İzmir Büyükşehir eski Genel Sekreteri Ersu Hızır'ın ortaya döktüğü yolsuzluk dosyaları Sayıştay raporlarına da girdi. Denetçiler, Kemal Kılıçdaroğlu'nun korumaya aldığı Kocaoğlu ekibinin, devleti 7 milyon liradan fazla zarara uğrattığını belirledi." denilmişti. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin. kendi şirketi İZDENİZ'e deniz ulaşım hizmetlerinin yürütülmesi için kanuna aykırı imtiyaz devrinde bulunduğu iddia edilmişti. Denetçilerin, bu şekilde devletin 3 milyon 835 bin 133 lira 53 kuruş zarara uğratıldığını tesbit edildiği belirtilmişti. Sayıştay denetçilerinin ayrıca Çiğli Kültür Merkezi ve Buca toplu konutları gibi ihalelerde usulsüzlük ve yolsuzluklar sebebiyle kamunun 3 milyon 500 bin lira zarara uğratıldığını belirlediği, soruşturma kapsamında Başkan Aziz Kocaoğlu ve bazı daire başkanlarının savunmasını istedikleri dile getirilmişti.